Yükleniyor
Makale İçeriği Neleri İçerir?
Bu makalede, mahkeme kararıyla anonim şirkete kayyım atanmasının hukuki temelleri, mevzuattaki yeri, sürecin aşamaları ve sonuçları üzerinde durulacaktır. Şirkete kayyım atanması, şirketin yönetiminde veya işleyişinde ortaya çıkan belirli durumlar nedeniyle bir mahkeme kararıyla gerçekleşen bir adımdır. Kayyım, belirli bir dönem için şirketin yönetimini veya belirli bir işlevini üstlenen ve bu süre zarfında belirli görevleri yerine getiren bir yetkili olarak atanır. Türk Medeni Kanunu ve Ticaret Kanunu gibi ilgili yasal mevzuatlar çerçevesinde, anonim şirkete kayyım atanması kararını etkileyen çeşitli sebepler bulunmaktadır. Kadıköy Avukatlık Ofisi MG Hukuk olarak müvekkillerimize anonim şirkete kayyım atanması sürecine ilişkin hukuki danışmanlık ve etkin avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Mevzuatımızda 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu Madde 329 uyarınca Anonim Şirket veya kısaltılmış kullanımıyla A.Ş. sermayesi belirli ve paylara bölünmüş olan, borçlarından dolayı yalnız şirket tüzel kişiliğinin kendi malvarlığıyla sorumlu olduğu, pay sahiplerinin sadece taahhüt ettikleri sermaye paylardan ve ancak şirkete karşı sorumlu oldukları şirket tipidir.
Anonim şirketler, kanunen yasaklanmayan her türlü ekonomik ve ticari mevzuların gerçekleşmesi amacıyla kurulabilir. Anonim şirketlerin, asgari 250.000 TL sermaye ile kurulması gerekir. Hissedarların şirket alacaklılarına karşı olan mesuliyetleri, koydukları sermaye kadardır. Ticari hayatın içinde hak kaybı yaşamamak adına şirketlere hukuki danışmanlık kapsamında anonim şirket yönetim kurulu ve diğer şirketler hukuku süreçlerinde avukat desteği almalarını tavsiye ederiz. Anonim şirketi ilkeleri; Çoğunluk ilkesi, Mal varlığının korunması ilkesi, Teknik kadrolarca dışarıdan yönetme ilkesi, Kuruluş, İşleyiş, Devlet ilgilenme yetkisi, Sona erme ilkesi gibi ilkeler ile yönetilir. Anonim şirkete ilişkin daha detaylı bilgi almak için Kadıköy’de bulunan hukuk büromuzla iletişime geçebilir veya Anonim Şirket Yönetim Kurulu isimli makalemizi okuyabilirsiniz.
Kayyım, belirli bir malın yönetilmesi veya belirli bir işin yapılması için atanmış olan kişidir. Türk Dil Kurumu’na göre, kayyım, belli bir malın yönetilmesi veya belli bir işin yapılması için görevlendirilen kimsedir. Kayyımun temel amacı, belirli bir süre için belirli bir görevi yerine getirmek veya bir malı yönetmektir. Kayyım ataması genellikle mahkeme kararıyla gerçekleşir ve genellikle geçici bir süre için yapılan bir atamadır.
Ticaret Kanunu’nda kayyımun belirli bir tanımı bulunmamaktadır. Ancak Türk Medeni Kanunu’nun ilgili maddelerinde, kayyımun temsil kayyımı, yönetim kayyımı ve iradî (isteğe bağlı) kayyımlık olmak üzere üç başlık altında toplandığı belirtilmektedir. Kayyım veya kayyım olarak kullanılmakta olup doğru kullanım kayyım şeklindedir.
Kayyımun görev ve yetkileri, mahkeme tarafından belirlenir ve genellikle atanmasına yol açan durumlarla sınırlıdır. Kayyımun görevi geçici olduğundan, süresi, yetkileri ve ücreti kararda açıkça belirtilmelidir. Kayyımun atanmasıyla ilgili dava genellikle anonim şirketi ilgilendirdiği için asliye ticaret mahkemelerinde veya onların yokluğunda asliye hukuk mahkemelerinde açılır. Görevli mahkeme, şirketin merkezinin bulunduğu yer mahkemesidir. Anonim şirkete kayyım atanması sürecinde avukatın rolü oldukça önemlidir. Avukat, şirketin yasal süreçlerini yönetmek, şirketi temsil etmek ve müvekkilinin haklarını korumakla görevlidir. MG Hukuk Kadıköy avukatı olarak müvekkillerimize anonim şirkete kayyım atanması noktasında hizmet sunmaktayız.
Anonim şirkete kayyım atanması, genellikle şirketin yönetiminde veya operasyonlarında ciddi sorunlar olduğunda veya yasal gerekliliklerin yerine getirilmediği durumlarda gerçekleşir. Kayyım, belirli bir malın yönetilmesi veya belirli bir işin yapılması için görevlendirilen kişidir. Kayyımun atanması genellikle mahkeme kararıyla gerçekleşir ve kayyımun görevi, şirketin mevcut durumunu değerlendirmek, varsa sorunları çözmek ve şirketin faaliyetlerini geçici olarak yönetmektir.
Anonim şirkete kayyım atanmasının birkaç nedeni olabilir. İlk olarak, şirketin iflas durumunda olması veya iflas riskiyle karşı karşıya olması durumunda mahkeme kayyım atanmasını uygun görebilir. İkinci olarak, şirketin yönetiminde ciddi eksiklikler veya sorunlar olduğunda, mahkeme kayyım atayarak şirketin yönetimini geçici olarak devralabilir. Üçüncü olarak, şirket içi anlaşmazlıklar veya ortaklar arasındaki çatışmalar nedeniyle şirketin yönetimi aksıyorsa, mahkeme anonim şirkete kayyım atanmasını bir çözüm olarak görebilir.
Kayyım atanmasının amacı, şirketin mevcut durumunu stabilize etmek, varsa sorunları çözmek ve şirketin faaliyetlerini sürdürebilir hale getirmektir. Kayyım, şirketin operasyonlarını geçici olarak yönetir ve varsa eksiklikleri gidermek için gerekli adımları atar. Ayrıca, kayyımun görevi, şirketin mevcut yönetim kurulunu geçici olarak devre dışı bırakmak ve şirketin çıkarlarını korumaktır.
Anonim şirkete kayyım atanması sürecinde, kayyımun görev ve yetkileri mahkeme tarafından belirlenir. Kayyım, belirlenen görev ve yetkiler çerçevesinde hareket eder ve şirketin mevcut durumunu iyileştirmek için gerekli adımları atar. Ancak, kayyımun görevi geçici olduğundan, süresi ve yetkileri kararda açıkça belirtilmelidir.
Sonuç olarak, anonim şirkete kayyım atanması, şirketin yönetiminde veya operasyonlarında yaşanan sorunların çözülmesi ve şirketin mevcut durumunun iyileştirilmesi amacıyla gerçekleşir. Kayyım, geçici olarak şirketin operasyonlarını yönetir ve varsa sorunları çözmek için gerekli adımları atar. Bu süreçte, mahkeme tarafından belirlenen görev ve yetkiler çerçevesinde hareket eder ve şirketin çıkarlarını korur. MG Hukuk Kadıköy avukatı olarak müvekkillerimize anonim şirkete kayyım atanması noktasında hizmet sunmaktayız.
Anonim şirkete kayyım atanmasının kanuni düzenlemesi, Türk Medeni Kanunu (TMK) ve Türk Ticaret Kanunu (TTK) gibi ilgili yasal düzenlemelerde bulunmaktadır. Bu düzenlemeler, anonim şirketlerin yönetiminde yaşanan sorunları çözmek ve şirketin çıkarlarını korumak amacıyla kayyım atanmasını sağlamaktadır.
Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) ilgili maddeleri, kayyımun atanmasına ilişkin genel çerçeveyi belirler. TMK’ya göre, kayyım, belirli bir malın yönetilmesi veya belirli bir işin yapılması için görevlendirilen kişidir. Kanuni şartlar varsa, şirketin yönetimine kayyım atanabilir ve bu genellikle mahkeme kararıyla gerçekleşir.
Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) ilgili maddeleri ise, anonim şirkete kayyım atanmasına ilişkin daha spesifik düzenlemeler içerir. Örneğin, TTK’nın 530. maddesi, şirketin zorunlu organlarının bulunmaması veya işlevini yerine getirememesi durumunda mahkemenin şirketin durumunu değerlendirmesi ve gerekli adımları atması gerektiğini belirtir. Bu durumda, mahkeme anonim şirkete kayyım atanmasını uygun görebilir.
Anonim şirkete kayyım atanması genellikle şirketin iflas durumunda olması, yönetiminde ciddi sorunlar yaşanması veya yasal gerekliliklerin yerine getirilmemesi durumunda gerçekleşir. Kayyımun görevi, şirketin mevcut durumunu değerlendirmek, sorunları çözmek ve şirketin faaliyetlerini geçici olarak yönetmektir.
Bu kanuni düzenlemeler, anonim şirkete kayyım atanmasının prosedürünü ve şartlarını belirlerken, kayyımun görev ve yetkilerini de tanımlar. Kayyım atanmasıyla ilgili kararlar genellikle mahkeme tarafından verilir ve kayyımın görev süresi, yetkileri ve görevleri mahkeme kararıyla belirlenir. Bu düzenlemeler, anonim şirkete kayyım atanmasıyla ilgili adil ve şeffaf bir sürecin izlenmesini sağlar.
Kayyım atanması durumunda, avukatın rolü, müvekkilinin haklarını savunmak, kayyımun görevlerini doğru bir şekilde yerine getirmesini sağlamak ve hukuki sürecin adil ve doğru bir şekilde ilerlemesini sağlamaktır. Kadıköy Avukatlık Ofisi MG Hukuk olarak şirket müvekkillerimize anonim şirkete kayyım atanması sürecinde hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Anonim şirkete kayyım atanmasının birkaç temel nedeni vardır ve genellikle şirketin mevcut durumuyla ilgili ciddi sorunların varlığını işaret eder. Şirketin yönetim organlarında ciddi sorunlar yaşanması durumunda kayyım atanabilir. Örneğin, yönetim kurulunun görevlerini yerine getirememesi, sorumsuz davranması veya şirketin menfaatlerini korumakta başarısız olması gibi durumlarda kayyım atanabilir. Şirketin iflas durumunda olması veya iflasın yaklaştığına dair ciddi işaretlerin bulunması, kayyım atanmasını gerektirebilir. İflas durumunda kayyım, şirketin varlıklarını yönetir, alacaklıların haklarını korur ve şirketin iflas sürecini yönetir.
Şirket içinde veya dışında ciddi hukuki ihtilafların yaşanması durumunda, mahkeme kayyım atanmasını uygun görebilir. Kayyım, bu ihtilafların çözümüne yardımcı olabilir ve şirketin yasal sorunlarını yönetebilir. Anonim şirketlerde zorunlu organların eksikliği durumunda, özellikle yönetim kurulunun seçilememesi veya toplanamaması durumunda kayyım atanabilir. Kayyım, şirketin organlarını geçici olarak temsil eder ve şirketin normal işleyişini sağlar.
Şirketin faaliyetleri, toplumsal veya kamusal menfaatleri etkileyen önemli konuları içeriyorsa ve bu konuların yönetimi için şirketin normal yönetim organları yetersiz kalıyorsa, kayyım atanabilir. Bu durumda kayyım, kamu yararını korumak ve şirketin faaliyetlerini sürdürmek için gereken önlemleri alabilir. Tüm bu nedenlerden biri veya birkaçı şirketin mevcut durumuna uygunsa, mahkeme anonim şirkete kayyım atanmasına karar verebilir. Kayyım atanması, şirketin geçici bir süre için yönetimini devralarak sorunların çözümüne yardımcı olur ve şirketin faaliyetlerini sürdürmesini sağlar. Bu konuya ilişkin daha fazla bilgi veya hukuki destek almak için MG Hukuk Kadıköy avukatlarına ulaşabilirsiniz.
Anonim şirkete kayyım atanması genellikle çeşitli olumsuz durumların varlığını işaret eder. Bu durumlar, şirketin mevcut durumunun sürdürülebilirliğini veya işleyişini olumsuz etkileyen faktörlerdir. Kadıköy avukatı olarak şirkete kayyım atanmasını gerektirebilecek bazı durumları şöyle açıklayabiliriz:
Bu durumlar, şirketin mevcut durumuna ve faaliyetlerine bağlı olarak değişebilir. Ancak genel olarak, şirketin sürdürülebilirliğini veya kamu yararını tehdit eden durumlar söz konusu olduğunda anonim şirkete kayyım atanması gündeme gelebilir. Bir avukatın tecrübesi ve uzmanlığı, müvekkilinin durumunu analiz etmesine, kayyımun atanmasına yol açan nedenleri değerlendirmesine ve müvekkilinin çıkarlarını en iyi şekilde korumasına yardımcı olur. MG Hukuk Kadıköy avukatı olarak bizler de müvekkillerimize anonim şirkete kayyım atanması noktasında hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Anonim şirkete kayyım atanması mahkeme tarafından gerçekleştirilir. Bu durum, Türk Medeni Kanunu ve Ticaret Kanunu gibi ilgili yasal düzenlemeler çerçevesinde gerçekleşir. Kayyım atanmasına ilişkin dava, anonim şirketi ilgilendirdiği için mutlak ticarî davadır. Asliye ticaret mahkemelerinde veya onların yokluğunda bu sıfatla hareket edecek asliye hukuk mahkemesinde açılır. Görevli mahkeme şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesidir. Kayyım atanması davasında husumet diğer ortaklar yanında mutlaka şirkete karşı da yönetilmelidir.
Anonim şirkete kayyım atanması için mahkeme, belirli koşulların varlığını değerlendirir ve bu koşulların oluşması halinde karar verir. Örneğin, şirketin yönetiminde sorunlar olduğu, iflas durumuyla karşı karşıya kalındığı veya zorunlu organların eksikliği gibi durumlar kayyım atanmasını gerektirebilir. Mahkeme, bu durumları değerlendirerek şirketin çıkarlarını korumak üzere kayyım atanmasına karar verebilir.
Kayyım atanması kararı genellikle mahkemenin resmi bir kararıdır ve belirli prosedürlere tabidir. Mahkeme, bu kararı verirken şirketin mevcut durumunu ve çıkarlarını göz önünde bulundurur ve kayyımun görev ve yetkilerini açıkça belirler.
Kayyım atanmasına karar veren mahkeme, kayyımı da belirler. Kayyım genellikle şirketin durumuna ve ihtiyacına göre seçilir. Bu kişi genellikle hukuk alanında uzmanlaşmış bir avukat veya deneyimli bir yönetici olabilir. Mahkeme, kayyımın belirli niteliklere sahip olmasını ve şirketin çıkarlarını koruyacak şekilde görev yapmasını sağlar.
Sonuç olarak, anonim şirkete kayyım atanması kararı mahkeme tarafından verilir ve kayyım da genellikle mahkeme tarafından belirlenir. Bu süreç, şirketin mevcut durumunu ve çıkarlarını korumak amacıyla yasal düzenlemelere uygun bir şekilde gerçekleştirilir. Anonim şirkete kayyım atanması durumunda, bir avukatın profesyonel desteği ve danışmanlığı, sürecin etkin bir şekilde yönetilmesi ve müvekkilinin haklarının korunması açısından son derece önemlidir. MG Hukuk Kadıköy avukatı olarak bizler de müvekkillerimize anonim şirkete kayyım atanması noktasında hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Anonim şirkete kayyım atanması kararı genellikle mahkeme tarafından verilir ve bu kararın kaldırılması da yine mahkeme tarafından gerçekleştirilir. Kayyım atanmasına gerekçe olan durumların sona ermesi veya şirketin durumunun iyileşmesi durumunda, kayyım atanmasının kaldırılması için belirli prosedürler izlenir.
Şirketin durumu düzelmiş veya anonim şirkete kayyım atanmasına gerekçe olan koşullar ortadan kalkmışsa, şirket yönetimi veya ilgili pay sahipleri mahkemeye başvurarak kayyım atanmasının kaldırılması talebinde bulunabilir. Mahkeme bu talebi inceleyerek karar verecektir. Başvuru üzerine mahkeme, şirketin mevcut durumunu değerlendirir ve kayyım atanmasının artık gerekli olmadığına karar verirse, kayyım atanması kararını kaldırabilir. Mahkeme, gerekli incelemeleri yaparak kararını verir ve bu kararı ilgili taraflara bildirir.
Mahkeme kararıyla anonim şirkete kayyım atanmasının kaldırılması durumunda, bu karar tescil edilir ve ilan edilir. Böylece anonim şirkete kayyım atanması resmen sona erer ve şirketin normal yönetimine geri dönülür. Kayyım atanmasının kaldırılmasıyla birlikte, kayyımın görev ve yetkileri sona erer. Kayyım, şirket yönetimini ilgili organlara geri devreder ve artık şirketin yönetiminden sorumlu değildir.
Bu süreçte, mahkemenin verdiği karar kesindir ve bu kararla birlikte kayyım atanmasının etkileri ortadan kalkar. Ancak kayyım atanmasının kaldırılması süreci, mahkemenin incelemelerine ve kararına bağlı olarak değişebilir. Anonim şirkete kayyım atanması kararının kaldırılması noktasında MG Hukuk olarak hukuki destek vermekteyiz.
Ceza hukukumuzda Ceza Muhakemesi Kanunu Madde 133, bir şirketin faaliyetleri sırasında işlenen suçlarla ilgili olarak alınabilecek bir koruma tedbiri olan kayyım atanmasını düzenler. Bu madde, suçun şirket faaliyeti çerçevesinde işlenmekte olduğu ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılabilmesi için gerekli olduğu durumlarda hâkim veya mahkeme tarafından şirket yönetimi için bir kayyım atanabileceğini belirtir.
Anonim şirkete kayyım atanması kararı, yönetim organının karar ve işlemlerinin geçerliliğinin kayyımın onayına bağlı kılındığı veya yönetim organının yetkilerinin tamamının ya da bir kısmının kayyıma devredildiği şeklinde belirtilmelidir. Bu karar, ticaret sicili gazetesinde ve diğer uygun vasıtalarla ilan edilir. Kayyım, şirketin işlerini yürütmek ve faaliyetlerini sürdürmekle görevlidir.
Hâkim veya mahkemenin belirlediği kayyım ücreti, şirket bütçesinden karşılanır. Ancak, suç nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığı veya beraat kararı verildiği durumlarda, kayyımın ücreti Devlet Hazinesi tarafından karşılanır. Bu madde, belirli suçlarla ilgili olarak kayyım atanmasını öngörür. Bu suçlar arasında göçmen kaçakçılığı, uyuşturucu ticareti, zimmet, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama gibi ciddi suçlar bulunur. CMK Madde 133’e göre kayyım atanabilmesi için belirli suçlarla ilgili olması gerekmektedir. Bu suçlar şunlardır:
Maddeye göre, atanan kayyımın işlemlerine karşı ilgililer, Türk Medeni Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre ilgili mahkemeye başvurabilirler. Bu, kayyımın faaliyetleriyle ilgili olarak şüphe duyan veya zarar gören kişilerin haklarını korumak için bir yol sağlar. Kayyımların görevleriyle ilgili iş ve işlemlerinden dolayı tazminat davaları, Devlet aleyhine açılır ve Devlet, ödediği tazminattan dolayı kayyıma rücu eder. Bu, kayyımın görevini kötüye kullanması veya yetersiz davranması durumunda tazminatın kayyım tarafından ödenmesine olanak tanır.
CMK Madde 133, şirketlerin faaliyetleri sırasında işlenen ciddi suçlarla ilgili olarak alınabilecek bir önlem olan kayyım atanmasını düzenler. Bu düzenleme, şirketlerin hukuki düzenlemelere uygun bir şekilde yönetilmesini ve suç işlenmesi durumunda etkin bir şekilde müdahale edilmesini amaçlar. MG Hukuk Kadıköy avukatı olarak CMK kapsamında anonim şirkete kayyım atanmasına ilişkin hukuki destek vermekteyiz.
Kadıköy avukatlık ofisi olarak en üst seviye içtihat makamı Yargıtay’ın anonim şirkete kayyım atanması konusuna dair emsal kararlarını aşağıda paylaşıyoruz. Davanızda hak kaybı yaşamamak ve etkin savunma için tecrübeli şirketler hukuku avukatlarından destek alınmasını tavsiye ederiz.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi. 2016/1427 e. 2017/3461 K.
“Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; 6102 sayılı TTK’nın anonim şirketlere ilişkin hükümlerinde, yönetim kurulu üyelerinin kötü yönetim yada başka bir haklı sebepten dolayı mahkeme kararı ile geçici yada nihai olarak görevden alınmaları ve dolayısı ile yerlerine tedbiren kayyım atanmasına cevaz veren bir düzenlemenin mevcut olmadığı, ancak organ eksikliği nedeniyle TTK’nın 530/2. madde hükmü uyarınca tedbiren kayyım atanmasının mümkün olduğu gerekçesiyle yasal şartları bulunmayan davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.”
Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5333 E. , 2018/5602 K.
“Yasa koyucu Medeni Kanunun 470 ve 471. maddelerinden farklı olarak 472. maddesinde, diğer kısıtlılar üzerindeki vesayetin, yetkili vesayet makamının kararıyla sona ereceğini, vesayeti gerektiren sebebin ortadan kalkması üzerine vesayet makamının, vesayetin sona ermesine karar vermesi gerektiğini tespit etmektedir. Anılan yasanın 477/2. maddesinin amir hükmüne göre de; yönetim kayyımlığı, kayyımın atanmasını gerektiren sebebin ortadan kalkması veya kayyımın görevden alınmasıyla sona erer. Kayyımın görev süresini vesayet makamı belirler (MK.madde 458).
Bu düzenlemelerden şu sonuca ulaşmak mümkündür: Geçici/arızi bir durum olan bu tedbirler, gerektirici sebeb ortadan kalktığında yasal düzenlemede açıkça belirtilmişse kendiliğinden sona erer. Aksi halde ihbari mahiyette de olsa tedbiri va’zeden merciin kararı ile kaldırılması gerekir. TMK’nın 477/2. maddesinde de kayyımın atanmasını gerektiren sebebin ortadan kalkması ile yönetim kayyımlığının kendiliğinden sona ereceğine dair bir düzenlemeye yer verilmemiş olduğundan, bu hususta yetkili vesayet makamından yani kayyımı atayan merciden bir karar alınması zorunludur.”
Yargıtay Kararı – 11. HD., E. 2014/4548 K. 2015/2472 T. 24.2.2015
“Davalılar vekili, davacı tarafın 6102 sayılı TTK’nın 235/1. maddesine dayanarak kayyım atanması talepli bu davayı açtığını, gösterilen gerekçenin hiçbir maddi delile dayanmadığını, dayanak alınan yasa maddesinin kollektif şirketlerle ilgili olduğunu ve anonim şirketlerde uygulanamayacağını, anonim şirketlerde kayyım atanmasına ilişkin şart ve koşulların MK’nın 427/4 ve 6102 sayılı TTK’nın 530’uncu maddesinde düzenlendiğini, anonim şirkete kayyım atanması için gerekli olan ”şirket organlarının gerekli sayının altına düşmesi, genel kurul ve yönetim kurulu toplantılarının gerçekleştirilememesi, şirket yönetiminin sağlanamaması” gibi sebeplerin somut olayda bulunmadığını, müvekkili şirketin
bütün organlarının faal olarak çalıştığını ve herhangi bir sıkıntı bulunmadığını, davacıların şirketten bilgi alamadıklarına, toplantılarına davet edilmediklerine, yönetim kurulu yıllık faaliyet raporunun oluşturulmadığına ve yönetimde söz sahibi olmadıklarına ilişkin iddialarının asılsız olduğunu, davacıların gerçek kişi davalılara yönelik diğer suçlamalarını da kabul etmediklerini savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, anonim şirketlerde kayyım atanmasına ilişkin düzenlemenin TTK’nun 530. maddesinde düzenlendiği, şirket organlarından birisinin eksikliğinin veya genel kurulun uzun yıllardır toplanamamasının gerektiği, davacıların bu durumun varlığını iddia etmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.”
Anonim şirkete kayyım atanması süreçleriyle ilgili uygulamada sıklıkla rastlanan hatalardan dolayı kayıplar yaşamamanız için sürecin başından itibaren mutlaka hukuki destek almanızı tavsiye ederiz. Kadıköy hukuk ofisi MG Hukuk bürosuna başvurabilirsiniz. Vicdanen haklı ve doğru olmak bir davada sizi kurtarmayacaktır, önemli olan bu durumu yasal şartlarda ispatlamak, savunmak ve doğru yasal adımları atmaktır.
Kadıköy avukat, marka ve patent vekilliği faaliyeti yapan ve İstanbul’da yer alan MG Hukuk Bürosu İstanbul avukatı olarak anonim şirket yönetim kurulu, anonim şirket hisse devir, limited şirket hisse devri, marka ve patent haklarının korunmasına dair başvurular, haksız rekabet davaları ve ilgili davalar için şirketlere hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir.
2013 yılında kuruluşundan bugüne çalışmalarına devam eden MG Hukuk Bürosu’na ve İstanbul limited veya anonim şirket yönetim kuruluna dair süreçlerde avukat kadromuz için bizlere ulaşabilirsiniz.
Önemle belirtmemiz gerekir ki her dava dilekçesi, sözleşme ve hukuki sürece hazırlanırken mutlaka dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Bu hususlardan birinin eksik olması durumunda sonuç aleyhinize olabilecektir. Bu nedenle hukuken alanında uzman İstanbul marka ve patent ve şirketler hukuku avukatından yardım almanızı önermekteyiz. Kadıköy avukatlığı yapan MG Hukuk Bürosu olarak sizlere anonim şirkete kayyım atanması konusunda yardımcı olmak isteriz. Ayrıca İstanbul Barosu avukatlarına ulaşabilir veya marka ve patent vekillik ve anonim şirket vekillik hizmeti için büromuzla irtibata geçebilirsiniz.
Yukarıda makalede belirtilen “anonim şirket nedir, anonim şirkete kayyım atanması, anonim şirkete atanan kayyım, anonim şirkete neden kayyım atanır” ve benzeri anonim şirkete kayyım atanması konularıyla ilgili daha detaylı bilgi alabilmek için, hukuk büromuzun marka ve ticaret avukatı, şirketler hukuku avukatı ile iletişime geçerek danışmanlık hizmeti alabilirsiniz.
Saygılarımızla,
Kadıköy Avukat Mete GENÇER
NOT:
Bu internet sitesindeki her türlü bilgi İstanbul Barosuna kayıtlı MG Hukuk Bürosu tarafından yalnızca bilgilendirme amacıyla, Türkiye Barolar Birliği tarafından belirtilen ilgili düzenlemeleri uyarınca hazırlanmıştır.
Hukuk Bülteni alanında avukat uzmanlığının kazanılması için avukatın Hukuk Bülteni alandaki davaları takip etmesi, Hukuk Bülteni seminerlerine katılarak, hukuksal olarak yargı içtihatları ve güncel Hukuk Bülteni ile ilgili yargıtay kararlarını takip etmesi gereklidir. Hukuk Bülteni alanındaki suç sayısı oldukça fazla olduğu için; Hukuk Bülteni Avukatı uzmanlık gerektiren bir alandır.
Kadıköy Hukuk Bülteni konusunda, Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatları tarafından hazırladığmız tüm makalelere Hukuk Bülteni makalelerini aşağıda bulabilirsiniz.
Okumuş olduğunuz bu makale yazısı genel hatlarıyla ele alnır tarzda Hukuk Bülteni kategorisinde Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından yazılmıştır. Makale içeriği ile ilgili size özel detaylı bilgi için büromuzla ya da avukat bir meslektaşımız ile görüşmenizi tavsiye ederiz. Bizlerle iletişime geçmek isterseniz; İletişim için tıklayınız.
Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından bilgilendirilmek ya da konu ile alakalı sorularınız varsa AVUKAT SOR sayfamızdan bizelere sorunuzu iletebilirsiniz. Hukuk Bülteni de dahil tüm tüm makalere buradan ulaşabilirsiniz. Bu Makale Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatı Mete GENÇER tarafından onaylandı!