M G H U K U K

Yükleniyor

Haksız Rekabet Suçu

Ana Sayfa Haksız Rekabet Suçu

Haksız Rekabet Suçu

Haksız rekabet suçu, genel olarak ticarette ve iş dünyasında dürüstlük kurallarına aykırı davranışları ifade eden bir hukuk terimi olup müvekkillerimize bu konuda hizmet vermekteyiz. Haksız rekabetin birkaç farklı yönü bulunabilir, ancak genel olarak bir kişinin veya işletmenin rakiplerine karşı haksız avantaj sağlamak veya ticaretin adil ve rekabetçi olmayan bir şekilde yürütülmesine neden olmak şeklinde tanımlanabilir.

Mevzuatımızda Türk Ticaret Kanunu madde 55’de belirtilen haksız rekabet halleri arasında şunlar yer alır:

  • Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri.
  • Başkalarını yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla kötüleme.
  • Gerçek dışı veya yanıltıcı açıklamalarda bulunma.
  • İş ürünlerini veya faaliyetleriyle ilgili yanıltıcı ifadeler kullanma.
  • İş şartlarına uymama ve dürüstlüğe aykırı işlem şartları kullanma.

Bu haksız rekabet halleri, ticarette adil rekabeti zedeler ve tüketicilerin, işletmelerin veya diğer paydaşların haklarına zarar verebilir. Haksız rekabetle mücadele etmek amacıyla Türk Hukukundaki bu düzenlemeler ihlal edildiğinde cezai yaptırımlar uygulanabilir.

Haksız Rekabet Davaları hakkında daha detaylı bilgi sahibi olmak için makalemize ulaşabilir veya danışmanlık ve hizmet almak üzere MG Hukuk avukatlarına ulaşabilirsiniz.

Kadıköy avukatlık bürosu olan MG Hukuk haksız rekabet nedeniyle tazminat davası noktasında danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir.

Haksız Rekabet Suç Mudur, Kanuni Düzenlemesi Nedir?

Türk hukuk sistemi, haksız rekabeti düzenleyen çeşitli hükümler içermektedir. Türk Borçlar Kanunu’nun “Haksız Fiil” başlıklı 49. maddesi, haksız rekabetin hukuki çerçevesini oluştururken, Türk Ticaret Kanunu’nun 55. ve devamındaki maddeleri de özel hüküm niteliğinde olup, haksız rekabetle mücadelede önemli hükümler içermektedir.

Türk Ticaret Kanunu Madde 55, haksız rekabetin başlıca hallerini sıralayarak dürüstlük kurallarına aykırı davranışları tanımlar. Bu maddede belirtilen durumlar, haksız rekabet oluşturan eylemleri içermektedir. Kanunun 62. Maddesi ise haksız rekabet fiillerinin cezai yaptırımlarını düzenler. Haksız rekabet fiillerini kasten işleyenler, yanıltıcı bilgi verenler ve diğer belirtilen durumlar, bu madde kapsamında cezai sorumluluğa tabi tutulabilirler.

Bu nedenle, Türk hukukuna göre haksız rekabetin bir suç olduğunu söyleyebiliriz. Ancak, haksız rekabet durumlarında genellikle önce bir hukuk davası açılması ve ardından ceza davası için şikayet yoluna gidilmesi gerekmektedir. Ceza yaptırımı, mağdur tarafından bir şikayet üzerine başlatılır ve kişilerin cezalandırılması mahkeme kararı ile gerçekleşir. Kadıköy avukatlık faaliyetlerini yürüten MG Hukuk bürosu olarak müvekkillerimize şirketler hukuku kapsamında danışmanlık hizmeti vermekteyiz.

Haksız Rekabet Suçunun Unsurları

Türk Ticaret Kanunu, haksız rekabet suçunu düzenlediği 62. Maddede dört bent halinde haksız rekabet suçunu oluşturan fiilleri saymıştır. Şöyle ki:

“TTK MADDE 62

a) 55 inci maddede yazılı haksız rekabet fiillerinden birini kasten işleyenler,

b) Kendi icap ve tekliflerinin rakiplerininkine tercih edilmesi için kişisel durumu, ürünleri, iş ürünleri, ticari faaliyeti ve işleri hakkında kasten yanlış veya yanıltıcı bilgi verenler,

c) Çalışanları, vekilleri veya diğer yardımcı kimseleri, çalıştıranın veya müvekkillerinin üretim veya ticaret sırlarını ele geçirmelerini sağlamak için aldatanlar,

d) Çalıştıranlar veya müvekkillerden, işçilerinin veya çalışanlarının ya da vekillerinin, işlerini gördükleri sırada cezayı gerektiren bir haksız rekabet fiilini işlediklerini öğrenip de bu fiili önlemeyenler veya gerçeğe aykırı beyanları düzeltmeyenler,

fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, 56 ncı madde gereğince hukuk davasını açma hakkını haiz bulunanlardan birinin şikâyeti üzerine, her bir bent kapsamına giren fiiller dolayısıyla iki yıla kadar hapis veya adli para cezasıyla cezalandırılırlar.”

Madde 62’de sayılan unsurlar, haksız rekabet fiillerini işleyen kişilere yönelik cezai yaptırımları düzenlemektedir. Madde 62’nin dört bendi, şu unsurlara odaklanır:

İlgili Haksız Rekabet Fiilini Kasten İşleyenler: Bu kısım, haksız rekabet fiillerini kasten işleyen kişileri hedef alır. Yani, kişi haksız rekabet fiilini bilerek ve isteyerek gerçekleştirmiş olmalıdır.

Yanıltıcı Bilgi Verenler: Madde, kişisel durumları, ürünleri, iş ürünleri, ticari faaliyetleri ve işleri hakkında kasten yanlış veya yanıltıcı bilgi verenleri içerir. Bu durum, tüketicileri aldatma veya rakipleri zarara uğratma amacını taşıyabilir.

Çalışanları, Vekilleri veya Diğer Yardımcı Kimseleri Kullanarak Üretim veya Ticaret Sırlarını Ele Geçirmeye Teşvik Edenler: Bu hüküm, bir kişinin veya işletmenin çalışanlarını, vekillerini veya diğer yardımcı kişilerini kullanarak haksız rekabet fiilini gerçekleştirmeye teşvik edenleri hedef alır. Bu durum genellikle üretim veya ticaret sırlarının haksız bir şekilde ele geçirilmesine yönelik olabilir.

İşçilerin veya Çalışanların Haksız Rekabet Fiillerini Gerçekleştirmesi ve Bu Fiillerin Öğrenilmesi Durumunda İhmalleri: Bu kısım, işçilerin veya çalışanların, işlerini gördükleri sırada cezayı gerektiren bir haksız rekabet fiilini işlediklerini öğrenen ve bu fiili önlemeyen veya gerçeğe aykırı beyanları düzeltmeyen kişileri hedef alır. Bu, işveren veya müvekkil tarafından bilinen haksız rekabet eylemlerine müdahale etme yükümlülüğünü düzenler.

Bu maddede belirtilen unsurlar, haksız rekabet fiillerinin cezai yaptırımlarını içerir ve şikayet üzerine, suçun işlendiğine dair delillerle birlikte mahkemeye başvurularak uygulanabilir. Ancak böylesine hassas durumlarda hak kaybı yaşamama bakımından sürecin en başından itibaren bir avukatın desteği ile hareket etmek çok önemlidir. MG Hukuk olarak müvekkillerimize haksız rekabet suçu kapsamında hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.

Haksız Rekabet Suçunun Cezası Nedir?

Türk Ticaret Kanunu’nun 62. maddesi, haksız rekabet fiillerini işleyen kişilere yönelik cezai yaptırımları düzenlemektedir. Haksız rekabet suçunun cezası, 62. madde kapsamında belirtilen unsurlara göre değişiklik gösterebilir.

Madde 62’nin ilgili bölümleri şu şekildedir:

Madde 62 (1) a:

“55 inci maddede yazılı haksız rekabet fiillerinden birini kasten işleyenler…”

Madde 62 (1) b:

“Kendi icap ve tekliflerinin rakiplerininkine tercih edilmesi için kişisel durumu, ürünleri, iş ürünleri, ticari faaliyeti ve işleri hakkında kasten yanlış veya yanıltıcı bilgi verenler…”

Madde 62 (1) c:

“Çalışanları, vekilleri veya diğer yardımcı kimseleri, çalıştıranın veya müvekkillerinin üretim veya ticaret sırlarını ele geçirmelerini sağlamak için aldatanlar…”

Madde 62 (1) d:

“Çalıştıranlar veya müvekkillerden, işçilerinin veya çalışanlarının ya da vekillerinin, işlerini gördükleri sırada cezayı gerektiren bir haksız rekabet fiilini işlediklerini öğrenip de bu fiili önlemeyenler veya gerçeğe aykırı beyanları düzeltmeyenler…”

fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, 56’ncı madde gereğince hukuk davasını açma hakkını haiz bulunanlardan birinin şikâyeti üzerine, her bir bent kapsamına giren fiiller dolayısıyla iki yıla kadar hapis veya adli para cezasıyla cezalandırılırlar.

Ancak, cezai yaptırımın uygulanabilmesi için suçun daha ağır bir cezayı gerektiren bir başka suç oluşturmamış olması şartı vardır. Bu nedenle, öncelikle hukuki bir danışmanlık almak ve suçun somut durumuna uygun olarak hareket etmek önemlidir. Bu sebeple İstanbul Barosu avukatlarına veya MG Hukuk olarak bizlere ulaşabilirsiniz.

Haksız Rekabet Suçunda Zamanaşımı ve Süreler

Haksız rekabet suçu, şikayete tabi suçlar arasında yer almaktadır. Şikayet süresi, suçun işlendiği tarihten ve failin öğrenildiği tarihten itibaren 6 ay olarak belirlenmiştir. Eğer hak sahibi, bu süre içinde şikayet hakkını kullanmazsa, aynı fiil nedeniyle fail hakkında bir daha şikayetçi olma imkanına sahip olmayacaktır. Önemli bir not olarak, kamu davasına şikayetçi olarak müdahil olan kişi, şikayetten vazgeçmesi durumunda ceza davasının düşmesine neden olacaktır.

Türk Ticaret Kanunu’nun 62. maddesi atfıyla, Türk Ticaret Kanunu’nun 56. maddesine göre haksız rekabetle ilgili hukuk davası açma hakkına sahip olan kişi ve kurumlar belirlenmiştir. Bu kapsamda, müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya bu tür bir tehlikeyle karşılaşabilecek gerçek veya tüzel kişiler, şikayet hakkına sahiptir. Aynı zamanda, ekonomik çıkarları zarar gören veya zarar görebilecek müşteriler de şikayet hakkına sahip olacaktır. Ticaret ve sanayi odaları, esnaf odaları, borsalar, meslekî ve ekonomik birlikler ile tüketicilerin ekonomik menfaatlerini koruyan sivil toplum kuruluşları ve kamusal nitelikteki kurumlar da haksız rekabet suçu nedeniyle şikayet hakkına sahiptir.

Haksız rekabet suçunun dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Bu süreden sonra açılmak istenen davalar bu süre engeline takılacaktır. Bu sebeple tekrar belirmemiz gereklidir ki sürelerin kaçırılmaması, usulen doğru hamlelerin yapılması önemlidir, vicdanen haklı ve doğru olmanız tek başına yeterli olmayacaktır. Bu alanlarda uzmanlaşmış olan bir avukatın desteğini almak son derece elzemdir. Kadıköy avukatlık faaliyet gösteren MG Hukuk ofisi haksız rekabet konularına dair hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir.

Haksız Rekabet Suçunda Tüzel Kişiler

Madde 63, haksız rekabet suçlarına karışan tüzel kişilerin sorumluluğunu ele almaktadır. İlgili madde, tüzel kişiler adına hareket eden veya etmesi gerekmiş olan organın üyeleri veya ortakları hakkında uygulanacak tedbirleri içermektedir. Ayrıca, haksız rekabet suçlarının bir tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi durumunda, tüzel kişi aleyhine güvenlik tedbirlerine karar verilebileceğini öngörmektedir. Şöyle ki:

“Tüzel kişilerin işlerini görmeleri sırasında bir haksız rekabet fiili işlenirse 62 nci madde hükmü, tüzel kişi adına hareket eden veya etmesi gerekmiş olan organın üyeleri veya ortakları hakkında uygulanır. Haksız rekabet fiilinin bir tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde, tüzel kişi hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine de karar verilebilir.”

Bu madde, haksız rekabetin sadece bireysel bir sorun olmadığını, aynı zamanda tüzel kişilikle ilişkilendirilebilecek bir sorumluluk alanını da içerdiğini vurgular. Tüzel kişiler, çalışanlarının veya organlarının haksız rekabet eylemlerinden doğan sorumluluğunu taşıyabilir ve bu durumda hukuki tedbirlerle karşılaşabilir.

Tüzel Kişilerin Sorumluluğu: Madde, haksız rekabet eylemlerinin tüzel kişiler adına gerçekleşmesi durumunda, bu tüzel kişilerin sorumlu tutulabileceğini belirtir. Özellikle, tüzel kişiyi temsil eden organların üyeleri veya ortakları, haksız rekabet suçlarından dolayı cezai ve hukuki sorumluluk altına girebilir.

Güvenlik Tedbirleri: Haksız rekabetin tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde gerçekleşmesi durumunda, mahkeme tarafından tüzel kişi aleyhine güvenlik tedbirleri alınabilir. Bu tedbirler, haksız rekabetin devamını önlemeye yönelik olabilir ve özellikle rekabet ortamının korunması amacı güder.

Madde 63, haksız rekabetle mücadelede sadece bireyleri değil, aynı zamanda tüzel kişileri de sorumlu tutarak, ticaret hayatında adil bir rekabet ortamının sürdürülmesine yönelik etkili hukuki çözümler sunmaktadır. Bu sayede, haksız rekabetin önüne geçilmesi ve ticarette dürüstlük ilkelerinin korunması amaçlanmaktadır.

Haksız Rekabet Suçunda Görevli ve Yetkili Mahkeme

Haksız rekabet suçunda görevli mahkeme asliye ceza mahkemesidir. Hak kaybı yaşamamak için konunun uzmanı bir avukata danışmak ve davayı açmadan önce mahkeme yetkisi konusunda doğru bilgi almak önemlidir.

Haksız Rekabet Suçuyla Karşılaşınca Ne Yapılmalıdır?

Haksız rekabet suçu durumunda, mağdur tarafın yapması gereken adımlar şu şekilde özetlenebilir:

İlk olarak, bir haksız rekabet durumunun tespit edilmesi gerekir. Haksız rekabetin somut bir durumu ortaya çıktığında, bu durumu belirlemek önemlidir.

Delillerin Toplanması: Haksız rekabet iddiasını desteklemek için gerekli delillerin toplanması önemlidir. Bu deliller, yanıltıcı reklamlar, sahte beyanlar veya diğer haksız rekabet hallerine dair belgeleri içerebilir. Hak kaybına uğramamak bakımında delil süreci kritiktir, sürecin en başından itibaren uzman bir avukatla beraber hareket edilmesi önerilir.

Hukuki Danışmanlık Alınması: Haksız rekabet durumuyla başa çıkabilmek için bir avukat veya hukuki danışmanlık almak önemlidir. Hukuk profesyoneli, mevcut durumu değerlendirebilir, hukuki haklarınızı anlatabilir ve size uygun bir hukuki strateji önerisi sunabilir. Bu sebeple İstanbul Barosu avukatlarına veya MG Hukuk olarak bizlere ulaşabilirsiniz.

İhtarda Bulunma: Avukatınız aracılığıyla, haksız rekabet durumunu gerçekleştiren kişilere veya kuruluşlara bir hukuki ihtar göndermek, sorunu çözme sürecinin bir parçası olabilir. Bu ihtar, uygunsuz davranışın sonlandırılması ve tazminat taleplerini içerebilir.

Hukuk Davası Açma: Eğer ihtar sonuç vermez veya haksız rekabet durumu devam ederse, mahkemeye başvurarak hukuki bir dava açabilirsiniz. Avukatınız, dava sürecini yürütme ve haklarınızı savunma konusunda size yardımcı olacaktır. Ayrıca buradan haksız rekabet davaları hakkında detaylı bilgi sahibi olabilirsiniz.

Ceza Davası Açma: Haksız rekabet fiilleri, aynı zamanda cezai bir yaptırımı gerektiriyorsa, şikayet oluşturarak ceza davası açılmasını talep edebilirsiniz. Haksız rekabet suçu, şikayete tabi suçlar arasında yer almaktadır.

Bu adımları izlemek, haksız rekabetle mücadele etmek ve haklarınızı korumak adına önemlidir. Ancak her durum farklıdır, bu nedenle spesifik bir hukuki tavsiye için bir avukattan yardım almanız önemlidir. MG Hukuk müvekkillerine haksız rekabet suçuna dair hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir.

Haksız Rekabet Suçu Şikâyet Dilekçesi Örneği

Haksız rekabet suçundan mağdur olan veya suçtan zarar gören her birey, dilekçe ile şikâyette bulunma hakkına sahiptir. Haksız rekabet suçu sebebiyle şikâyet dilekçesi hazırlanırken, mağdur veya suçtan zarar görenin kimlik bilgileri eksiksiz bir şekilde yazılmalıdır. Mümkünse, failin kimlik bilgileri de biliniyorsa dilekçede belirtilmelidir. Şikâyet dilekçesinde, gereksiz detaylara girmeden olayın özüne odaklanılmalı ve varsa tanık ve delil bilgileri açıkça belirtilmelidir. Hatalı ve eksik inceleme sonucu yanlış yapılan değerlendirmeler neticesinde ilk derece mahkemeleri tarafından verilen mahkûmiyet kararlarının üst mahkemeler olan İstinaf ve Yargıtay tarafından çoğunlukla sanık lehine bozulduğunu ve sanıkların beraat ettiği hususu apaçık şekilde görülmektedir.

Bu nedenle ceza avukatınızın tüm detaylara hâkim olması ve etkin hukuki destek alınması çok önemlidir. Dilekçe yazımı konusunda bir avukatın desteğini, danışmanlığını almak süreç açısından ve kabul edilebilirlik açısından en sağlıklısı olacaktır. Bunun için İstanbul Barosu avukatlarına veya MG Hukuk’a danışabilirsiniz.

Fikir verme açısından haksız rekabet suçu şikayet dilekçesinin muhtemel bir kısmından örnek verelim:

“Şüphelilerin böylece; 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 62.maddesinde belirtilen şekilde haksız rekabet suçunun işlenmiş olduğu aşikârdır. Şüpheliler cezalandırılmaz ve bu durumun önüne geçilmez ise bu ve benzeri durumların sıkça yaşanacağı malumdur. Bu şekilde ticari şirketlerimizin, itibar ve güven zedelenmesi ve maddi anlamda zarara uğramaları söz konusu olacaktır. Böyle bir sorunun önüne geçilmesini sağlamak için bu şikayetin yapılması gerekli olmuştur.

Yukarıda belirtilen olay ve süreç çerçevesinde müvekkilimize karşı şüpheli veya şüpheliler tarafından 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen haksız rekabet suçunun işlendiği açıktır. Bu nedenlerle şüphelilerin cezalandırılmasının talep etmekteyiz.”

Haksız Rekabet Suçundan şüphelenildiğinde, hemen bir avukatla iletişime geçmek ve yasal yollara başvurmak önemlidir. MG Hukuk haksız rekabet suçu ve davaları için de hizmet vermektedir.

Haksız Rekabet Suçuna İlişkin Emsal Yargıtay Kararları

Kadıköy avukatı olarak en üst seviye içtihat makamı Yargıtay’ın haksız rekabet suçuna dair emsal kararlarını aşağıda paylaşıyoruz. Davanızda hak kaybı yaşamamak ve etkin savunma için tecrübeli avukatlardan destek alınmasını tavsiye ederiz.

Yargıtay Kararı – 7. CD., E. 2006/16811 K. 2009/2220 T. 11.2.2009

“556 sayılı KHK’ya göre suç oluşturmayan eylemin Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen haksız rekabet suçunu oluşturup oluşturmayacağı hususunun da bu noktada ayrıca değerlendirilmesi gerekmektedir. Buna göre, 1474. maddesi gereğince 01.01.1957 tarihinde yürürlüğe giren 6762 sayılı TTK’nın 57. maddesinin 5. fıkrasında; başkasının haklı olarak kullandığı ad, unvan, işaret gibi tanıtma vasıtaları haklarına tecavüzün yanında, tescilli ve tescilsiz ayırımı yapmadan marka hakkına tecavüz de haksız rekabet suçu olarak tanımlanmış ve cezası 64. maddede belirtilmiştir. Bu Kanunun yürürlük tarihinden sonra 3 Mart 1965 tarihinde yürürlüğe giren 551 sayılı Markalar Kanunu’nun 47. maddesinde de tescil edilmiş marka hakkına tecavüz halleri ayrı ayrı tanımlanmış ve yaptırımı da 51 ve 52. maddelerde belirtilmiştir. Her iki düzenlemede de tescilli marka kullanma haklarına tecavüz halleri belirlenmekte ve yaptırıma bağlanmaktadır.

Bu nedenle, gerek Türk Ticaret Kanunu ve gerekse 551 sayılı Markalar Kanunu’ndaki düzenlemeyle korunan ortak değer, marka kullanma hakkından doğan haklardır. Marka hakkına tecavüz fiillerinin unsurları her iki düzenlemede de aynıdır ve iki yasa birlikte uygulanamayacağından tam olarak oluşan yasa çatışması kuralları uyarınca sonradan yürürlüğe giren, tescilli markalara hukuki ve cezai koruma getiren 551 sayılı Kanun’daki düzenleme TTK’nın 57/5. fıkra hükmünü tescilli markalarla sınırlı olmak üzere örtülü olarak yürürlükten kaldırmıştır. Bu kanun da (551 sayılı Kanun) 556 sayılı KHK’nın değişik 82. maddesiyle yürürlükten kaldırılmış bulunduğundan ve yürürlükten kalkan eski düzenlemeler canlanamayacağından sanığa atılı eylem haksız rekabet suçunu da oluşturmamaktadır.”

Haksız Rekabet Suçu

Yargıtay Kararı – 11. HD., E. 2017/3043 K. 2019/303 T. 14.1.2019

“…davalı …’ın diğer davalının vekili olarak davacıya yönelik markaya tecavüz ve usulsüz mal ithalatından dolayı şikayette bulunduğu, davacı iş yerinde arama yapıldığı, davacı hakkında davalı şirket markasına tecavüz ettiğinden bahisle kamu davası açıldığı, ceza davasında beraat kararı verildiği ve kararın henüz kesinleşmediği, davacı hakkında beraat kararı verilmiş ise de davalının hiçbir delil ve emareye dayanmadan, sırf tahmin üzerine davacı hakkında suçlamada..

..dair dosyaya yansıyan bilgi ve belge bulunmadığı, bu nedenle şikayet hakkını kötüye kullandığının tespit edilemediği, davalının fiilinin hak arama sınırlarını aşar veya haksız rekabet oluşturur nitelikte olmadığı, dosyaya sunulan CD çözümlemesinin incelenmesinde yasal sürece dair bilgi verildiği, davacıyı kötüler şekilde beyanda bulunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.”

Yargıtay Kararı – 11. HD., 10.03.2016, E. 2015/5997, K. 2016/2716.

“Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, asıl davada kullanıcıları aldatıcı nitelikte bulunan ve aldatıcı reklam vasfını taşıyan davalının …..com web sitesinde kullandığı “1,5 Milyon yeni kullanıcımız oldu” , “2004 yılından bu yana hizmet veren” , “Türkiye’de dil okullarına giden öğrencilerin %50’si …..com’u kullanıyor” , “Türkiye’nin en büyük online …. eğitim sitesi olduğu” ibarelerinin haksız rekabeti oluşturduğu, karşı davada; aldatıcı nitelikte bulunan ve aldatıcı reklam vasfını taşıyan davalının …. …..com web sitesindeki “15 saatte 800 …. kelime öğrenebileceğini bilimsel olarak garantileyen bir başkası var mı” , “kelime öğrenme üzerine açılmış ilk ve tek site” ibarelerinin haksız rekabeti oluşturduğu, asıl ve karşı davadaki…

…diğer isnatların aldatıcı nitelikte bulunmadığı, bir kısmının ise abartılı nitelikte olması nedeni ile son kullanıcı tüketici üzerinde olumsuz etkisinin bulunmadığı, asıl davacı ile karşı davacının sitelerindeki haksız rekabete konu unsurların aldatıcı nitelik taşıması ve tüketicilere yönelik aldatıcı nitelikleri ile karşılıklı ibareler oluşu nazara alınarak maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddedildiği gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı, asıl ve karşı davada davacı/karşı davalı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asıl ve karşı davada davacı-karşı davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.”

Haksız Rekabet Suçunun süreçleriyle ilgili uygulamada sıklıkla rastlanan hatalardan dolayı kayıplar yaşamamanız için sürecin başından itibaren mutlaka hukuki destek almanızı tavsiye ederiz. Kadıköy ceza hukuku avukatı MG Hukuk bürosuna başvurabilirsiniz. Vicdanen haklı ve doğru olmak bir davada sizi kurtarmayacaktır, önemli olan bu durumu yasal şartlarda ispatlamak, savunmak ve doğru yasal adımları atmaktır.

Haksız Rekabet Suçu ve Davaları İçin Avukatlarımıza Ulaşın

Mg Hukuk Ve Danışmanlık bürosu olarak ticaret avukatlığı hizmeti gereği soruşturma aşamasında, karakolda ve Cumhuriyet Savcılığında ifade alımı sırasında hukuki yardım ve hazır bulunma ile sorguda müvekkillerini temsil faaliyetinde bulunduğu gibi yine Sulh Ceza Hakimliği, Asliye Ceza Mahkemesi, Ağır Ceza Mahkemesinde ceza avukatı olarak müvekkillerini taraf sıfatlarına göre Katılan, Mağdur, Müşteki Vekili veya Sanık müdafi olarak temsil etmektedir.

Kadıköy’de ceza avukatlığı, marka ve patent vekilliği faaliyeti yapan ve İstanbul’da yer alan MG Hukuk Bürosu İstanbul marka avukatı ve ceza hukuku avukatı, marka ve patent haklarının korunmasına dair başvurular, ceza davaları ve ilgili davalar için danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir.

2013 yılında kuruluşundan bugüne çalışmalarına devam eden MG Hukuk Bürosu’na ve İstanbul haksız rekabet suçu davalarına dair süreçlerde avukat kadromuz için bizlere ulaşabilirsiniz.

İstanbul Haksız Rekabet Avukatı Hizmeti Almak İçin Ne Yapılmalıdır?

Önemle belirtmemiz gerekir ki her dava dilekçesi, sözleşme ve hukuki sürece hazırlanırken mutlaka dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Bu hususlardan birinin eksik olması durumunda sonuç aleyhinize olabilecektir. Bu nedenle hukuken alanında uzman İstanbul ceza hukuku avukatından yardım almanızı önermekteyiz. Kadıköy avukat, marka ve patent vekili ve uzman ceza hukuku kadrosuna sahip MG Hukuk Bürosu olarak sizlere yardımcı olmak isteriz. Şirketlere hukuki danışmanlık hizmeti suretiyle ile haksız rekabet suçuna dair önlemler alınmalıdır. Ayrıca İstanbul Barosu avukatlarına ulaşabilir veya Kadıköy avukatı ve ceza hukuku davaları vekillik hizmeti için büromuzla irtibata geçebilirsiniz.

Yukarıda makalede belirtilen “haksız rekabet suçu nedir, haksız rekabet suçunun cezası nedir, haksız rekabet suçu şikâyet” ve benzeri haksız rekabet suçu ve ceza hukuku konularıyla ilgili daha detaylı bilgi alabilmek için, İstanbul Barosu avukatlarına ulaşabilir veya hukuk büromuzun ceza avukatı ile iletişime geçerek danışmanlık hizmeti alabilirsiniz.

Saygılarımızla,
Kadıköy Avukat Mete GENÇER

NOT:
Bu internet sitesindeki her türlü bilgi İstanbul Barosuna kayıtlı MG Hukuk Bürosu tarafından yalnızca bilgilendirme amacıyla, Türkiye Barolar Birliği tarafından belirtilen ilgili düzenlemeleri uyarınca hazırlanmıştır.

Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatı

Hukuk Bülteni alanında avukat uzmanlığının kazanılması için avukatın Hukuk Bülteni alandaki davaları takip etmesi, Hukuk Bülteni seminerlerine katılarak, hukuksal olarak yargı içtihatları ve güncel Hukuk Bülteni ile ilgili yargıtay kararlarını takip etmesi gereklidir. Hukuk Bülteni alanındaki suç sayısı oldukça fazla olduğu için; Hukuk Bülteni Avukatı uzmanlık gerektiren bir alandır.

Kadıköy Hukuk Bülteni konusunda, Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatları tarafından hazırladığmız tüm makalelere Hukuk Bülteni makalelerini aşağıda bulabilirsiniz.

Okumuş olduğunuz bu makale yazısı genel hatlarıyla ele alnır tarzda Hukuk Bülteni kategorisinde Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından yazılmıştır. Makale içeriği ile ilgili size özel detaylı bilgi için büromuzla ya da avukat bir meslektaşımız ile görüşmenizi tavsiye ederiz. Bizlerle iletişime geçmek isterseniz; İletişim için tıklayınız.

Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından bilgilendirilmek ya da konu ile alakalı sorularınız varsa AVUKAT SOR sayfamızdan bizelere sorunuzu iletebilirsiniz. Hukuk Bülteni de dahil tüm tüm makalere buradan ulaşabilirsiniz.