Yükleniyor
Makale İçeriği Neleri İçerir?
Bu makalede, ecrimisil davasının temel kavramları, şartları ve yargılama süreci detaylı bir şekilde ele alınacaktır. Ecrimisil davası diğer adıyla haksız işgal tazminatı davası, dayanağını Türk Medeni Kanunu’nun 995. Maddesinden alan ve bir malın sahibinin izni olmaksızın kullanılması sonucunda doğan tazminat talebini içeren bir hukuk alanıdır. Bu tazminat, haksız işgal sonucunda mal sahibine ödenmek zorunda olan bir bedeldir. Ecrimisil davaları genellikle taşınmaz malların kullanımıyla ilgili olup, mal sahibinin rızası dışında gerçekleştirilen kullanımların hukuki sonuçlarını belirler.
Ecrimisil davalarında avukatın rolü oldukça önemlidir. Çünkü bu davalar genellikle karmaşık hukuki süreçleri içerir ve dava sürecindeki adımların doğru bir şekilde atılması gereklidir. Ecrimisil Davasına yönelik hukuki danışmanlık ve etkin avukatlık hizmeti almak için Kadıköy Avukatı MG Hukuk Bürosuna ulaşabilirsiniz.
Ecrimisil davası, bir malın kullanma veya faydalanma hakkına sahip olmayan bir kişinin, bu malı sahibinin rızası dışında kullanması sonucunda ortaya çıkan tazminat davasıdır. Uygulamada “haksız işgal tazminatı” olarak da geçmektedir. Bu hukuki kavram, genellikle taşınmazlar üzerindeki haksız kullanım durumlarında gündeme gelir. Bu tür davaların dayanağı, işgalcinin sahibin rızası dışında malı kullanması veya işgal etmesi durumunda sahibin uğradığı zararın tazmin edilmesidir. Örneğin, bir kişi bir mülkü sahibin izni olmadan işgal eder veya kullanırsa, sahip olan kişi bu işgal nedeniyle uğradığı zararın karşılanması için ecrimisil davası açabilir.
Ecrimisil davası, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesini amaçlar. Davacı, mahkemeden işgalcinin haksız fiili nedeniyle uğradığı zararın tespit edilmesini ve bu zararın karşılanmasını talep eder. Davada işgalcinin kötüniyetli olup olmadığı, işgalin ne kadar süredir devam ettiği, sahibin uğradığı zararın boyutu ve diğer detaylar dikkate alınır. Ecrimisil davası genellikle Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülür ve avukatın yardımıyla yürütülmesi tavsiye edilir. Davanın sağlıklı bir şekilde ilerlemesi ve sonuçlanması için avukatın rolü büyüktür. Ecrimisil Davası avukatlık hizmeti için MG Hukuk avukatlarına ulaşabilirsiniz.
Ecrimisil davasının hukuki dayanağı mevzuatımızda Türk Medeni Kanunu’nun 995. maddesidir. Bu madde, bir malın zilyetliğine sahip olmayan bir kişi tarafından, mal sahibinin rızası dışında kullanılması veya işgal edilmesi durumunda, mal sahibinin uğradığı zararın tazminini öngörmektedir:
Türk Medeni Kanunu Madde 995:
“İyiniyetli olmayan zilyet, geri vermekle yükümlü olduğu şeyi haksız alıkoymuş olması yüzünden hak sahibine verdiği zararlar ve elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği ürünler karşılığında tazminat ödemek zorundadır.
İyiniyetli olmayan zilyet, yaptığı giderlerden ancak hak sahibi için de zorunlu olanların tazmin edilmesini isteyebilir.
İyiniyetli olmayan zilyet, şeyi kime geri vereceğini bilmediği sürece ancak kusuruyla verdiği zararlardan sorumlu olur.”
Madde, işgalcinin kötü niyetli olması durumunda, işgalcinin uğrattığı zararın tazmin edilmesi gerektiğini belirtir. Kötü niyetli bir işgalci, malı kullanma veya işgal etme eylemini yaparken, mal sahibinin hukuki haklarına saygı göstermeyerek veya onun izni olmaksızın hareket eder. Bu durumda, mal sahibi işgalciye karşı ecrimisil davası açabilir ve uğradığı zararın tazminini talep edebilir.
Ecrimisil davası, bu kanun maddesine dayanarak açılan ve işgalci tarafından uğratılan zararın mahkeme tarafından belirlenerek tazmin edilmesini amaçlayan bir hukuki süreçtir. Bu nedenle ecrimisil davası, Türk Medeni Kanunu’nun 995. maddesiyle sağlanan hukuki korumaya dayanır. Avukatlar, müvekkillerini ecrimisil davası sürecinde temsil ederken, hukuki bilgi ve tecrübelerini kullanarak müvekkillerinin haklarını en iyi şekilde savunurlar. Ecrimisil davası için hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti almak üzere büromuzla iletişime geçebilirsiniz.
Ecrimisil davası, bir malın sahibi olmayan bir kişi tarafından hukuki bir hakka dayanmaksızın kullanılması veya işgal edilmesi durumunda mal sahibinin uğradığı zararın tazminini talep etmek için açılır. Bu durumda, mal sahibi hukuki haklarını kullanarak, malının izinsiz kullanımı veya işgali nedeniyle uğradığı maddi zararın telafisi için ecrimisil davası açabilir.
İşgalci, mal sahibinin rızası dışında malı kullanır veya işgal ederse ve bu kullanım veya işgal nedeniyle mal sahibi bir zarara uğrarsa, mal sahibi ecrimisil davası açma hakkına sahiptir. Ancak bu zararın tazmini için belirli şartların oluşması gerekir. Örneğin, işgalcinin kötü niyetli olması ve zarar ile işgal arasında illiyet bağının bulunmasıdır.
Ecrimisil davası genellikle mal sahibinin işgalciye karşı açtığı bir dava türüdür ve mahkemede işgalci tarafından uğratılan zararın tespiti ve tazminatın belirlenmesi talep edilir. Bu dava sürecinde mahkeme, tarafların delillerini değerlendirerek adil bir karar verir ve işgalci tarafından uğratılan zararın tazminini sağlar. Ecrimisil davalarında bir avukata danışmak ve onun profesyonel rehberliğinden faydalanmak, davaya ilişkin en iyi sonucu elde etme şansını artırabilir. Kadıköy avukatlık ofisi MG Hukuk olarak biz de müvekkillerimize ecrimisil davasına ilişkin hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Ecrimisil davası açabilmek için belirli şartların yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu şartlar şunlardır:
Bu şartlar genellikle ecrimisil davası için aranan temel şartlardır. Ancak her durum farklılık gösterebilir ve dava sürecinde bu şartların varlığı veya yokluğu mahkeme tarafından değerlendirilir. MG Hukuk olarak her durumun farklılık gösterdiği bu Ecrimisil Davası sürecinde müvekkillerimize hukuki danışmanlık verip etkin avukatlık hizmeti sunmaktayız.
Ecrimisil tazminatı, haksız işgal nedeniyle mal sahibinin uğradığı zararın tazmini amacıyla ödenen bir bedeldir. Bu tazminatın hesaplanması genellikle malın kiraya verilmesi halinde elde edilebilecek kira geliri dikkate alınarak yapılır. Ancak ecrimisil tazminatının hesaplanmasında dikkate alınması gereken bazı önemli faktörler bulunmaktadır:
Genel olarak, ecrimisil tazminatı hesaplanırken malın kira değeri en önemli faktörlerden biridir, ancak işgalin süresi, zararın niteliği ve hukuki süreç gibi diğer faktörler de göz önünde bulundurulmalıdır. Bu faktörlerin bir araya gelmesiyle ecrimisil tazminatı belirlenir ve mahkeme tarafından karara bağlanır. Ecrimisil tazminatının hesaplanması noktasında bu konuda tecrübeli bir gayrimenkul avukatının desteği elzem olacaktır. Kadıköy avukatı ve gayrimenkul hukuku alanında hizmet veren MG hukuk Bürosu olarak müvekkillerimizin ecrimisil tazminatının hesaplanması noktasında onlara hukuki destek sunmaktayız.
Ecrimisil davasında süreler ve zamanaşımı, davacının taleplerini zamanında ileri sürüp sürmediği ve belirli bir süre içinde dava açıp açmadığı gibi önemli hususlara dayanır. Ecrimisil davasının süreler ve zamanaşımı, Yargıtay’ın içtihatlarına dayanmaktadır. Ecrimisil, haksız fiilden kaynaklanan bir tazminat niteliği taşır. Türk Borçlar Kanunu’nda haksız fiilden kaynaklanan tazminatlara ilişkin zamanaşımı sürelerine dair özel bir düzenleme olmasına rağmen, Yargıtay’ın 1938 tarihli İçtihadı Birleştirme Kararı ile belirlediği 5 yıllık zamanaşımı süresi, ecrimisil davaları için de geçerli kabul edilir.
Yargıtay’ın istikrarlı kararlarına göre, bu 5 yıllık zamanaşımı süresi, ecrimisil davasının açıldığı tarihten geriye doğru hesaplanır. Bu da demektir ki, işgalin başladığı tarih değil, ecrimisil davasının açıldığı tarih esas alınır. Dolayısıyla, işgalin ne zaman başladığı veya zarar görenin bu işgalden ne zaman haberdar olduğu gibi faktörler dikkate alınmaz. Sadece ecrimisil davasının açıldığı tarihten geriye doğru 5 yıllık süre içinde işgalin gerçekleştiği döneme ilişkin ecrimisil talep edilebilir.
Ecrimisil davaları için belirlenen bu 5 yıllık zamanaşımı süresi, Yargıtay’ın içtihadı ile belirlenmiş olup Türk Borçlar Kanunu’nun genel zamanaşımı süresinden farklılık gösterir. Bu süre içinde ileri sürülmeyen talepler zamanaşımına uğrayarak hak kaybına neden olabilir. Dolayısıyla, ecrimisil tazminatı taleplerinin yasal süre içinde ileri sürülmesi önemlidir.
Özetle, ecrimisil davalarında 5 yıllık zamanaşımı süresi dikkate alınır. Bu süre, davacının ecrimisil talebini dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık bir zaman diliminde sınırlar. Ancak zamanaşımı itirazı olmadığı sürece, dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süreden fazla talep edilen ecrimisil tazminatı davacı lehine karara bağlanabilir.
Ecrimisil davası, yazılı yargılama usulüne tabi olan bir davadır. Genellikle belirsiz alacak davası olarak görülmektedir. Ecrimisil davası, ecrimisil ile ilgili haksız fiilin önlenmesi amacıyla Müdahalenin Men’i davası veya Tapu İptal ve Tescil Davaları ile de açılabileceği gibi, bağımsız olarak da açılabilir. Mahkeme, ecrimisil davasında şu konuları değerlendirir:
– Davaya konu mal veya malların davalı tarafından kullanılıp kullanılmadığı,
– Kullanılmışsa, bu kullanımın haksız olup olmadığı,
– Malı kullanan işgalcinin kötü niyetli olup olmadığı,
– Mal sahibinin zararının olup olmadığı,
– Zarar varsa, zarar ile haksız kullanım arasında bir ilişki olup olmadığı,
– İşgal süresi,
– Talep edilebilecek ecrimisil tazminatı tutarı.
Bu hususlar, genellikle mal sahibi tarafından kanıtlanmalıdır. Ayrıca, yargılama sürecinde tanık ifadeleri, keşif, bilirkişi incelemesi gibi delillere de başvurulabilir. Ecrimisil tutarının belirlenmesi noktasında özellikle keşif ve bilirkişi incelemesi yapılması Yargıtay tarafından zorunlu görülmektedir. Uygulamada genellikle kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenirken, taşınmazın haksız kullanımının niteliği ve şekli dikkate alınarak, kira gelirine ek olarak diğer zararların da tazmin edilmesi mümkündür. Ecrimisil davasının yargılamasında avukatın önemi dilekçe yazmadaki uzmanlık noktasında önümüze çıkmaktadır. Kadıköy avukatlık bürosu MG Hukuk olarak müvekkillerimizin ecrimisil davalarında avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Ecrimisil davasında görevli mahkeme genellikle Asliye Hukuk Mahkemesidir. Ecrimisil davası, taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığından, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6. maddesi uyarınca davalının yerleşim yeri Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülür. Ayrıca, ecrimisilin haksız fiilden kaynaklanması nedeniyle, haksız fiilin gerçekleştiği yerde, zararın meydana geldiği veya gelebileceği yerde veya zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de Asliye Hukuk Mahkemesi’nde yetkilidir.
Ancak, eğer müdahalenin meni davası ile ecrimisil birlikte talep edilmişse, yetkili mahkeme taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir. Bu durumda, davacının ecrimisil talebinin yanı sıra taşınmazın bulunduğu yerdeki mahkemede müdahalenin meni davası da açılabilir ve bu mahkeme yetkili olur.
Her hukuki durum farklıdır ve özel koşulları içerebilir. Bu nedenle, hukuki süreçlerde profesyonel destek almak önemlidir. Avukatlar, size özel durumunuz için uygun ve etkili bir hukuki strateji oluşturabilir ve sürecinizi yönlendirebilir. Her bireyin karşılaştığı hukuki sorunlar farklıdır ve bu sorunlarla başa çıkabilmek için uzman bir hukuk profesyonelinin rehberliği önemlidir. Bu nedenle, ecrimisil talebinde bulunurken veya benzer hukuki süreçlerde adım atarken bir avukatın hukuki destek sağlaması kritiktir.
Avukatlar, hukuki bilgi ve deneyimleri ile size özel durumunuz için en uygun hukuki çözümü bulabilirler. Hukuki süreçlerdeki prosedürleri bilmeleri, başvurularınızın etkili ve adil bir şekilde yönetilmesine yardımcı olabilir. Ayrıca, avukatlar size davranış biçiminde rehberlik ederek, hukuki süreç boyunca sizi bilgilendirebilir ve haklarınızı korumanıza yardımcı olabilirler. Sizlere örnek teşkil etmesi bakımından ecrimisil dava dilekçesinden bir parça verelim:
“Yukarıda arz ve izah edilen ve Sayın Hakimliğiniz tarafından re’sen göz önünde bulundurulacak nedenlerden dolayı; işbu huzurdaki davanın kabulü ile dava tarihinden itibaren geriye dönük 5 yıllık döneme ilişkin olarak şimdilik ……………… TL ecrimisil bedelinin , her tahakkuk dönemi için hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline yönelik karar tesis edilmesi hususlarını saygılarımızla arz ve talep ederiz.”
Hukuki süreçlerde profesyonel bir avukatın desteğini almak, sizin için en uygun ve güvenilir çözümü elde etmenize yardımcı olabilir. Her hukuki durum özeldir, bu yüzden profesyonel bir avukat, hukuki sorunlarınıza uygun özel bir yaklaşım geliştirebilir. Kadıköy avukatı MG Hukuk olarak müvekkillerimize ecrimisil davası konusunda hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Kadıköy avukatı olarak yargıda en üst seviye içtihat makamı Yargıtay’ın Ecrimisil Davasına dair emsal kararlarını aşağıda paylaşıyoruz. Davanızda hak kaybı yaşamamak ve etkin savunma için tecrübeli avukatlardan destek alınmasını tavsiye ederiz.
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E. 2018/2813 K. 2019/416 T. 16.1.2019
“Nitekim, ecrimisil davalarında; alacağa dava tarihine kadar geçen süre için hükmedilebilir. Dava tarihinden sonraki dönem için, yeni bir dava açılmadıkça; ıslah yolu ile de olsa talepte bulunulamaz. Zira, ıslah taraflardan birinin yapmış olduğu hukuki işlemin düzeltilmesidir. Müddeabihin artırılması da dava dilekçesindeki talep miktarının ıslahıdır. Dolayısıyla, ıslah edilen dava açılan davanın devamıdır. O nedenle mahkemece, 13/07/2009 tarihinden dava tarihine kadar olan dönem için ecrimisile karar verilmesi gerekirken, dava tarihinden,13/08/2013 tarihine kadar geçen süre için ecrimisil hesabı yapılıp hüküm altına alınmış olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.”
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E. 2019/3109 K. 2021/3022 T. 31.03.2021
Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin hak sahibi olmayan zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır.
Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK’nin 25.02.2004 tarihli ve 2004/1-120-96 Sayılı kararı)
Hemen belirtilmelidir ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir. Alınan bilirkişi raporu, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hakimin denetimine açık değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere ve HMK’nin 266 vd. maddelerine uygun olarak açıklanması gereklidir.
Eğer, özellikle arsa ve binalarda kira esasına göre talep varsa, taraflardan emsal kira sözleşmeleri istenmeli, gerekirse benzer nitelikli yerlerin işgal tarihindeki kira bedelleri araştırılıp, varsa emsal kira sözleşmeleri de getirtilmeli, dava konusu taşınmaz ile emsalin somut karşılaştırması yapılmalı, üstün veya eksik tarafları belirlenmelidir.
İlke olarak, kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parası, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayice göre belirlenir. Sonraki dönemler için ecrimisil değeri ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edilir.
Hal böyle olunca, tarafların emsal kira sözleşmesi sunamaması, civarda kiraya verilen arsa niteliğinde taşınmazın olmaması neticesinde mahkemece re’sen belirlenememesi, davacıların işgalden önce dava konusu taşınmazı kullanmıyor olması ecrimisil davasının reddini gerektirmez.
Yargıtay 3. HD., T. 30.05.1988, E. 1759, K. 5902
“Davacı paydaşlar yararına daha önce mahkemece aynı yer için ecrimisil hükmedilmiştir. Sonuçlanan dava nedeniyle davacıların dava konusu taşınmazdan payları oranında yararlanmasını istedikleri saptanmış olmaktadır. Bundan sonra davacıların artık intifadan men koşulunu kanıtlamaları gerekmez. Aksine davalı tarafın, hükümden sonra, davacıların paylarından yararlanmalarına muvafakat ettiklerini kanıtlanması gerekir.”
Gayrimenkul hukukundaki sık değişiklikleri göz önünde bulundurursak ecrimisil davasının süreçleriyle ilgili uygulamada sıklıkla rastlanan hatalardan dolayı kayıplar yaşamamanız için sürecin başından itibaren mutlaka hukuki destek almanızı tavsiye ederiz. Kadıköy avukatı MG Hukuk bürosuna veya İstanbul Barosu avukatlarına tahliye davaları avukatlığı kapsamında ecrimisil davası için başvurabilirsiniz. Vicdanen haklı ve doğru olmak bir davada sizi kurtarmayacaktır, önemli olan bu durumu yasal şartlarda ispatlamak, savunmak ve doğru yasal adımları atmaktır.
Yukarıda detaylarda belirttiğimiz üzere her dava dilekçesi, sözleşme ve hukuki sürece hazırlanırken mutlaka dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Bu hususlardan birinin eksik olması durumunda sonuç aleyhinize olabilecektir. Ecrimisil Davası gibi gayrimenkul ve tazminat hukukuna dair süreçlerde müvekkillerimize hizmet vermekteyiz. Ecrimisil Davasında uygulamada sıklıkla rastlanan hak ve alacak kaybı yaşamamanız için sürecin başından itibaren mutlaka hukuki destek almanızı tavsiye ederiz.
Kadıköy avukatı ve gayrimenkul hukuku alanında çalışmaları olan MG Hukuk bürosuna veya İstanbul Barosundan diğer meslektaşlarımıza başvurabilirsiniz. Vicdanen haklı ve doğru olmak bir davada sizi kurtarmayacaktır, önemli olan bu durumu yasal şartlarda ispatlamak, savunmak ve doğru yasal adımları atmaktır.
Avukatın hukuki süreçteki tecrübesi, hukuki belirsizlikleri ortadan kaldırabilir ve müvekkilin lehine olan hukuki argümanları güçlendirebilir. Ecrimisil Davasında genellikle karşı tarafın savunmasıyla karşılaşabilir. Avukat, bu savunmalara etkili bir şekilde cevap verebilir, karşı tarafın argümanlarını çürütebilir ve müvekkilinin lehine olan hukuki dayanakları güçlendirebilir.
Sonuç olarak, Ecrimisil Davasında avukatın katkısı, hukuki karmaşıklığı aşma, müvekkilin haklarını etkili bir şekilde savunma ve olası hukuki riskleri en aza indirme konularında büyük bir öneme sahiptir. Kadıköy avukatlık ve marka ve patent vekili kadrosuna sahip MG Hukuk Bürosu olarak Ecrimisil Davası konusunda sizlere yardımcı olmak isteriz. Ayrıca İstanbul Barosu avukatlarına ulaşabilir veya Kadıköy gayrimenkul avukatı hizmeti için büromuzla irtibata geçebilirsiniz.
Taşınmazlara (gayrimenkuller) ilişkin davalar, MG Hukuk Bürosunun çalışma alanlarından önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Yılların verdiği birikim ve her gün yenilenerek güncellenen hukuki bilgimiz ile müvekkillerimize hizmet vermekteyiz. Taşınmazların yüksek ekonomik değeri nazara alındığında taşınmaz davalarında konusunda Uzman Taşınmaz Hukukçusunun, Taşınmaz davaları konusunda uzman avukatının rolünü daha da belirginleştirmektedir. Gayrimenkul, ihtiyaç veya yatırım için alan kişiler için önemli bir değerdir ve bu değerin korunması için doğru bir hukuki temsil ile danışmanlık gerekmektedir.
Gayrimenkul Hukuku, ecrimisil davası, tapu iptal ve tescil davaları, kat karşılığı inşaat sözleşmeleri, kentsel dönüşüm ile ilgili davalar, intifa hakkı, kamulaştırma davaları, aile konutu şerhi, imar uygulamaları, kentsel dönüşüm davaları, kentsel dönüşüm toplantılarında temsil, mirastan mal kaçırma ilgili davalar, izaley-i şüyu (ortaklığın giderilmesi) davaları gibi birçok davayı içinde barındırmaktadır. MG HUKUK BÜROSU olarak bu davalarda müvekkillerimizi temsil etmekteyiz.
Saygılarımızla,
Kadıköy Avukat Mete GENÇER
NOT:
Bu internet sitesindeki her türlü bilgi İstanbul Barosuna kayıtlı MG Hukuk Bürosu tarafından yalnızca bilgilendirme amacıyla, Türkiye Barolar Birliği tarafından belirtilen ilgili düzenlemeleri uyarınca hazırlanmıştır.
Hukuk Bülteni alanında avukat uzmanlığının kazanılması için avukatın Hukuk Bülteni alandaki davaları takip etmesi, Hukuk Bülteni seminerlerine katılarak, hukuksal olarak yargı içtihatları ve güncel Hukuk Bülteni ile ilgili yargıtay kararlarını takip etmesi gereklidir. Hukuk Bülteni alanındaki suç sayısı oldukça fazla olduğu için; Hukuk Bülteni Avukatı uzmanlık gerektiren bir alandır.
Kadıköy Hukuk Bülteni konusunda, Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatları tarafından hazırladığmız tüm makalelere Hukuk Bülteni makalelerini aşağıda bulabilirsiniz.
Okumuş olduğunuz bu makale yazısı genel hatlarıyla ele alnır tarzda Hukuk Bülteni kategorisinde Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından yazılmıştır. Makale içeriği ile ilgili size özel detaylı bilgi için büromuzla ya da avukat bir meslektaşımız ile görüşmenizi tavsiye ederiz. Bizlerle iletişime geçmek isterseniz; İletişim için tıklayınız.
Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından bilgilendirilmek ya da konu ile alakalı sorularınız varsa AVUKAT SOR sayfamızdan bizelere sorunuzu iletebilirsiniz. Hukuk Bülteni de dahil tüm tüm makalere buradan ulaşabilirsiniz. Bu Makale Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatı Mete GENÇER tarafından onaylandı!