Yükleniyor
Makale İçeriği Neleri İçerir?
Bu makalede, mirasta denkleştirme davasının ne olduğunu, nasıl açıldığını, hangi şartların gerektiğini ve sonuçlarını detaylı bir şekilde ele alacağız. Miras hukuku, insan yaşamının sona ermesiyle birlikte devreye giren karmaşık ve hassas bir alandır. Bu alanda en sık karşılaşılan konulardan biri ise mirasçılar arasındaki paylaşımın adil bir şekilde gerçekleştirilmesidir. Ancak bazen miras bırakanın sağlığında yapmış olduğu karşılıksız kazandırmalar nedeniyle miras payları arasında dengesizlikler ortaya çıkabilir.
Mirasçılar arasındaki eşitsizliği gidermek ve miras paylarını adaletli bir şekilde düzenlemek amacıyla açılan bu dava, Türk Medeni Kanunu’nun ilgili maddeleriyle düzenlenmiştir. Mirasta denkleştirme davasının temel amacı, miras bırakanın yaşarken yaptığı karşılıksız kazandırmaların etkisini paylaşım sırasında ortadan kaldırmak ve mirasçılar arasında adil bir denge sağlamaktır. MG Hukuk Kadıköy avukatı olarak müvekkillerimize mirasta denkleştirme davalarına ilişkin hukuki danışmanlık ve etkin avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Denkleştirme davası, Türk Medeni Kanunu’nun ilgili maddeleri doğrultusunda yasal mirasçılar arasındaki dengesiz miras paylaşımlarının giderilmesini sağlayan bir hukuki süreçtir. Bu dava, miras bırakanın yaşarken diğer mirasçılara karşılıksız kazandırmalar yapması sonucu ortaya çıkan eşitsizlikleri düzeltmek amacıyla açılır. Mirasta denkleştirme, miras bırakanın vefatı sonrasında terekenin paylaştırılması sürecinde uygulanır ve mirasçılar arasında adaletin sağlanmasını hedefler.
Denkleştirme davası, mevzuatımızda Türk Medeni Kanunu’nun 669-675. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, yasal mirasçılar arasında denkleştirme yapılması gereken kazandırmaların tespiti ve gerekli düzeltmelerin yapılması için dava açılabilir. Denkleştirmeye tabi kazandırmalar, miras bırakanın sağlığında yasal mirasçılara karşılıksız olarak yaptığı malvarlığı devirleri veya diğer kazandırmalardır.
Denkleştirme davası, mirasçılar arasındaki eşitsizlikleri gidermek için önemli bir araçtır. Miras bırakanın sağlığında diğer mirasçılara yaptığı karşılıksız kazandırmaların tespiti ve bu kazandırmaların terekeye iadesi veya miras payından düşülmesi yoluyla denkleştirme sağlanır. Bu sayede, mirasçılar arasında adil bir paylaşım gerçekleştirilir ve terekenin dağıtımı adalet ilkelerine uygun olarak tamamlanır. Denkleştirme davası, miras hukukunda oldukça karmaşık bir süreçtir ve yasal düzenlemelerin yanı sıra özellikle hukuki detaylara hâkim avukatlar tarafından yürütülmesi en sağlıklısı olacaktır. MG Hukuk olarak bizler de müvekkillerimize denkleştirme davasına ilişkin hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Denkleştirme davasının kanuni düzenlemesi, mevzuatımızda Türk Medeni Kanunu’nun 669-675. maddeleri arasında detaylı olarak açıklanmıştır. Bu madde hükümleri aşağıdaki gibidir:
Bu şekilde Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen denkleştirme davasının kanuni düzenlemesi, mirasçılar arasındaki dengesiz miras paylaşımlarının giderilmesi için belirlenmiş çeşitli hükümleri içermektedir. Denkleştirme davası, miras hukukunda oldukça karmaşık bir süreçtir ve yasal düzenlemelerin yanı sıra özellikle hukuki detaylara hâkim avukatlar tarafından yürütülmesi en sağlıklısı olacaktır. MG Hukuk olarak bizler de müvekkillerimize denkleştirme davasına ilişkin hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Denkleştirme davası, miras hukukunda miras bırakanın yaşarken yaptığı karşılıksız kazandırmaların denkleştirilmesini sağlamak amacıyla açılan bir dava türüdür. Bu davalar genellikle miras bırakanın sağlığında yasal mirasçılarına yapmış olduğu karşılıksız kazandırmaların, miras paylaşımı sırasında dengesizlik yaratması durumunda gündeme gelir.
Miras bırakanın yaşarken yaptığı bu kazandırmaların denkleştirilmesi, diğer mirasçıların miras paylarının korunmasını ve eşitliğin sağlanmasını amaçlar. Bu tür kazandırmalar, miras bırakanın ölümüyle birlikte terekeye dahil olan varlıklar arasında paylaşımda dengesizliğe neden olabilir. Dolayısıyla, denkleştirme davası, bu dengesizliği gidermek ve yasal mirasçıların miras paylarını korumak için açılır.
Özetle, denkleştirme davaları, miras bırakanın sağlığında yaptığı karşılıksız kazandırmaların tereke paylaşımında dengesizlik yaratması durumunda, yasal mirasçıların haklarını korumak ve miras paylarının eşitliğini sağlamak için açılan bir hukuki yoldur. Bu davalar, miras hukukunun karmaşık yapısından kaynaklanan özel durumları ele alır ve adil bir sonuca ulaşmayı hedefler. Avukat, müvekkilin haklarını etkin bir şekilde savunarak, denkleştirme davasının karmaşıklığıyla başa çıkabilir ve adil bir sonuç elde edilmesine yardımcı olabilir. Bu nedenle, denkleştirme davalarında bir avukattan profesyonel destek almak, müvekkilin hukuki haklarını koruması ve adaletin sağlanması açısından son derece önemlidir. MG Hukuk olarak bizler de müvekkillerimize denkleştirme davasına ilişkin hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz. Mirasçılık belgesi, muris muvazaası nedeniyle tapu iptal davası makalelerimizi de inceleyebilirsiniz.
Denkleştirme davası, miras bırakanın sağlığında yaptığı karşılıksız kazandırmaların denkleştirilmesini talep etme hakkına sahip olan yasal mirasçılar tarafından açılabilir. Bu durum, Türk Medeni Kanunu’nun ilgili maddelerinde belirtilmiştir.
Yasal mirasçılar, denkleştirme davası açma hakkına sahip olan kişilerdir. Yasal mirasçılar, miras bırakanın ölümüyle birlikte mirası yasal olarak devralan kişilerdir ve miras bırakanın çocukları, eşi ve diğer kanuni mirasçıları arasında yer alabilirler.
Denkleştirme davası açma hakkına sahip yasal mirasçılar, genellikle miras bırakanın sağlığında kendilerine karşılıksız kazandırma yapıldığına inanıyorlarsa veya tereke paylaşımında dengesizlik olduğunu düşünüyorlarsa bu yolu tercih ederler. Özellikle, diğer mirasçılara yapılan kazandırmaların miras paylarını etkileyebileceği durumlarda denkleştirme davası açma hakkı önem kazanır.
Ancak, denkleştirme davası açma hakkı her yasal mirasçı için geçerli değildir. Örneğin, miras bırakanın ölümüyle birlikte miras hakkından feragat etmiş olan mirasçılar veya miras hakkından mahrum bırakılan mirasçılar, bu dava hakkından yoksun olabilirler. Bu durumlar, Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenmiş olan hükümlere göre belirlenir.
Sonuç olarak, denkleştirme dava açma hakkı yasal mirasçılara aittir ve bu hak, miras bırakanın sağlığında yapılan karşılıksız kazandırmaların denkleştirilmesini talep etme amacıyla kullanılır. MG Hukuk olarak müvekkillerimize miras hukuku kapsamında denkleştirme davasına ilişkin hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Denkleştirme davasının açılabilmesi için belirli şartların varlığı gerekmektedir. Bu şartlar şunlardır:
Denkleştirme davası bu şartlar doğrultusunda açılabilir ve talep edilebilir. Bu şartlar, Türk Medeni Kanunu’nun ilgili maddelerinde açıkça belirtilmiştir ve denkleştirme davasının yasal çerçevesini oluşturur. Bu konuda daha detaylı bilgi için Kadıköy Avukat MG Hukuk Bürosu’na ulaşabilirsiniz.
Denkleştirme davasına tabi kazandırmalar, miras bırakanın sağlığında yasal mirasçılardan birine karşılıksız olarak yapmış olduğu kazandırmalardır. Bu kazandırmaların denkleştirme davasına tabi olabilmesi için belirli şartların yerine getirilmesi gerekmektedir.
Karşılıksız Kazandırmalar: Denkleştirmeye tabi kazandırmalar, karşılıksız olarak miras bırakan tarafından yapılmalıdır. Yani, karşılığında herhangi bir mal veya hizmet alınmamış olmalıdır. Örneğin, mirasbırakanın bir mirasçısına malvarlığı hibe etmesi, borcunu affetmesi veya üzerindeki bir malı bedelsiz olarak devretmesi gibi durumlar karşılıksız kazandırmalara örnek olarak verilebilir.
Miras Paylarına Mahsuben Yapılan Kazandırmalar: Denkleştirmeye tabi kazandırmalar, genellikle miras paylarına mahsup edilen kazandırmalardır. Mirasbırakan, örneğin bir mirasçısına yaşarken malvarlığından bir kısmını hibe etmişse ve bunun karşılığında belirli bir malı devretmemişse, bu hibe denkleştirmeye tabi olabilir. Ancak, mirasbırakanın bu kazandırmayı miras paylarına mahsuben yaptığı açık bir şekilde belirtilmemişse, karşılıksız kazandırmalar olarak kabul edilir ve denkleştirmeye tabi olabilir.
Kanuni Düzenlemeler: Türk Medeni Kanunu, denkleştirmeye tabi kazandırmaları belirlemiştir. Miras hukukunda bu konuda net kurallar bulunmaktadır ve belirli şartlar altında yapılan kazandırmalar denkleştirmeye tabi olabilir.
Yasal Mirasçılara Yapılan Kazandırmalar: Denkleştirme davasına tabi kazandırmalar, genellikle mirasbırakanın yasal mirasçılarına yapılmalıdır. Ancak, mirasbırakanın iradesine uygun olarak başka birine yapılan kazandırmalar da denkleştirmeye tabi olabilir.
Denkleştirme davasına tabi kazandırmaların belirlenmesi ve değerlendirilmesi genellikle uzman bir avukat tarafından yapılır. Uygun delillerin toplanması ve yasal süreçlerin doğru takip edilmesi, denkleştirme davasının başarılı bir şekilde sonuçlanması için önemlidir. Sonuç olarak, denkleştirme davası dilekçesi gibi hukuki belgelerin hazırlanması ve sunulması sürecinde bir avukatın rehberliği ve desteği, müvekkilin haklarını en iyi şekilde korumasını sağlar ve adil bir sonuca ulaşma olasılığını artırır. Bu nedenle, hukuki süreçlerde profesyonel bir avukattan destek almak önemlidir. Kadıköy MG Hukuk olarak müvekkillerimize tenkis davası konusuna ilişkin hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Denkleştirme davaları, belirli prosedürlere uygun olarak açılmalıdır. Denkleştirme davası açmak isteyen bir kişi, genellikle bu süreçte bir avukattan yardım alır. Miras hukuku konusunda uzman bir avukat, davanın doğru şekilde yönetilmesine ve müvekkilin haklarının korunmasına yardımcı olabilir. Avukat, müvekkilinin taleplerini içeren bir dava dilekçesi hazırlar. Dilekçe, mahkemeye sunulacak ve davayı açmak için gerekli belge olarak kullanılacaktır. Dilekçe, davanın dayanağı olan olayları, delilleri ve istekleri detaylı bir şekilde açıklamalıdır. Dava dilekçesi, yetkili mahkemeye sunulmalıdır. Denkleştirme davası genellikle mirasbırakanın son yerleşim yeri mahkemesinde açılır. Başvurunun doğru mahkemeye yapılması önemlidir çünkü yetkisiz bir mahkemeye yapılan başvurular reddedilebilir.
Dava açılırken belirlenen mahkeme harçları ve giderlerin ödenmesi gerekir. Bu ücretler, başvurulan mahkemenin belirlediği tarifelere göre hesaplanır ve ödenmelidir. Mahkeme, dava dilekçesini aldıktan sonra davanın incelenmesine başlar. Tarafların beyanları alınır, deliller toplanır ve gerekli görülürse duruşmalar yapılır. Mahkeme, delillerin incelenmesi ve tarafların argümanlarını değerlendirerek bir karar verir. Mahkeme, verdiği karar doğrultusunda gerekli emirleri çıkarır ve kararın icrasını sağlar. Eğer denkleştirme yapılması gerekiyorsa, mahkeme bu kararı uygulamak için gerekli talimatları verir ve denkleştirmenin nasıl yapılacağını belirler.
Denkleştirme davası, bu prosedürler doğrultusunda yasal süreçler takip edilerek açılır ve ilerler. Her adımın doğru ve titizlikle atılması, davada başarılı olma şansını artırır. Miras hukuku ve denkleştirme davasıyla ilgili karmaşık yasal terminolojiyi anlamak ve yasal prosedürleri takip etmek, uzmanlık ve deneyim gerektiren bir alandır. Dolayısıyla, bir avukatın tecrübesi ve uzmanlığı, denkleştirme davasının başarılı bir şekilde sonuçlanması açısından hayati öneme sahiptir. MG HUKUK olarak müvekkillerimize denkleştirme davasına ilişkin hukuki danışmanlık ve etkin avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Denkleştirme davasında zamanaşımı ve hak düşürücü süreler, davanın zamanında açılması ve hakların korunması açısından büyük önem taşır. Türk Medeni Kanunu’nda belirtilen hükümler çerçevesinde, denkleştirme davasında zamanaşımı ve hak düşürücü süreler aşağıdaki gibidir:
Bir Yıllık Süre: İptal davalarında olduğu gibi, denkleştirme davasında da bir yıllık süre önemlidir. Bu süre, davacının kendi hak sahipliğini, ölüme bağlı tasarrufu ve iptal nedenini öğrenmesinden itibaren işlemeye başlar. Yani, davacı bu hususları miras bırakanın ölümünden önce öğrenmiş olsa bile, bu bir yıllık süre miras bırakanın ölümünden sonra işlemeye başlar. Bu süre içinde denkleştirme davası açılmazsa, davacı haklarını kaybedebilir.
On Yıllık Süre: İyi niyetli davalılar için vasiyetnamelerde, vasiyetnamelerin açıldığı tarihten itibaren on yıllık süre işlemeye başlar. Aynı şekilde, miras sözleşmelerinde ise miras bırakanın ölümü ile on yıllık süre başlar. Bu süre içinde denkleştirme davası açılmazsa, davacı haklarını kaybedebilir.
Yirmi Yıllık Süre: Davalının kötü niyetli olduğu durumlarda, on yıllık süre yirmi yıl olarak esas alınır. Bu durumda, davacının haklarını koruması için yirmi yıllık süre içinde denkleştirme davası açması gerekmektedir. Aksi takdirde, davacı haklarını kaybedebilir.
Bu sürelerin dikkate alınması ve zamanında hareket edilmesi, denkleştirme davalarının başarıyla sonuçlanması açısından önemlidir. Aksi takdirde, hak kayıpları yaşanabilir ve davanın zamanaşımına uğraması durumunda mirasçılar haklarını kaybedebilirler. Bu konuya ilişkin daha detaylı bilgi için Kadıköy Avukat MG Hukuk Bürosu’na ulaşabilirsiniz.
Türk medeni kanunu 576. hükmü gereğince Denkleştirme davası için yetkili mahkeme, Mirasbırakanın son yerleşim yeri mahkemesidir. Bu yetki kesin yetki kuralı olup mahkeme tarafından re’sen dikkate alınır. Görevli mahkeme ise Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu konuya ilişkin daha detaylı bilgi için Kadıköy Avukat MG Hukuk Bürosu’na ulaşabilirsiniz.
Denkleştirme davaları gibi hukuki süreçlerde, dava dilekçesi hazırlanırken dikkat edilmesi gereken birçok husus bulunmaktadır. Bu nedenle, gerçek bir dava dilekçesi hazırlamak için bir avukata danışılması önemlidir. Avukat, müvekkilin durumunu değerlendirerek gerekli bilgi ve belgeleri toplar, hukuki argümanları belirler ve uygun hukuki dil kullanarak dilekçeyi hazırlar. Her dava farklıdır ve hukuki süreçler karmaşıktır, bu nedenle bir avukatın profesyonel rehberliği ve deneyimi, davanın sağlıklı bir şekilde yürütülmesi ve sonuçlandırılması açısından önemlidir.
Gerçek bir dava dilekçesi hazırlanırken dikkat edilmesi gereken unsurlar arasında doğru hukuki terminolojinin kullanılması, olayların ve iddiaların doğru bir şekilde ifade edilmesi, ilgili kanun hükümlerinin doğru bir şekilde referans verilmesi gibi hususlar bulunmaktadır. Bu konularda deneyimli bir avukatın danışmanlığı, davayı güçlendirecek ve hukuki sürecin daha sağlıklı bir şekilde ilerlemesini sağlayacaktır. Sizlere bir örnek teşkil etmesi bakımından denkleştirme davası dilekçesinden bir parça sunalım:
“Yukarıda açıklanan sebep ve gösterilen delillere göre;
Davanın kabulü ile, davalının miras bırakandan aldığı … TL’yi mirasta denkleştirme (iade) kurallarına göre, miras bırakanın terekesine iade etmesine (geri vermesine),
Mahkeme masraf ve vekalet ücretlerinin davalıya yükletilmesine,
Karar verilmesini vekaleten arz ve talep ederim.”
Ayrıca, bir avukatın danışmanlığıyla hazırlanan dava dilekçesi, mahkeme nezdinde daha fazla ciddiyetle karşılanabilir ve davanın hukuki zeminini güçlendirebilir. Bu nedenle, denkleştirme davası veya benzeri hukuki süreçlerde dava dilekçesi hazırlamak için bir avukata başvurmak, müvekkilin haklarının korunması ve davanın başarılı bir şekilde sonuçlanması açısından son derece önemlidir.
Sonuç olarak, denkleştirme davası dilekçesi gibi hukuki belgelerin hazırlanması ve sunulması sürecinde bir avukatın rehberliği ve desteği, müvekkilin haklarını en iyi şekilde korumasını sağlar ve adil bir sonuca ulaşma olasılığını artırır. Bu nedenle, hukuki süreçlerde profesyonel bir avukattan destek almak önemlidir. İstanbul MG Hukuk olarak müvekkillerimize denkleştirme davası konusuna ilişkin hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Kadıköy avukatı olarak en üst seviye içtihat makamı Yargıtay’ın denkleştirme davasına dair emsal kararlarını aşağıda paylaşıyoruz. Davanızda hak kaybı yaşamamak ve etkin savunma için tecrübeli avukatlardan destek alınmasını tavsiye ederiz.
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/9034 Esas, 2019/3584 Karar
“İade edilecek mal varlığı yönünden seçim hakkı davalınındır; ister aynen iade eder, isterse bedelini öder. Miras payının aşan kısmının davalıda kalması miras bırakanın iradesinden anlaşılıyorsa, aşan kısım için iade istenemez. Denkleştirme, denkleştirme anındaki değere göre yapılır. Denkleştirmede sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır. Islah olmadıkça ya da terditli dava açılmamışsa kendiliğinden tenkis davasına dönüşmez.”
Bir başka Yargıtay kararında:
“Mirasta denkleştirme davalarında, sadece yasal mirasçı aleyhine denkleştirme talebinde bulunulabilir, yasal mirasçı olmayanlara yapılan kazandırma denkleştirmeye tabi değildir. Miras bırakandan sağlar arası kazandırma olmalıdır. Ölüme bağlı tasarrufla yapılan kazandırma denkleştirmeye tabi değildir. Kazandırma karşılıksız olmalıdır. Kazandırma, miras payına mahsuben (iadeye tabi olarak) yapılmalıdır. Bağış amaçlı yapılan kazandırmalar denkleştirmeye (iadeye) tabi değildir, bu nedenle miras bırakanın bağış amacının olup-olmadığı ayrıntısıyla araştırılmalıdır. İade, terekeye yapılır, davacı mirasçının miras payı oranında iade yapılmaz. Altsoya yapılan kazandırma aksi miras bırakan tarafından açıkça belirtilmemişse karine olarak denkleştirmeye (iadeye) tabidir.
Altsoya yapılan sağlar arası kazandırmanın denkleştirmeye tabi olmadığını davalı (altsoy) ispatlamalıdır. Altsoy dışındaki yasal mirasçılara yapılan kazandırma, karine olarak denkleştirmeye (iadeye) tabi değildir. Altsoy dışındaki yasal mirasçıya yapılan kazandırmanın Denkleştirmeye (iadeye) tabi olduğunu davacı ispatlamalıdır. Miras bırakanın iradesinin denkleştirmeye (iadeye) tabi olup olmadığının ispatı şekle tabi değildir, her türlü delille ispatlanabilir. İade edilecek mal varlığı yönünden seçim hakkı davalınındır; ister aynen iade eder, isterse bedelini öder. Miras payının aşan kısmının davalıda kalması miras bırakanın iradesinden anlaşılıyorsa, aşan kısım için iade istenemez. Denkleştirme, denkleştirme anındaki değere göre yapılır. Denkleştirmede sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır. Islah olmadıkça ya da terditli dava açılmamışsa kendiliğinden tenkis davasına dönüşmez.”
Denkleştirme Dava süreçleriyle ilgili uygulamada sıklıkla rastlanan hatalardan dolayı kayıplar yaşamamanız için sürecin başından itibaren mutlaka hukuki destek almanızı tavsiye ederiz. İstanbul hukuk avukatı MG Hukuk bürosuna başvurabilirsiniz. Vicdanen haklı ve doğru olmak bir davada sizi kurtarmayacaktır, önemli olan bu durumu yasal şartlarda ispatlamak, savunmak ve doğru yasal adımları atmaktır. Kadıköy Avukat MG Hukuk bürosuna Denkleştirme davası için ulaşabilirsiniz.
Kadıköy avukatlık, marka ve patent vekilliği faaliyeti yapan ve İstanbul’da yer alan MG Hukuk Bürosu İstanbul miras avukatı ve vasiyetname avukatı, miras davaları, tenkis davası, denkleştirme davası, mirastan feragat sözleşmesi, miras taksim sözleşmesi ve ilgili davalar için danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir. Denkleştirme davalarında olumsuz durumlar gündeme gelebileceğinden dolayı bu durumları önlemek için alanında tecrübeli bir avukatla çalışılmasında fayda vardır.
2013 yılında kuruluşundan bugüne çalışmalarına devam eden MG Hukuk Bürosu’na ve İstanbul miras davalarına dair süreçlerde avukat kadromuz için bizlere ulaşabilirsiniz.
Önemle belirtmemiz gerekir ki her Denkleştirme davası sürecinde, vasiyetname, dava dilekçesi, sözleşmede hukuki sürece hazırlanırken mutlaka dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Bu hususlardan birinin eksik olması durumunda sonuç aleyhinize olabilecektir. Bu nedenle Denkleştirme dava dilekçesinin hazırlanması konusunda hukuken alanında uzman İstanbul miras hukuku avukatından yardım almanızı önermekteyiz. Kadıköy Avukatı MG HUKUK olarak müvekkillerimize Denkleştirme Davasına ilişkin hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.
İstanbul avukatlık, marka ve patent vekili ve uzman miras hukuku kadrosuna sahip MG Hukuk Bürosu olarak sizlere yardımcı olmak isteriz. Ayrıca İstanbul Barosu avukatlarına ulaşabilir veya Kadıköy avukatı miras davaları hizmeti için büromuzla irtibata geçebilirsiniz. Miras hukuku konularıyla ilgili daha detaylı bilgi alabilmek için, İstanbul Barosu avukatlarına ulaşabilir veya hukuk büromuzun miras avukatı ile iletişime geçerek danışmanlık hizmeti alabilirsiniz.
Saygılarımızla,
Kadıköy Avukat Mete GENÇER
NOT:
Bu internet sitesindeki her türlü bilgi İstanbul Barosuna kayıtlı MG Hukuk Bürosu tarafından yalnızca bilgilendirme amacıyla, Türkiye Barolar Birliği tarafından belirtilen ilgili düzenlemeleri uyarınca hazırlanmıştır.
Hukuk Bülteni alanında avukat uzmanlığının kazanılması için avukatın Hukuk Bülteni alandaki davaları takip etmesi, Hukuk Bülteni seminerlerine katılarak, hukuksal olarak yargı içtihatları ve güncel Hukuk Bülteni ile ilgili yargıtay kararlarını takip etmesi gereklidir. Hukuk Bülteni alanındaki suç sayısı oldukça fazla olduğu için; Hukuk Bülteni Avukatı uzmanlık gerektiren bir alandır.
Kadıköy Hukuk Bülteni konusunda, Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatları tarafından hazırladığmız tüm makalelere Hukuk Bülteni makalelerini aşağıda bulabilirsiniz.
Okumuş olduğunuz bu makale yazısı genel hatlarıyla ele alnır tarzda Hukuk Bülteni kategorisinde Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından yazılmıştır. Makale içeriği ile ilgili size özel detaylı bilgi için büromuzla ya da avukat bir meslektaşımız ile görüşmenizi tavsiye ederiz. Bizlerle iletişime geçmek isterseniz; İletişim için tıklayınız.
Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından bilgilendirilmek ya da konu ile alakalı sorularınız varsa AVUKAT SOR sayfamızdan bizelere sorunuzu iletebilirsiniz. Hukuk Bülteni de dahil tüm tüm makalere buradan ulaşabilirsiniz. Bu Makale Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatı Mete GENÇER tarafından onaylandı!