M G H U K U K

Yükleniyor

Tasarım Hükümsüzlük Davası

Ana Sayfa Tasarım Hükümsüzlük Davası

Tasarım Hükümsüzlük Davası

Kadıköy avukatlık ve patent ofisi MG Hukuk olarak marka ve patent hukuku alanında tasarım hükümsüzlük davasıyla ilgili müvekkillerimize hizmet vermekteyiz.

Bu makalemizde tasarım hükümsüzlük davası, dava şartları, tasarım tescili, tasarım koruma süresi, tasarım hükümsüzlük davası yargılaması nasıl ilerler, mevzuatta bu işlem nasıl düzenlendiği konularından bahsedeceğiz. Kadıköy marka patent vekili ve avukat MG Hukuk ofisi olarak marka ve patent hukukunda düzenlenen tasarım hükümsüzlük davası konusunda hizmet vermekteyiz. Marka, patent ve tasarım tesciline dair süreçler ile bu konudan kaynaklı davalarla ilgili ofisimizle iletişime geçebilirsiniz.

Endüstriyel Tasarım Nedir?

Tasarım hükümsüzlük davası konusunu incelerken öncelikle tasarımdan yani teknik adıyla endüstriyel tasarımdan ve buna dair mevzuattan bahsetmekte fayda var. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 55/1 maddesine göre “Tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür.  

6769 Sayılı SMK’nin koruma şartları olan yenilik ve ayırt edicilikle ilgili 56. maddesinde tasarımlar, yeni ve ayırt edici niteliğe sahipse 6769 Sayılı Kanunla sağlanan haklar kapsamında tescil edilerek korunmaktadır. Söz konusu maddenin (4). fıkrasına göre, bir tasarımın aynısı; a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa da aynı kabul edilmektedir.

6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun “Yenilik ve ayırt edicilik” başlıklı 56/4.maddesinde ise tasarımın hangi hallerde yenilik unsuruna sahip olacağı düzenlenmiştir; “Bir tasarımın aynısı; a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.”

Tasarım hükümsüzlük davasında Yargıtay uygulaması ve doktrinde de ifade edildiği üzere tasarımın mutlak yenilik şartının varlığına ilişkin bilirkişi resen araştırma yapmakla yükümlüdür. Nitekim Yargıtay’a göre hükümsüzlük davalarında bilirkişi deliline dayanılması durumunda bilirkişiler resen yapacakları araştırma sonucunda elde edecekleri bilgi ve bulguları da dosyaya sunacaklardır.

Yine aynı Kanunun aynı maddesinin (5). fıkrasında, bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilmektedir. (6). fıkrada, ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesinin de dikkate alınacağı belirtilmiştir.

Tasarım hükümsüzlük davası dahil olmak üzere devir işlemleri ile ilgili ayrıntılı bilgi için iletişim adreslerimizden bizimle irtibata geçebilirsiniz.  Bu süreçte hak ve süre kaybı yaşamamak için marka vekilleri ile çalışılması gerekir. Kadıköy marka avukatı MG Hukuk bürosu olarak ekibimizde yer alan Marka ve Patent vekillerinden marka ve patent tescil süreçlerine dair detaylı bilgi ve hizmet almak için hukuk büromuzla veya Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) marka ve patent vekilleri ile iletişime geçebilirsiniz.

Tasarım Hükümsüzlük Davasında Yenilik ve Ayırt Edicilik Kriteri

Yenilik

Bir tasarımın yenilik özelliği taşıyıp taşımadığı belirlenirken, bu tasarımın aynısının, başvuru veya rüçhan tarihinden öne dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulup sunulmadığına bakılır. Küçük ayrıntılarda farklılık varsa tasarımlar aynı kabul edilir. Burada, bilinen tasarımlara göre, küçük ayrıntılardaki farklılıktan daha fazla bir farklılığın olup olmadığı araştırılır. Tasarım hükümsüzlük davasında mahkemeler ve atanacak bilirkişiler bu hususları dikkatlice incelemelidir.

6769 sayılı Kanuna göre tasarımın koruma şartlarından olan yenilik kavramı ile tasarımın dünyanın hiçbir yerinde daha önceden bilinmemesi anlamına gelen mutlak yenilik ilkesi benimsenmiştir. Kanunun gerekçesinde de “bir üst seviye olan mutlak yenilik kriterinin benimsendiği” açıkça ifade edilmektedir. Buna göre yenilik, tescili talep edilen tasarımın daha önceden dünyanın hiçbir yerinde bilinmemesi ve piyasaya sürülmemiş olmasıdır. Yine kanunun ifadesine göre, yeniliğin sadece küçük ayrıntılarla sınırlı olmaması, küçük ayrıntıların ötesinde esasa ilişkin, tasarımı önceki benzerlerinden ayırt etmeye yarayacak şekilde nitelikli bir yenilik olması gerekir.

Kanunun gerekçesinde de ifade edildiğine göre, bilinen bir tasarımla aynı görünüm özelliklerine sahip bir tasarım yeni olmayacağı gibi tasarımın bilinen tasarımdan küçük ayrıntılarla farklılık arz etmesi de tasarımların aynı olması sonucunu doğurmaktadır. Bu konu TÜRKPATENT tarafından tasarım başvurularında incelendiği gibi eğer ki tasarım tescil oldu ve dava açıldı ise tasarım hükümsüzlük davası yargılamalarında incelenmektedir.

Ayırt Edicilik

6769 sayılı SMK’nın 56/5 maddesine göre, bir tasarımın tescilli ya da tescilsiz korumadan yararlanabilmesi için yenilik kriterine sahip olmasının yanı sıra ayırt edicilik kriterine da sahip olması gerekir. Tasarımlar için ayırt edicilik, tescil/koruma talep edilen tasarımın kıyaslanan tasarımlarla arasındaki farklılığın seviyesini ifade eder. Yenilik incelemesi, yüzeysel olarak ve tasarımın adeta fotoğrafını çekercesine ayrıntılı bir değerlendirme olmaksızın yapılırken ayırt edicilik testinde tasarım detaylı bir incelemeye tabi tutulacaktır. Yine yenilik gibi ayırt edicilik incelemesi de tasarım hükümsüzlük davasında incelenecektir.

Bir tasarımın ayırt edici nitelikte olması, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile kıyaslandığı diğer bir tasarımın oluşturduğu genel izlenim arasında yeterli düzeyde bir farklılığın bulunması demektir. Ayırt edici niteliğin tespitinde, teferruata inilir ve bilgilenmiş kullanıcının, bu tasarımı öncekilerden ayırt edip edemediğine bakılır. Böyle bir tasarımın görünümü, bireysel özellikler taşır. Burada dikkate alınması gereken husus, tasarımın genel görünümünün öncekilerden farklı olup olmadığıdır.

Tasarımın ayırt edici niteliğinin değerlendirilmesi, bilgilenmiş kullanıcı gözüyle yapılacaktır. Bilgilenmiş kullanıcı ne sıradan tüketici gibi basit ne de ilgili sektörde uzman kişi kadar derin bir değerlendirme gerektirmeyecek şekilde, ürün hakkında temel bilgilere sahip bir kişidir. Üretici, satıcı, tasarımcı ya da teknik uzman değildir, sektörde bu tür tasarımların olduğunu bilen, ürünün dikkatli ve deneyimli bir kullanıcısıdır. Bilgilenmiş kullanıcı, tasarımı hala kullanan veya kullanmış olup da o tasarım ve ürün çeşitleri hakkında bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanımış, deneyim sahibi kullanıcı olarak tanımlanabilir.

Kanun maddesinden anlaşılacağı üzere belirtmemiz gerekir ki her tasarım hükümsüzlük davası ve marka patent süreçleriyle ilgili sürece hazırlanırken mutlaka dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Bu hususlardan birinin eksik olması durumunda sonuç aleyhinize olabilecektir. Bu nedenle hukuken alanında uzman marka patent avukatından yardım almanızı önermekteyiz. Kadıköy avukatı MG Hukuk Marka Patent olarak ofisimizle irtibata geçebilirsiniz.

Tasarım Avukatı olarak, müvekkillerimizin marka, patent, tasarım, faydalı model ve diğer fikri ve sınai haklar hukuku ile ilgili hukuki ihtiyaçlarına cevap vermekteyiz.

Tasarımların Korunması ve Süresi

Tasarımlar, Kuruma başvuru yapılarak tescil edilmiş olması halinde ‘tescilli tasarım’, ilk kez Türkiye’de kamuya sunulmuş olması halinde ‘tescilsiz tasarım’ olarak korunur. Tescilsiz tasarımların koruma süresi, koruma talep edilen tasarımın Türkiye’de kamuya ilk sunulduğu tarihten itibaren üç yıldır.

Kanun ve uygulamamıza göre tescilli tasarımların koruma süresi başvuru tarihinden itibaren 5 yıldır. Ancak bu süre beşer yıllık dönemler halinde yenilenmek suretiyle 25 yıla kadar uzatılabilir. Yenileme talebinin tasarım sahibi tarafından koruma süresinin sona erdiği tarihten önceki altı ay içinde yapılması ve aynı süre içinde yenileme ücretinin ödendiğine ilişkin bilginin Kuruma sunulması gerekir. Bu süre içinde talebin yapılmaması veya yenileme ücretinin ödendiğine ilişkin bilginin Kuruma sunulmaması halinde, yenileme talebi, koruma süresinin sona erdiği tarihten itibaren altı aylık süre içinde ek ücretin ödenmesi şartıyla da yapılabilir.

Yenilenmeyen tasarımlara ilişkin tasarım hakkı, koruma süresinin bittiği tarihte sona erer.

Tasarımın Hükümsüzlüğü Şartları

Tasarım hükümsüzlük davasında kanuni şartlar incelenerek mahkeme tarafından tasarım tescili hükümsüz kılınabilir. Mevzuatta Sınai Mülkiyet Kanununda (SMK) yer alan konuya dair düzenleme aşağıdaki gibidir.

Hükümsüzlük hâlleri

MADDE 77- (1) Aşağıdaki hâllerde tasarımın hükümsüz sayılmasına mahkeme tarafından karar verilir:

  1. a) 55 inci maddenin birinci ve ikinci fıkralarında yer alan tanımlara uygun olmadığı, 56 ncı ve 57 nci maddelerde belirtilen şartları taşımadığı, 58 inci maddenin dördüncü fıkrası ve 64 üncü maddenin altıncı fıkrasının (c) bendi kapsamında olduğu, başvurunun kötüniyetle yapıldığı ve bir fikri mülkiyet hakkının yetkisiz kullanımını içerdiği ispat edilmişse.
  2. b) Hak sahipliğinin başka kişiye veya kişilere ait olduğu ispat edilmişse.
  3. c) Sonradan kamuya açıklanan aynı veya benzer nitelikteki bir tasarımın başvuru tarihi, tescilli bir tasarımın başvuru tarihinden önce ise.

(2) 64 üncü maddenin altıncı fıkrasının (b) ve (ç) bentleri ile fikri mülkiyet haklarının yetkisiz kullanımı gerekçesiyle tasarımın bir kısmına ilişkin hükümsüzlük talebinin kabul edilmesi hâlinde, o kısmın tescili hükümsüz kılınır. Kısmi hükümsüzlük sonucunda tescilin devamı için, kalan kısmın koruma şartlarını sağlaması ve tasarım kimliğini muhafaza etmesi şarttır.

Hükümsüzlük talebi

MADDE 78- (1) Tasarımın hükümsüzlüğü, ikinci fıkrada sayılan hâller dışında menfaati olanlar tarafından istenebilir.

(2) Tasarımın hükümsüzlüğü, 77 nci maddenin birinci fıkrasının (c) bendine göre sadece önceki hak sahibi; 70 inci ve 73 üncü maddelere göre ise ancak tasarım hakkına sahip kişiler tarafından ileri sürülebilir.

(3) Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin olarak koruma süresince veya tasarım hakkının sona ermesini izleyen beş yıl içinde dava açılabilir…

Yine Yenilik veya ayırt edicilik vasfı taşımayan tescilli tasarımların hükümsüz kılınabileceği 6769 Sayılı SMK’da hüküm altına alınmıştır.

Sınai Mülkiyet Kanununa göre hükümsüzlük sebepleri kısaca aşağıdaki gibidir:

  • Tasarımın, Kanunda yer alan tasarım ve ürün tanımlarına uymaması (m.55/1,2)
  • Tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte olmaması (m.56, 57)
  • Tasarımın kamu düzeni ve genel ahlaka aykırı olması (m.58/4-a)
  • Ürünün teknik fonksiyonun zorunlu kıldığı görünüm özellikleri içermesi (m.58/4-b)
  • Tasarımın başka bir ürüne mekanik olarak monte edilebilmek veya bağlanabilmek için ancak zorunlu biçim ve boyutlarda üretilmek zorunda olması (m.58/4-c)
  • Tasarımın Paris Sözleşmesinin 2 nci mükerrer 6 ncı maddesi kapsamında belirtilen işaretlerin, armaların, amblemlerin, nişanların veya adlandırmaların uygunsuz kullanımını içermesi (m.58/4-ç)
  • Başvurunun Kanunda belirtilen korumadan yararlanacak kişiler kapsamına girmeyen gerçek veya tüzel kişilerce yapılması (m.64/6-c)
  • Başvurunun kötü niyetli olduğunun ve bir fikri veya sınai mülkiyet hakkının yetkisiz kullanımını oluşturduğunun ispat edilmesi (m.77/1-a) Tasarımın gerçek hak sahibinin başkası olması (m.77/1-b)
  • Sonradan kamuya açıklanan aynı veya benzer nitelikteki bir tasarımın başvuru tarihinin tescilli tasarımdan önce olmasıdır (m.77/1-c)

Kadıköy marka ve patent vekili kadrosuna sahip MG Hukuk Bürosu olarak bu konuda sizlere yardımcı olmak isteriz. Ayrıca İstanbul Barosu avukatlarına ulaşabilir veya Kadıköy marka patent avukatlık hizmeti için büromuzla irtibata geçebilirsiniz.

Tasarımın Gaspı

Tasarım başvurusu gerçek hak sahibi olmayan bir kişi tarafından yapılmış veya tasarım bu kişi adına tescil edilmişse veya tescilsiz tasarım gerçek hak sahibi olmayan bir kişi tarafından kamuya sunulmuşsa, gerçek hak sahibi olduğunu iddia eden kişi, tasarım hakkından doğan diğer hak ve talepleri saklı kalmak kaydıyla, tasarım sahipliğinin kendisine devredilmesini veya tasarım sahibi olarak tanınmayı tasarım hükümsüzlük davası açarak mahkemeden talep edebilir. Marka hükümsüzlük davalarında da benzer bir durum söz konusudur.

Tasarım Hükümsüzlük Davası Emsal Kararlar

Kadıköy avukatı olarak en üst seviye içtihat makamı Yargıtay’ın tasarım hükümsüzlük davasına dair emsal kararlarını aşağıda paylaşıyoruz. Davanızda hak kaybı yaşamamak ve etkin savunma için tecrübeli avukatlardan destek alınmasını tavsiye ederiz.

Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 2014/16953 E. 2015/1496 K. sayılı kararında:

“…dava konusu tasarımın daha önce benzerlerinin kamuya sunulduğunu, kullanıcı nezdinde davalıya ait tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasfı bulunmadığı, ufak tefek detaylardaki farklılıkların ayniyeti ortadan kaldırmadığı” gerekçesiyle tasarımın hükümsüzlüğüne..”

Bu kararda vurgulandığı üzere tasarımın daha önce dünyanın herhangi yerinde benzerinin kamuya sunulmuş olması halinde tasarım hükümsüzlüğüne karar verilecektir.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, E. 2016/14393 K. 2018/5421 T. 19.9.2018 tarihli kararında: 

“…Ayırt edicilik incelemesinde görüşü dikkate alınacak bilgilenmiş kullanıcı kesinlikle, bir tasarım uzmanı veya o tarz ürünlerin üretim veya satışını yapan uzman kişiler değildir. Bilgilenmiş kullanıcı daha ziyade, tasarım konusu ürünü kullanarak tasarım konusunda bilgi sahibi olmuş, başkalarına nazaran ürünlerin dış görünümüne nispeten daha çok önem veren, ortalama dikkat ve deneyim sahibi kişilerdir….”

Tasarım Hükümsüzlük Davasına Dair Akademik Görüşler

Tasarım hükümsüzlük davasına dair teoride yani doktrin görüşlerine de aşağıda yer veriyoruz. : “…Tasarım tesciline tecavüz suçlaması ile karşılaşanlar veya rakiplerinin şartları taşımayan tasarımlarını sildirerek sınai faaliyetlerini planlamak isteyenler hükümsüzlük davası açmakta menfaat sahibidirler.” (İlhami Güneş, Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları, syf.118, Seçkin Yayınevi, 5.Baskı, ANKARA, 2018).

Uyuşmazlık konusu tasarımlar her ne kadar TPE tarafından tescil edilmişse de bu tescil; başvuru sahibinin tasarımın gerçek hak sahibi olduğuna dair bir kesinlik oluşturmamaktadır: “…Diğer sınai haklarda olduğu gibi tescil edilen bir tasarımın, mevzuatta öngörülen koruma şartlarını taşıdığı kesin değildir. Yine tescil sahibi, gerçek hak sahibi olmayabilir. İşte bu hallerde tescilin hükümsüzlüğü mahkemeden istenerek, tescilden doğan hak geçmişe dönük olarak ortadan kaldırılabilir.” (Prof.Dr.Rauf Karasu-Dr.Öğr.Üyesi Cahit Suluk-Av.Dr.Temel Nal, Fikri Mülkiyet Hukuku, syf.334, Seçkin Yayınevi, 2.Baskı, ANKARA, 2018).

Tasarım hükümsüzlük davası süreçleriyle ilgili uygulamada sıklıkla rastlanan hatalardan dolayı kayıplar yaşamamanız için sürecin başından itibaren mutlaka hukuki destek almanızı tavsiye ederiz. Kadıköy marka patent hukuku avukatı MG Hukuk bürosuna başvurabilirsiniz.

Kadıköy Tasarım Hükümsüzlük Davası Hizmeti İçin Ne Yapılmalıdır?

Yukarıda detaylarda belirttiğimiz üzere her sözleşme, dava ve hukuki sürece hazırlanırken mutlaka dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Bu hususlardan birinin eksik olması durumunda sonuç aleyhinize olabilecektir. Tasarım hükümsüzlük davası, marka hükümsüzlük davası ve benzer şekilde marka patent hukukuna dair süreçlerde müvekkillerimize hizmet vermekteyiz.

Tasarım hükümsüzlük davasıyla ilgili gerek TürkPatent tescil süreçlerinde gerekse yargılama süreçlerinde uygulamada sıklıkla rastlanan hak ve alacak kaybı yaşamamanız için sürecin başından itibaren mutlaka hukuki destek almanızı tavsiye ederiz. Kadıköy patent hukuku avukatı MG Hukuk bürosuna veya İstanbul Barosundan diğer meslektaşlarımıza başvurabilirsiniz. Vicdanen haklı ve doğru olmak bir davada sizi kurtarmayacaktır, önemli olan bu durumu yasal şartlarda ispatlamak, savunmak ve doğru yasal adımları atmaktır.

İstanbul Tasarım Hükümsüzlük Davası için Avukatlarımıza Ulaşın

Kadıköy’de marka avukatlığı, marka ve patent vekilliği faaliyetlerini sürdüren MG Hukuk Bürosu İstanbul avukatı kadrosu meydana çıkan uyuşmazlıklarda İstanbul, İzmir, Ankara ve çevre illerde ekibi ve iş ortaklarıyla danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir.

2013 yılında kuruluşundan bugüne çalışmalarına devam eden İstanbul Kadıköy avukatı Mete Gençer’e ait MG Hukuk Bürosu ve TÜRKPATENT marka vekillerine ulaşarak konuya dair destek alabilirsiniz.

Saygılarımızla,
Kadıköy Avukat Mete GENÇER

NOT:
Bu internet sitesindeki her türlü bilgi İstanbul Barosuna kayıtlı MG Hukuk Bürosu tarafından yalnızca bilgilendirme amacıyla, Türkiye Barolar Birliği tarafından belirtilen ilgili düzenlemeleri uyarınca hazırlanmıştır.

Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatı

Hukuk Bülteni alanında avukat uzmanlığının kazanılması için avukatın Hukuk Bülteni alandaki davaları takip etmesi, Hukuk Bülteni seminerlerine katılarak, hukuksal olarak yargı içtihatları ve güncel Hukuk Bülteni ile ilgili yargıtay kararlarını takip etmesi gereklidir. Hukuk Bülteni alanındaki suç sayısı oldukça fazla olduğu için; Hukuk Bülteni Avukatı uzmanlık gerektiren bir alandır.

Kadıköy Hukuk Bülteni konusunda, Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatları tarafından hazırladığmız tüm makalelere Hukuk Bülteni makalelerini aşağıda bulabilirsiniz.

Okumuş olduğunuz bu makale yazısı genel hatlarıyla ele alnır tarzda Hukuk Bülteni kategorisinde Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından yazılmıştır. Makale içeriği ile ilgili size özel detaylı bilgi için büromuzla ya da avukat bir meslektaşımız ile görüşmenizi tavsiye ederiz. Bizlerle iletişime geçmek isterseniz; İletişim için tıklayınız.

Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından bilgilendirilmek ya da konu ile alakalı sorularınız varsa AVUKAT SOR sayfamızdan bizelere sorunuzu iletebilirsiniz. Hukuk Bülteni de dahil tüm tüm makalere buradan ulaşabilirsiniz.