M G H U K U K

Yükleniyor

Konut Dokunulmazlığının İhlali

Ana Sayfa Konut Dokunulmazlığının İhlali

Konut Dokunulmazlığının İhlali

Makalede ele aldığımız konut dokunulmazlığının ihlali eylemi, Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddelerinde tanımlanmış olan ve cezai yaptırım gereken bir suçtur. Bu suç, bireylerin yaşamlarını güvende hissettiği alan olan konutlarına yönelik yapılan saldırıları kapsar. Cebir, tehdit, gece vakti işleme gibi çeşitli unsurlarla işlenebilen bu suçlar, hukuki açıdan önemli sonuçlar doğurur ve ciddi cezaları gerektirebilir.

Bu makalede, Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddelerinde yer alan konut dokunulmazlığının ihlali suçu detaylı bir şekilde incelenecek ve suçun işlenme şekilleri, cezaları ve diğer önemli yönleri ele alınacaktır. Bu suçla suçlanan bir kişi veya bu suçtan zarar gören mağdur için adil bir yargı süreci sağlanması, haklarının korunması ve en etkili savunmanın yapılabilmesi için bir avukatın profesyonel desteği kaçınılmazdır. Kadıköy Avukatlık ofisi olarak ceza hukuku alanında hizmeti veren MG Hukuk Bürosu müvekkillerine Konut Dokunulmazlığının İhlaline ilişkin hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir.

Konut Nedir?

Konut dokunulmazlığının ihlali suçu, bir kişinin konutuna veya konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak girmesi veya rıza ile girdikten sonra oradan çıkmaması durumunda işlenen bir suçtur. Dolayısıyla, suçun kapsamında “konut” kavramı oldukça önemlidir ve net bir şekilde tanımlanmalıdır.

Konut, bireylerin veya ailelerin barınma ve yaşam ihtiyaçlarını karşılamak üzere inşa edilen ve kişisel kullanım için tahsis edilmiş olan yapı veya mekandır. Bu mekanlar genellikle insanların güvenliği ve mahremiyeti açısından korunaklıdır. Konutlar genellikle bir veya birden fazla yatak odası, oturma odası, mutfak, banyo ve tuvalet gibi alanları içerir. Konutun eklentileri ise, konutla bütünleşik olarak kullanılan ve konutun işlevselliğini destekleyen alanları ifade eder. Örnek olarak, bir bahçe, teras, garaj, depo veya sundurma konutun eklentileri olabilir.

Bu tanıma göre, konut dokunulmazlığının ihlali suçu kapsamında “konut”, kişisel yaşam alanı olarak kullanılan ve bireyin güvenliği ve mahremiyeti açısından korunan, içinde yaşamaya tahsis edilmiş herhangi bir yapı veya mekandır. Bu mekanlar, kişilerin rızası olmadan girilmesi veya rıza ile girilip çıkılmaması durumunda suç teşkil eder.

Konut Dokunulmazlığının İhlali Nedir?

Konut dokunulmazlığının ihlali, bir kişinin bir başkasının konutuna rızası olmadan girme veya rıza ile girdikten sonra oradan çıkmama eylemidir. Bu suç, bireylerin güvenliği, mahremiyeti ve kişisel yaşam alanlarının korunması ile ilgili önemli bir hukuki konudur. İhlal edilen dokunulmazlık, kişilerin evlerine, konutlarına veya işyerlerine izinsiz olarak girilmesi veya bu mekanlarda izinsiz olarak kalmak suretiyle gerçekleşir.

Konut dokunulmazlığının ihlali suçu, mevzuatımızda Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenmiştir. Kanuna göre diyebiliriz ki bir kişinin, başka bir kişinin konutuna izinsiz olarak girmesi veya izinle girdikten sonra izinsiz olarak oradan çıkmaması eylemi suçun temelini oluşturur. Bu eylem, kişinin rızası olmadan yapıldığında suç teşkil eder. Konut sahibinin veya hak sahibinin rızası, bu suçun oluşmasını engelleyebilir. Ancak rıza, açık ve kesin bir şekilde ifade edilmelidir. Örneğin, birisi konut sahibinin daveti üzerine eve girdiyse, bu durumda izinsizlik söz konusu olmaz. Suçun nitelikli hallerinden biri, cebir veya tehdit kullanılarak veya gece vakti işlenmesidir. Bu durumda suç daha ağır cezaları gerektirir.

Konut dokunulmazlığının ihlali suçu, bireylerin temel haklarından biri olan özel yaşam alanlarının korunmasını amaçlar. Bu suçun cezalandırılması, bireylerin güvenliğini ve mahremiyetini sağlamak için önemlidir. Konut dokunulmazlığının ihlali suçuyla karşı karşıya olan kişiler için, bir avukatın deneyimi ve uzmanlığı, adil bir yargılama sürecinin ve hakların korunmasının sağlanması açısından kritik bir öneme sahiptir. Konut Dokunulmazlığının İhlali dosyalarınız için MG Hukuk’a ulaşabilirsiniz.

Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunun Kanuni Düzenlemesi

Konut dokunulmazlığının ihlali suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 116. maddesinde düzenlenmiştir. Bu madde, konut dokunulmazlığının korunması amacıyla belirli eylemlerin suç olarak tanımlanmasını içerir. İlgili madde şu şekildedir:

“(1) Bir kimsenin konutuna, konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak giren veya rıza ile girdikten sonra buradan çıkmayan kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Birinci fıkra kapsamına giren fiillerin, açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olan yerler dışında kalan işyerleri ve eklentileri hakkında işlenmesi hâlinde, mağdurun şikâyeti üzerine altı aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.

(3) Evlilik birliğinde aile bireylerinden ya da konutun veya işyerinin birden fazla kişi tarafından ortak kullanılması durumunda, bu kişilerden birinin rızası varsa, yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz. Ancak bunun için rıza açıklamasının meşru bir amaca yönelik olması gerekir.

(4) Fiilin, cebir veya tehdit kullanılmak suretiyle ya da gece vakti işlenmesi halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.”

  • Fiilin Tanımı ve Cezası: Maddeye göre, bir kimsenin konutuna, konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak giren veya rıza ile girdikten sonra oradan çıkmayan kişi, mağdurun şikâyeti üzerine altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
  • Açık Bir Rızaya Gerek Duymayan Yerler: İlk fıkrada belirtilen fiillerin, açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olan yerler dışında kalan işyerleri ve eklentileri hakkında işlenmesi durumunda, mağdurun şikâyeti üzerine altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezasına hükmolunur.
  • Ortak Kullanım Durumunda: Evlilik birliğinde aile bireylerinden ya da konutun veya işyerinin birden fazla kişi tarafından ortak kullanılması durumunda, bu kişilerden birinin rızası varsa, yukarıdaki fıkraların hükümleri uygulanmaz. Ancak bunun için rıza açıklamasının meşru bir amaca yönelik olması gerekir.
  • Nitelikli Haller: Fiilin, cebir veya tehdit kullanılmak suretiyle ya da gece vakti işlenmesi halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Bu düzenlemeler, kişilerin konutlarına olan haklarını korumak amacıyla konut dokunulmazlığının ihlal edilmesini suç olarak tanımlar ve cezalandırır. Ayrıca, nitelikli hallerde suça daha ağır cezalar öngörülerek, suçun ciddiyeti ve zararının arttığı durumlarda daha etkili bir cezalandırma sağlanmış olur. Tekrardan hatırlatmak gerekir ki konut dokunulmazlığının ihlali suçunda uygulamada, dava sürecinde yaşanacak sıkıntıların önlenmesi bakımından bir avukatın önemi kaçınılmaz olacaktır. Konut Dokunulmazlığının İhlali sürecinde hukuki danışmanlık ve etkin avukatlık hizmeti almak için Kadıköy Avukatı Mete Gençer Hukuk Bürosu’na ulaşabilirsiniz.

Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunun Unsurları

Konut dokunulmazlığının ihlali suçu, belirli unsurların bir araya gelmesiyle oluşur.

Kişinin konutuna rızası dışında girilmesi: Bu durumda, konut sahibinin rızası olmaksızın konuta girilmesi suç teşkil eder. Örneğin, kapıyı açan ev sahibini iterek rıza göstermediği halde evine girmek, tipik bir örnektir. Konut sahibinin rızası açık veya zımni (örtülü) olabilir. Bu durumda, failin konuta veya eklentisine girmesiyle suçun işlendiği kabul edilir. Ancak, pencereden içeriye bakma gibi eylemler bu suçu oluşturmaz.

Konuta rıza ile girildikten sonra, rızaya aykırı bir şekilde çıkılmaması: Bu durumda, konut sahibinin rızasıyla girilen konuttan, daha sonra rıza geri alındığında, failin konuttan çıkmaması suç teşkil eder. Örneğin, konuta alacak meselesini konuşmaya gelen kişinin, tartışma çıktığında konuttan çıkmaması bu suçu oluşturabilir.

Suçun işlenmesinde evlilik birliği veya konutun ortak kullanılması gibi durumlar da dikkate alınır. Bu durumlarda, bir kişinin rıza göstermesi, ancak bu rızanın meşru bir amaca yönelik olması gerekmektedir. Aksi takdirde, diğer hak sahiplerinin rızası olmadan yapılan girişimler suç teşkil eder.

Fiil: Suçun temel unsuru, bir kimsenin konutuna ya da konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak girmesi veya rıza ile girdikten sonra oradan çıkmamasıdır. Bu fiiller, suçun gerçekleşmesi için önemli olan eylemlerdir.

Konut veya Eklenti: Suçun işlenmesi için belirli bir mekânın varlığı gereklidir. Konut, kişinin ikamet ettiği, barındığı veya geçici olarak kullandığı mekânı ifade eder. Eklentiler ise konuta bağlı olan diğer yapıları veya alanları kapsar.

Rıza Aykırılığı: Fiilin, konut sahibinin veya yetkili kişinin açık rızası olmaksızın gerçekleştirilmesi gerekir. Bu, konut sahibinin veya yetkilinin izni olmadan yapılan giriş veya çıkışları kapsar.

Şikâyet: Suçun işlenmesi durumunda, mağdurun suçu şikayet etmesi gerekir. Şikayet, suçun ortaya çıkması ve yargı sürecinin başlaması için gereklidir.

Nitelikli Haller: Cebir veya tehdit kullanılarak, gece vakti işlenmesi gibi belirli durumlar, suçun nitelikli hallerini oluşturur ve ceza miktarını artırabilir.

Bu unsurların bir araya gelmesiyle konut dokunulmazlığının ihlali suçu oluşur. Suçun işlenmesiyle birlikte, fail hakkında yasal yaptırımlar uygulanabilir. Avukatlar, müvekkillerinin haklarını korumak ve savunmakla yükümlüdürler. Konut dokunulmazlığının ihlali suçu iddiasıyla karşı karşıya kalan bir kişi için avukat, müvekkilinin adaletin sağlanması ve haksız yere cezalandırılmaması için mücadele eder. Diyebiliriz ki konut dokunulmazlığının ihlalinde avukatın önemi hayati öneme sahiptir.

Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunun Nitelikli Halleri

Türk Ceza Kanunu’nun 116. maddesine göre konut dokunulmazlığının ihlali suçunun nitelikli halleri şu şekilde açıklanır:

  • İşyerleri ve eklentileri için: Birinci fıkra kapsamına giren fiillerin, açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olan yerler dışında kalan işyerleri ve eklentileri hakkında işlenmesi hâlinde, mağdurun şikâyeti üzerine altı aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur. Bu durumda, işyerleri ve eklentilerine yapılan girişimler için de mağdurun şikayetçi olması gerekmektedir.
  • Ortak kullanılan yerlerde rıza bulunması durumu: Evlilik birliğinde aile bireylerinden ya da konutun veya işyerinin birden fazla kişi tarafından ortak kullanılması durumunda, bu kişilerden birinin rızası varsa, yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz. Ancak bunun için rıza açıklamasının meşru bir amaca yönelik olması gerekir. Yani, birlikte yaşayan kişilerden birinin meşru bir amaç için rızası varsa, bu durumda suç işlenmiş sayılmaz. Ancak, rıza açıklamasının meşru bir amaç için olması gerekmektedir.

Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun da nitelikli hallerini kapsayan TCK. 119 hükmüne de yakından bakalım:

“(1) Eğitim ve öğretimin engellenmesi, kamu kurumu veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının faaliyetlerinin engellenmesi, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi, inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme, konut dokunulmazlığının ihlali ile iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçlarının;

a) Silahla,

b) Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle, imzasız mektupla veya özel işaretlerle,

c) Birden fazla kişi tarafından birlikte,

d) Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak,

e) Kamu görevinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,

İşlenmesi halinde, verilecek ceza bir kat artırılır.

(2) Bu suçların işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.”

Bu maddede belirtilen suçlar, belirli koşullar altında işlendiğinde cezai yaptırımların artırılmasını öngörmektedir. Konut dokunulmazlığının ihlalinde bu unsurların yer alması durumunda cezanın artırılmasını sağlayan koşullar:

  1. Silahla İşlenmesi: Suçun silahla işlenmesi durumunda ceza bir kat artırılır. Yani suçun işlenmesinde silah kullanılması, cezanın daha ağır olmasını sağlar.
  2. Kişinin Kendisini Tanınmayacak Bir Hale Koyması Suretiyle İşlenmesi: Suçun işlenmesinde kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle, imzasız mektupla veya özel işaretlerle işlenmesi halinde de ceza bir kat artırılır. Bu durumda, suçun işlenme şekli gizliliği artırabilir ve dolayısıyla cezanın artmasını gerektirebilir.
  3. Birden Fazla Kişi Tarafından Birlikte İşlenmesi: Suçun birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi durumunda da ceza bir kat artırılır. Birden fazla failin işbirliği yaparak suçu işlemesi, suçun daha organize ve planlı bir şekilde gerçekleştirildiğini gösterir ve cezai yaptırımların artmasına neden olabilir.
  4. Var Olan veya Var Sayılan Suç Örgütlerinin Oluşturdukları Korkutucu Güçten Yararlanılarak İşlenmesi: Suçun var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak işlenmesi halinde de ceza bir kat artırılır. Bu durumda, suç örgütlerinin etkisi altında işlenen suçlar daha ciddi bir şekilde değerlendirilir ve cezai yaptırımların artmasına neden olabilir.
  5. Kamu Görevinin Sağladığı Nüfuzun Kötüye Kullanılarak İşlenmesi: Suçun kamu görevinin sağladığı nüfuzun kötüye kullanılarak işlenmesi halinde de ceza bir kat artırılır. Kamu görevinin sağladığı nüfuzun kötüye kullanılması, suçun daha ciddi bir şekilde işlendiğini gösterir ve cezai yaptırımların artmasına sebep olabilir.

Ayrıca, bu suçların işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır. Bu da suçun işlenmesi sırasında ortaya çıkan ağırlaşmış sonuçların ayrıca cezalandırılmasını sağlar.

Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunun Cezası

Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun cezası Türk Ceza Kanunu’nun 116. maddesinde belirtilmiştir. Bu maddeye göre:

Rıza dışı girme veya rıza ile girildikten sonra çıkmama durumu:

Bir kimsenin konutuna, konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak giren veya rıza ile girdikten sonra buradan çıkmayan kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

İşyerleri ve eklentileri için:

Birinci fıkra kapsamına giren fiillerin, açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olan yerler dışında kalan işyerleri ve eklentileri hakkında işlenmesi halinde, mağdurun şikâyeti üzerine altı aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.

Ortak kullanılan yerlerde rıza bulunması durumu:

Evlilik birliğinde aile bireylerinden ya da konutun veya işyerinin birden fazla kişi tarafından ortak kullanılması durumunda, bu kişilerden birinin rızası varsa, yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz. Ancak bunun için rıza açıklamasının meşru bir amaca yönelik olması gerekir.

Yani, konut dokunulmazlığının ihlali suçu işlendiğinde ceza, altı aydan başlayarak iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası olarak belirlenir. Ancak işlenen fiilin işyerleri veya eklentiler için geçerli olması halinde ceza altı aydan başlayarak bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası olabilir. Ayrıca, ortak kullanılan yerlerde birinin rızası varsa ve bu rıza meşru bir amaç için verilmişse, suçtan dolayı ceza verilmez.

Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçuna Teşebbüs ve Etkin Pişmanlık:

Konut dokunulmazlığını ihlal suçu açısından etkin pişmanlık hükümleri veya ceza indirimi gerektiren özel bir düzenleme kanunda mevcut değildir. Bu nedenle bu suçlarda etkin pişmanlık hükümleri uygulanamaz.

Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunda Süreler ve Zamanaşımı

Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun TCK 116’ya göre takibi şikâyete bağlıdır. Mağdurun suçun işlendiğini ve failin kim olduğunu öğrendiği tarihten itibaren 6 ay içinde şikâyette bulunması gerekir. Şikâyet hakkının kullanılmaması halinde suç soruşturulamaz.

Suçun dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Hapis cezası ile cezalandırılması durumunda ise ceza zamanaşımı süresi 10 yıldır. Bu süreler, suçun işlendiği tarihten itibaren başlar ve belirtilen sürelerin dolmasıyla birlikte suçla ilgili dava açılamaz hale gelir.

Konut Dokunulmazlığının İhlali Şikâyet Dilekçesi Örneği

Konut dokunulmazlığının ihlali, her olayın kendine özgü koşulları ve detayları olan bir suçtur. Her mağdurun yaşadığı durum farklılık gösterebilir ve bu nedenle şikâyet dilekçesi hazırlamak da her zaman kolay olmayabilir. Hazır şikâyet dilekçeleri yalnızca bir örnektir, her bir olay için farklı bir dilekçe kabul edilebilirlik bakımından daha sağlıklı olacaktır. Sizlere örnek teşkil etmesi bakımından konut dokunulmazlığının ihlali şikâyet dilekçesinden bir parça sunalım:

“Yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı, şikayetçi olarak aşağıdaki istemleri arz etmekteyiz:

Şikayetimizin değerlendirilerek konut dokunulmazlığının ihlali suçuyla ilgili adli soruşturmanın başlatılmasını talep ederiz.”

Konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından mağdur olan veya suçtan zarar gören her birey, dilekçe ile şikâyette bulunma hakkına sahiptir. Konut dokunulmazlığının ihlali sebebiyle şikâyet dilekçesi hazırlanırken, mağdur veya suçtan zarar görenin kimlik bilgileri eksiksiz bir şekilde yazılmalıdır. Mümkünse, failin kimlik bilgileri de biliniyorsa dilekçede belirtilmelidir. Şikâyet dilekçesinde, gereksiz detaylara girmeden olayın özüne odaklanılmalı ve varsa tanık ve delil bilgileri açıkça belirtilmelidir. Hatalı ve eksik inceleme sonucu yanlış yapılan değerlendirmeler neticesinde ilk derece mahkemeleri tarafından verilen mahkûmiyet kararlarının üst mahkemeler olan İstinaf ve Yargıtay tarafından çoğunlukla sanık lehine bozulduğunu ve sanıkların beraat ettiği hususu apaçık şekilde görülmektedir.

Bu nedenle ceza avukatınızın tüm detaylara hâkim olması ve etkin hukuki destek alınması çok önemlidir. Dilekçe yazımı konusunda bir ceza avukatının desteğini, danışmanlığını almak süreç açısından ve kabul edilebilirlik açısından en sağlıklısı olacaktır. Konut dokunulmazlığının ihlali gibi ciddi bir suçla karşılaşıldığında, bir avukattan profesyonel destek almak oldukça önemlidir. Bunun için İstanbul Barosu avukatlarına veya MG Hukuk’a danışabilirsiniz. Kadıköy avukatı olarak hukuken müvekkillerimize bu konuda destek olmaktayız.

Konut Dokunulmazlığının İhlaline İlişkin Emsal Yargı Kararları

Kadıköy avukatı olarak en üst seviye içtihat makamı Yargıtay’ın konut dokunulmazlığının ihlali suçuna dair emsal kararlarını aşağıda paylaşıyoruz. Davanızda hak kaybı yaşamamak ve etkin savunma için tecrübeli avukatlardan destek alınmasını tavsiye ederiz.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 18/10/2018 T., 2015/13-332 E., 2018/451 K.

“Sanığın, hırsızlık amacıyla şikâyetçinin cadde üzerinde bulunan iş yerine gelerek iş yerinin vitrin camını kırdığı, vitrin camının hemen gerisinde bulunan cam bölmeli buzdolabının da camını kırarak elini uzatmak suretiyle buzdolabından et çaldığı olayda; sanığın, vitrin camını tekmeleyip kırarak camın arkasında bulunan etleri aldıktan sonra yakalandığını beyan etmesi ve olay yeri inceleme tutanağında suça konu etlerin alındığı buzdolabının iş yeri vitrin camının hemen gerisinde bulunduğunun tespit edilmesi karşısında..

Konut Dokunulmazlığının İhlali

..sanığın iş yeri içerisine girmediği, sadece kırık olan vitrin ve buzdolabı camlarından elini uzatmak suretiyle et çaldığı, etlerin bulunduğu buzdolabının sanığın elini uzatıp alabilecek mesafede olduğu, sanığın iş yeri içine girme kastı olmadığı gibi içeriye girmesini engelleyen bir neden de bulunmadığı ve etleri çaldıktan sonra kendiliğinden olay yerinden ayrıldığının anlaşılması karşısında iş yeri dokunulmazlığının ihlâli suçunun yasal unsurları itibarıyla oluşmadığı kabul edilmelidir.”

Yargıtay 18. Ceza Dairesi 23/09/2019 T. 2018/3035 E. – 2019/12782 K.

“Sanığın okulun kapalı olduğu saatte okul bahçesine girerek, basketbol potalarını çaldığının kabul edilmesi karşısında, belirli bir görevin ifa edilmesi nedeniyle okul binasının ve bahçesinin de diğer kamu binaları gibi TCK’nın 116/2. maddesi kapsamında iş yeri olarak değerlendirilmesi gerekmekte olup, bahçenin işyeri niteliğinde olan okulun eklentisi niteliğinde, etrafının çevrili ve kapısının olup olmadığı keşif yapılarak şüpheye yer bırakmayacak biçimde belirlenmeden, eksik araştırmayla hüküm kurulması, Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA”

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 20.05.2014 T. 2014/21 E.– 2014/272 K.

“Yeni kiralanmış, henüz oturulmaya başlanılmamakla birlikte temizlenmiş, perdeleri takılmış, ikamete hazır hale getirilip içerisine bazı özel eşyalar yerleştirilmiş, arada gelinip kontrol edilen bir evin artık sadece mülkiyet ve zilyetlik kuralları ile korunan boş veya metruk bir ev olarak görülemeyeceği, mağdurun burayı dışarıdan anlaşılabilecek biçimde konut olarak kullanımına tahsis ettiği, fiilen de burada bir yaşam kurmaya başladığı hususları göz önüne alındığında, konut dokunulmazlığının ihlali suçunun oluşabilmesi için kişinin ayrıca bu yerde geceleri kalmaya başlamış olması ve fiilin işlenmesi anında orada bulunması da şart olmadığından, suça konu yerin “konut” vasfında olduğu kabul edilmelidir.”

Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun süreçleriyle ilgili uygulamada sıklıkla rastlanan hatalardan dolayı kayıplar yaşamamanız için sürecin başından itibaren mutlaka hukuki destek almanızı tavsiye ederiz. Kadıköy hukuk ofisi MG Hukuk bürosuna başvurabilirsiniz. Vicdanen haklı ve doğru olmak bir davada sizi kurtarmayacaktır, önemli olan bu durumu yasal şartlarda ispatlamak, savunmak ve doğru yasal adımları atmaktır.

İstanbul Konut Dokunulmazlığının İhlali Davalarınız İçin Ceza Avukatlarımıza Ulaşın

MG Hukuk ve Danışmanlık Bürosu olarak ceza avukatlığı hizmeti gereği soruşturma aşamasında, karakolda ve Cumhuriyet Savcılığında ifade alımı sırasında hukuki yardım ve hazır bulunma ile sorguda müvekkillerini temsil faaliyetinde bulunduğu gibi yine Sulh Ceza Hakimliği, Asliye Ceza Mahkemesi, Ağır Ceza Mahkemesinde ceza avukatı olarak müvekkillerini taraf sıfatlarına göre Katılan, Mağdur, Müşteki Vekili veya Sanık müdafi olarak temsil etmektedir. Dolandırıcılık suçu, kaçak bahis gibi konularda da büromuza ulaşabilirsiniz.

Kadıköy avukatlık faaliyetini sürdüren ve İstanbul Barosu avukatı olan MG Hukuk Bürosu İstanbul ceza hukuku avukatı, Konut dokunulmazlığının ihlali, ceza davaları ve ilgili davalar için danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir. 2013 yılında kuruluşundan bugüne çalışmalarına devam eden MG Hukuk Bürosu’na ve İstanbul konut dokunulmazlığının ihlali davalarına dair süreçlerde avukat kadromuz için bizlere ulaşabilirsiniz.

İstanbul Ceza Avukatı Hizmeti Almak İçin Ne Yapılmalıdır?

Önemle belirtmemiz gerekir ki her dava dilekçesi, şikâyet dilekçesi, sözleşme ve hukuki sürece hazırlanırken mutlaka dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Bu hususlardan birinin eksik olması durumunda sonuç aleyhinize olabilecektir. Bu nedenle hukuken alanında uzman İstanbul ceza hukuku avukatından yardım almanızı önermekteyiz. Kadıköy avukatlık ofisi olarak marka ve patent vekili ve uzman ceza hukuku kadrosuna sahip MG Hukuk Bürosu olarak sizlere yardımcı olmak isteriz. Ayrıca İstanbul Barosu avukatlarına ulaşabilir veya Kadıköy avukatı ve ceza hukuku davaları vekillik hizmeti için büromuzla irtibata geçebilirsiniz.

Yukarıda makalede belirtilen “konut dokunulmazlığının ihlali nedir, konut dokunulmazlığının ihlali cezası nedir, konut dokunulmazlığının ihlali suçunun nitelikli halleri” ve benzeri konut dokunulmazlığının ihlali davası ve ceza hukuku konularıyla ilgili daha detaylı bilgi alabilmek için, İstanbul Barosu avukatlarına ulaşabilir veya hukuk büromuzun ceza avukatı ile iletişime geçerek danışmanlık hizmeti alabilirsiniz.

Saygılarımızla,
Kadıköy Avukat Mete GENÇER

NOT:
Bu internet sitesindeki her türlü bilgi İstanbul Barosuna kayıtlı MG Hukuk Bürosu tarafından yalnızca bilgilendirme amacıyla, Türkiye Barolar Birliği tarafından belirtilen ilgili düzenlemeleri uyarınca hazırlanmıştır.

Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatı

Hukuk Bülteni alanında avukat uzmanlığının kazanılması için avukatın Hukuk Bülteni alandaki davaları takip etmesi, Hukuk Bülteni seminerlerine katılarak, hukuksal olarak yargı içtihatları ve güncel Hukuk Bülteni ile ilgili yargıtay kararlarını takip etmesi gereklidir. Hukuk Bülteni alanındaki suç sayısı oldukça fazla olduğu için; Hukuk Bülteni Avukatı uzmanlık gerektiren bir alandır.

Kadıköy Hukuk Bülteni konusunda, Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatları tarafından hazırladığmız tüm makalelere Hukuk Bülteni makalelerini aşağıda bulabilirsiniz.

Okumuş olduğunuz bu makale yazısı genel hatlarıyla ele alnır tarzda Hukuk Bülteni kategorisinde Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından yazılmıştır. Makale içeriği ile ilgili size özel detaylı bilgi için büromuzla ya da avukat bir meslektaşımız ile görüşmenizi tavsiye ederiz. Bizlerle iletişime geçmek isterseniz; İletişim için tıklayınız.

Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından bilgilendirilmek ya da konu ile alakalı sorularınız varsa AVUKAT SOR sayfamızdan bizelere sorunuzu iletebilirsiniz. Hukuk Bülteni de dahil tüm tüm makalere buradan ulaşabilirsiniz.