M G H U K U K

Yükleniyor

Kripto Para

Ana Sayfa Kripto Para

Kripto Para

Günümüzde, teknolojik devrimler finansal sistemleri hızlı ve kökten şekilde değiştirmekte, bu değişimlerin başında son dönemde kripto paralar gelmektedir. Bu dijital varlıklar, geleneksel finans kurumlarını sarsarken, hukuki çerçevenin de bu hızlı değişime ayak uydurması gerekiyor. Bu makalede, kripto finans araçlarının yükselişi ve hukuki boyutlarına odaklanacağız. MG Hukuk olarak müvekkillerimize kripto hukukunu ilgilendiren davalarda hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz. Kripto paraya dair hukuki süreçler Bilişim Hukuku olarak adlandırılan yeni bir hukuk dalı altında değerlendirilmektedir.

Kripto Varlık Nedir?

Kripto finans araçları, dijital varlıklar veya dijital para birimleri olarak adlandırılan finansal araçlardır. Kripto paralar, bilgisayar algoritmaları ve kriptografik teknikler kullanılarak genellikle güvenli bir şekilde oluşturulan ve yönetilen dijital varlıklardır. Genellikle “blockchain” adı verilen bir teknoloji üzerinde çalışırlar. Blockchain, tüm işlemlerin dağıtık bir şekilde kaydedildiği ve değiştirilemediği bir defter sistemidir. Makalemizin sonraki kısmında detaylı bahsedeceğiz.

Kripto ödeme araçları, geleneksel banka veya finans kurumlarına ihtiyaç duymadan, merkezi bir otorite tarafından kontrol edilmezler. Bu özelliği, kullanıcıların doğrudan eşler arası (peer-to-peer) işlem yapabilmesine olanak tanır ve finansal sistemin merkezi kontrolden bağımsız olarak çalışmasını sağlar.

Kripto sistemin güvenliği, kriptografi adı verilen matematiksel tekniklerle sağlanır. Her bir kullanıcının dijital cüzdanı, güçlü şifreleme yöntemleri kullanılarak korunur ve transfer edilen her işlem, matematiksel olarak doğrulanabilir bir şekilde blockchain üzerinde kaydedilir. Birçok kripto paranın sınırlı arzı bulunur. Örneğin, Bitcoin’in toplam arzı 21 milyonla sınırlıdır. Bu durum, enflasyon riskini azaltarak kripto finans araçlarının değerinin korunmasına katkı sağlar.

Kripto kullanıcı anonimliğini koruma ve aynı zamanda işlemlerin şeffaf bir şekilde izlenebilir olması gibi zıt özellikleri dengelemeye çalışır. Bu denge, kullanıcılara gizlilik sağlarken yasa dışı faaliyetleri engellemeye yönelik çabaları destekler.

Bu temel özellikler, kripto sisteminin genel tanımını oluşturur. Ancak, her kripto paranın kendi özel özellikleri ve amaçları olduğunu unutmamak önemlidir.

Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi’nin Blok zinciri Sözlüğü ’ne göre de Kripto Para;

“Blokzincir ağında ödeme aracı olarak kullanılması için oluşturulmuş sanal paralardır. Merkeziyetsiz şekilde kullanımı kriptografik matematiksel işlemlerle güvence altına alındığından kripto para olarak anılmaktadır. Blokzincir ağında herhangi bir mal ya da hizmetin sahipliği ya da el değiştirmesi, öncelikle onun dijital değer yani jeton(token) olarak tanımlanmasıyla sağlanır.”

Blockchain Nedir?

Blockchain (blokzinciri), kripto varlıkların temelini oluşturan ve günümüzde birçok endüstri için devrim niteliğinde bir teknoloji olarak kabul edilen dağıtık bir muhasebe sistemidir. Bu teknoloji, işlemleri güvenli bir şekilde kaydetmek ve yönetmek için matematiksel algoritmalar ve kriptografik yöntemler kullanır.

Her bir blok, belirli bir zaman diliminde gerçekleşen işlemleri içerir. Bu bloklar, birbirine zincirle bağlıdır ve her biri bir öncekine referans verir. Bu sayede, geçmişteki bir bloğun değiştirilmesi veya sahtecilik yapılması oldukça zordur. Blokların dağıtık bir ağ üzerinde birçok bilgisayar tarafından tutulması, verilerin tek bir merkezi noktada değil, tüm ağda eş zamanlı olarak güncellenmesine olanak tanır.

Dağıtık muhasebe özelliği, herhangi bir merkezi otoritenin kontrolü olmadan, ağdaki tüm katılımcıların eşit haklara sahip olduğu anlamına gelir. Bu durum, güvenilir ve şeffaf bir ortam sağlar, çünkü işlemlerin geçmişi tüm ağ katılımcıları tarafından doğrulanabilir ve izlenebilir.

Blockchain’in en bilinen uygulamalarından biri kripto varlıklardır ancak bu teknoloji sadece finansal sektörle sınırlı değildir. Sağlık, tedarik zinciri, oylama sistemleri gibi birçok sektörde kullanılabilir ve bu alanlarda daha güvenilir, şeffaf ve etkili bir veri yönetimi sağlayabilir. Bu nedenle, blockchain’in sadece finansal değil, aynı zamanda geniş bir uygulama yelpazesine sahip bir teknoloji olduğunu söyleyebiliriz.

Kripto Paranın Türk Hukukunda Yeri

Kripto sistemin Türk hukukundaki yeri, son yıllarda gelişen finansal teknolojilerle birlikte merak konusu haline gelmiştir. Türk hukuk sistemi, kripto varlıkların statüsü ve düzenlemeleri konusunda belirli adımlar atmış olsa da hala bu alanda net bir çerçeve oluşturulabilmiş değildir. İşte kripto dünyasının Türk hukukundaki yeri hakkında temel bilgiler:

  1. Hukuki Tanım ve Statü: Türk hukukunda kripto finansal araçlar henüz net bir hukuki tanıma kavuşmamıştır. Kripto ödeme araçları, mevcut finansal araçlar ve varlıklar arasında özel bir kategori olarak ele alınamamıştır. Bu durum, kriptonun hukuki statüsünün belirsizliğini beraberinde getirmektedir.
  2. Sınırlı Düzenleme ve Denetim: Türkiye’de kripto sistemiyle ilgili düzenlemeler henüz tam anlamıyla olgunlaşmamıştır. Ancak, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ve Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) gibi finansal kurumlar, kripto paraların denetimi ve düzenlenmesi konusunda adımlar atmıştır. Ancak, bu düzenlemelerin tam kapsamlı ve ayrıntılı bir çerçeve sunup sunmadığı hala tartışmalıdır.
  3. Kripto Borsaları ve Vergilendirme: Türkiye’de faaliyet gösteren kripto varlık borsaları, SPK tarafından denetim altına alınmış ve birtakım düzenlemelere tabi tutulmuştur. Ayrıca, kripto paraların vergilendirilmesi konusunda da Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından belirli açıklamalar yapılmıştır. Ancak, vergilendirme konusunda net ve geniş kapsamlı bir düzenleme hala beklenmektedir.
  4. Hukuki Belirsizlik ve Çözüm Yolları: Kripto varlıkların hukuki belirsizliği, yatırımcılar, işletmeler ve hukuk profesyonelleri arasında birçok soru işaretini beraberinde getirmektedir. Bu noktada, hukuki belirsizlikle başa çıkmak ve hukuki riskleri en aza indirmek için netleşmiş hukuki düzenlemelerin takip edilmesi ve mevcut düzenlemelere uyum sağlanması önemlidir.

Kripto düzeninin Türk hukukundaki yeri, hala evrim halindedir ve bu alandaki düzenlemelerin gelecekte nasıl şekilleneceği önemli bir soru işaretidir. Bu bağlamda, Türkiye’de kripto süreçleriyle ilgili hukuki gelişmeleri yakından takip etmek ve mevcut düzenlemelere uygunluğu sağlamak büyük önem taşımaktadır. Bu sebeptendir ki kripto dünyasında yapılan işlemlerde hak kaybına uğramak çok olası bir durumdur. Diyebiliriz ki sürecin en başından itibaren bir avukatla iş birliği içerisinde olmak elzem olacaktır.

Kadıköy avukatı MG Hukuk kripto paranın Türk hukukundaki yeri hakkında güncel düzenlemelere hakim olup, müvekkillerine bu minvalde hukuki danışmanlık ve kripto para avukatlık hizmeti vermektedir. Kripto para takasıyla yapılacak alım satımlar gibi hukuki işlemlerde hukuki danışmanla çalışmanızda fayda vardır.

Görüleceği üzere Türkiye’de henüz yasal olarak tanımlanmadığı için kripto birimlerinin mevzuatı hakkında konuşulamaz. Ancak, kripto varlık birimlerinin yasal bir tanımının olmaması, “yasak” olduğu anlamına gelmez. ‘Kanunilik ilkesi’ gereği kanunda ‘Yasak’ olması ile ilgili bir düzenleme olmaması nedeni ile yasak değildir. Kripto ödeme araçlarıyla kara para vb. faaliyetlerin yapılması bu sisteme devletlerin güvenini sarsmakta ve meşrulaşmasına engel olmaktadır ancak yasal düzenlemelerle süreçler daha şeffaf ilerleyebilecektir.

Ödemelerde Kripto Varlıkların Kullanılmamasına Dair Yönetmelik

Mevzuatımızda “Ödemelerde Kripto Varlıkların Kullanılmamasına Dair Yönetmelik”, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından 16 Nisan 2021 tarihinde yayımlanmış ve 30 Nisan 2021 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu düzenleme ile ödemelerde kripto varlıkların doğrudan veya dolaylı olarak kullanılması, ödeme hizmetleri sunulmasında ve elektronik para ihracında kripto varlıkların kullanılmasına yönelik iş modellerinin oluşturulması, kripto varlık platformlarına veya kripto varlık platformlarından kişilere yapılan fon aktarımına ödeme ve elektronik para kuruluşlarının aracılık etmesi yasaklanmıştır.

Yönetmelik, kripto varlıkları “dağıtık defter teknolojisi veya benzer bir teknoloji kullanılarak sanal olarak oluşturulup dijital ağlar üzerinden dağıtımı yapılan, ancak itibari para, kaydi para, elektronik para, ödeme aracı, menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı olarak nitelendirilmeyen gayri maddi varlıklar” olarak tanımlamıştır. Bu tanım, kripto varlıkların hukuki niteliği konusunda bir çerçeve oluşturduğunu göstermektedir.

Özellikle, yönetmelik kripto varlıkların alım-satımını doğrudan yasaklamamakla birlikte, bu varlıkların alım-satımının gerçekleştiği borsalara fon aktarımı konusunda kullanıcıların transfer yapabileceği kanalları sınırlamaktadır. Bu sayede, yönetmelik kripto varlıkların ödemelerde kullanımını sınırlayarak finansal sistemin istikrarını sağlamayı ve riskleri kontrol altında tutmayı amaçlamaktadır.

Kripto Para Kullanmak Yasal Mıdır, Cezası Nedir?

Kripto ödeme aracı kullanmak tabiri tek başına bu soru için yeterli olmayacaktır. Kripto araçları ile ödeme yapıp, ödeme almak yukarıda bahsettiğimiz yönetmelikle yasaklanmış olsa da herhangi bir cezai yaptırım henüz düzenlenmemiştir. Kripto alıp satmak ise herhangi bir yasağa tabi değildir ve ceza sorumluluğu yoktur. Ancak kripto hukuku gün geçtikçe değişmekte ve farklı şekillere güncellenmektedir.

Bu sebeptendir ki kripto varlıklar ile ilgilenen kişilerin bu konuda güncel gelişmeleri takip etmeleri ve herhangi bir hak kaybına, varlık kaybına uğramamak için de bu konuda uzman bir avukatın desteği ile süreci yönetmeleri önemlidir. MG Hukuk kripto hukuki süreçleri konusunda müvekkillerine hukuki destek ve avukatlık hizmeti vermektedir.

Kripto Para Dolandırıcılığı

Günümüzde kripto sistemi, birçok kişinin dikkatini çekerken, maalesef kötü niyetli kişilerin de ilgisini çekiyor. Kripto ödeme aracı (coin) dolandırıcılığı, giderek artan bir tehdit haline gelmiş ve yatırımcıları, gelişen tekniklerle gerçekleştirilen bu tür dolandırıcılıklardan koruma konusunda uyanık olmaya zorlamıştır.

Kripto para dünyasında yeni bir projenin finansmanını sağlamak amacıyla yapılan ICO’lar, sahte projelerin ortaya çıkmasına zemin hazırlamıştır. Dolandırıcılar, yatırımcıları aldatmak için çeşitli taktikler kullanarak sahte ICO’lar düzenleyebilirler. Bu nedenle, yatırımcılar projeleri titizlikle incelemeli ve güvenilirliklerini doğrulamalıdır.

Kripto Para

Kripto borsalarına veya cüzdanlara yönelik “phishing” (sahte site, mesaj, link) saldırıları, dolandırıcılık suçunun en sık oluştuğu yöntemlerden biridir. Sahte web siteleri aracılığıyla kullanıcı bilgilerini ele geçirme amaçlı bu saldırılar, dikkatsiz kullanıcıları mağdur edebilir. Yatırımcılar, özellikle web sitelerinin doğruluğunu kontrol etmeli ve kişisel bilgilerini paylaşmadan önce güvenilirliği doğrulamalıdır.

Kripto dolandırıcılığına karşı korunmak için bilinçli olmak ve güvenilir platformları tercih etmek önemlidir. Ayrıca, piyasa koşullarını takip etmek, güçlü parolalar kullanmak ve ikinci faktör doğrulama gibi güvenlik önlemlerini aktive etmek, yatırımcıları bu tür tehditlere karşı daha dirençli hale getirebilir.

Kripto para dolandırıcılığına maruz kalan bireyler, bu tür durumlarla başa çıkmak ve haklarını korumak için hukuki destek arayışına girebilirler. Uzman bir avukat, mağdurun yaşadığı kripto para dolandırıcılığı durumunu değerlendirecek, mevcut kanunlar ve düzenlemeler çerçevesinde yasal haklarını belirleyecek ve gerektiğinde hukuki adımları atarak mağdurun adalete erişimini sağlayacaktır.

Hukuki destek, mağdurun mali kayıplarını telafi etmeye yönelik çözümler aramak, dolandırıcılığı gerçekleştirenleri tespit etmek ve hukuki süreçleri başlatmak için önemli bir araçtır. Kadıköy avukatı MG Hukuk ceza hukuku faaliyetleri kapsamında müvekkillerine kripto dolandırıcılığı ve diğer süreçler üzerine hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir.

Kripto Paranın Ceza Hukuku Sorumluluğu

Kripto sistemde ceza hukuku sorumluluğu, kripto para madenciliği yapan veya kullanan kişilerin, Türk Ceza Kanunu’nda yer alan suçlara karşı yükümlülüklerini ve yaptırımlarını ifade eder. Kripto madenciliği, kripto varlık birimlerinin üretimini ve işlemlerinin doğrulanmasını sağlayan bir bilgisayar işlemidir. Kripto madenciliği, yasal olarak tanımlanmamış ve düzenlenmemiş bir faaliyettir. Bu nedenle, kripto para madenciliği yapan veya kullanan kişiler, bilişim sistemine girme, verileri değiştirme, nitelikli dolandırıcılık ve hırsızlık gibi suçlarla karşı karşıya kalabilirler.

Bu suçların cezaları, Türk Ceza Kanunu’nda belirlenmiştir. Kripto varlık madenciliği yapan veya kullanan kişiler, ayrıca vergi kaçakçılığı, kara para aklama ve terör finansmanı gibi suçlara da bulaşabilirler. Bu suçların cezaları, ilgili kanunlarda düzenlenmiştir. Kripto paranın ceza hukuku sorumluluğu, henüz yeni ve gelişmekte olan bir konudur. Güncel gelişmelerden haberdar olup, sürecin en başından itibaren bir avukatla çalışmak en sağlıklısı olacaktır.

Kripto Paranın Vergilendirilmesi

Kripto sistemlerin vergilendirilmesi konusunda ise dünyada farklı yaklaşımlar bulunmaktadır. Bazı ülkeler kripto varlıkları yasal bir ödeme aracı olarak kabul ederken, bazıları ise yasaklamış veya sınırlamıştır. Türkiye’de ise kripto paraların hukuki statüsü ve vergilendirilmesi konusunda henüz net bir düzenleme bulunmamaktadır. Kripto varlıkların, Türk hukukunda ne itibari para, ne kaydi para, ne elektronik para, ne ödeme aracı, ne menkul kıymet, ne de diğer sermaye piyasası aracı olarak nitelendirilmemektedir. Bu nedenle, kripto paralar üzerinden elde edilen gelirlerin nasıl vergileneceği konusunda belirsizlik yaşanmaktadır.

Kripto varlıkların vergilendirilmesi konusunda üç temel seçenek bulunmaktadır:

  1. Kripto varlıkların gelir vergisi kapsamında değerlendirilmesi: Bu seçenekte, kripto paralar üzerinden elde edilen gelirler, gelir vergisi kanununun ilgili maddelerine göre vergilendirilir. Örneğin, kripto para madenciliği yapanlar, ticari kazanç elde ettikleri için ticari kazanç hükümlerine tabi olur. Kripto para alım satımı yapanlar ise, süreklilik arz eden bir kazanç elde ettikleri için menkul sermaye iradı veya değer artışı kazancı hükümlerine tabi olur. Bu seçenekte, kripto varlıkların vergilendirilmesi için mevcut hukuki düzenlemelerin yeterli olduğu savunulur.
  2. Kripto varlıkların özel bir vergiye tabi tutulması: Bu seçenekte, kripto paralar üzerinden elde edilen gelirler, gelir vergisi kanununun dışında, özel bir vergiye tabi tutulur. Örneğin, kripto varlık vergisi, kripto varlık kazancı vergisi, kripto varlık alım satım vergisi gibi. Bu seçenekte, kripto varlıkların vergilendirilmesi için yeni bir hukuki düzenleme yapılması gerektiği savunulur.
  3. Kripto paraların vergilendirilmemesi: Bu seçenekte, kripto sistem üzerinden elde edilen gelirler, hiçbir şekilde vergilendirilmez. Bu seçenekte, kripto paraların hukuki bir nitelik taşımadığı, vergiye tabi bir kazanç oluşturmadığı, vergilendirilmesinin teknik olarak mümkün olmadığı veya vergilendirilmesinin kripto varlık piyasasını olumsuz etkileyeceği savunulur.

Bu seçeneklerin her birinin avantaj ve dezavantajları bulunmaktadır. Kripto varlıkların vergilendirilmesi konusunda hangi seçeneğin tercih edileceği, devletin kripto paralara bakış açısı, vergi politikası, kripto piyasasının büyüklüğü ve gelişimi, kripto varlık kullanıcılarının talep ve beklentileri gibi faktörlere bağlıdır. Türkiye’de kripto varlıkların vergilendirilmesi konusunda henüz bir karar alınmamış olmakla birlikte, kripto paraların gelir vergisi kapsamında değerlendirilmesi seçeneğinin daha olası olduğu düşünülmektedir. Bu seçenek, hem mevcut hukuki düzenlemelerin yeterli olduğu, hem de kripto paraların vergiye tabi bir kazanç oluşturduğu gerekçesiyle savunulmaktadır.

Kripto varlıkların vergilendirilmesi konusunda net bir düzenleme yapılması hem devletin vergi gelirlerini artıracak hem de kripto para piyasasının daha güvenli ve şeffaf bir şekilde işlemesini sağlayacaktır. Kripto varlık kullanıcılarının da vergi yükümlülüklerini bilmesi, vergi kaçakçılığı ve cezai yaptırımlardan kaçınması için önemlidir. Kripto varlıkların vergilendirilmesi konusunda yapılacak düzenlemelerin, kripto varlıkların özelliklerine, piyasa dinamiklerine ve kullanıcı ihtiyaçlarına uygun olması gerekmektedir. Kripto varlıkların vergilendirilmesi konusunda hem devletin, hem de kripto kullanıcılarının hak ve menfaatlerinin dengelenmesi, kripto paraların Türk hukukunda yerini bulması açısından önem taşımaktadır.

Kripto Varlıklar Miras Kalır Mı?

Dijital varlıkların günümüzdeki önemi giderek artmaktadır. Gelişen dijital teknolojiyle birlikte, sosyal medya hesapları, kripto paralar, dijital fotoğraflar ve belgeler gibi dijital varlıklar, hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Bu durum, dijital varlıkların gelecekte miras bırakılması konusunu gündeme getirmektedir.

Kripto paralar, bu dijital varlıklar arasında özel bir konuma sahiptir. Kripto varlıklar, blokzincir teknolojisi sayesinde merkezi bir otoriteye bağlı olmaksızın, şifrelenmiş dijital veriler olarak tanımlanır. Ancak, yasal olarak bir para birimi olarak kabul edilmemeleri ve maddi bir karşılıklarının bulunmaması, kripto varlıkların hukuki niteliğini belirsiz kılmaktadır.

Ödemelerde Kripto Varlıkların Kullanılmamasına Dair Yönetmelik, kripto varlıkları, dağıtık defter teknolojisi kullanılarak sanal olarak oluşturulup dijital ağlar üzerinden dağıtılan, ancak itibari para, kaydi para, elektronik para, ödeme aracı, menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı olarak nitelendirilmeyen gayri maddi varlıklar olarak tanımlar.

Türk hukukunda kripto varlıkların konumu incelendiğinde, resmi bir para birimi, elektronik para veya menkul kıymet olarak kabul edilmedikleri ve birer gayri maddi varlık oldukları belirtilir. Yasal düzenlemelere göre, kripto paraların ödeme aracı olarak kullanılması da özel bir düzenleme olmadığı sürece mümkün değildir.

Mirasa konu edilebilirlik açısından, kripto paraların Türk hukukunda özel bir düzenlemeye tabi olmadığı belirtilir. Ancak, mirasçılar, kripto varlıkların miras bırakanın ölümü ile birlikte devralabilirler. Özellikle merkezi kripto varlık borsalarında bulunan kripto varlıklar, miras bırakanın kimliği ve hesap sahipliği belirlenebildiği için daha kolay devredilebilir.

Yine de kripto paraların miras yoluyla devri konusunda pratik sorunlar ortaya çıkabilir. Özellikle kripto paraların saklandığı soğuk cüzdanlardaki özel anahtarların güvenli bir şekilde iletilmesi ve mirasçıların bu anahtara erişebilmesi için özel düzenlemelere ihtiyaç duyulabilir.

Bu noktada, vasiyetname veya miras sözleşmesi gibi belgelerle kripto varlıkların miras yoluyla devri sağlanabilir. Ancak, bu durumda dikkat edilmesi gereken önemli bir husus, ölüme bağlı tasarrufların güvenli bir şekilde saklanması ve mirasçılara iletilmesidir.

Sonuç olarak, kripto paraların hukuki statüsü ve miras yoluyla devri konusunda net bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu alandaki belirsizliklerin giderilmesi ve dijital varlıkların miras bırakılmasıyla ilgili usullerin daha net bir şekilde tanımlanması için gelecekte hukuki düzenlemelerin yapılması gerekebilir. Dijital değişim hızla ilerlerken, hukukun da bu değişime ayak uydurması ve gelecekteki ihtiyaçlara cevap verebilmesi önemlidir.

Kripto Para Hukukunun Geleceği

Kripto varlıkların yükselişi, finansal dünyada bir devrim yaratırken, bu dijital varlıkların hukuki statüsü ve düzenlemeleri belirsizliklerle dolu bir alana işaret etmektedir. Kripto para hukukunun geleceği konusundaki belirsizlikler, bu alanda uzmanlaşmış avukatların rolünü daha da önemli hale getirmektedir.

Günümüzde kripto varlıklar, geleneksel finansal sistemlerin dışında bir değer transferi ve yatırım aracı olarak yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Ancak, bu dijital varlıkların yasal statüsü, vergilendirme, tüketici hakları, sahtekarlık önleme ve diğer birçok konuda belirsizliklerle karşı karşıyadır.

Kripto para hukukunun geleceği, öncelikle ulusal ve uluslararası düzeyde resmi düzenlemelerin nasıl şekilleneceğine bağlıdır. Birçok ülke, kripto paraların yasal statüsünü belirlemek ve bu alanda daha fazla şeffaflık sağlamak için çaba sarf etmektedir. Gelecekte, kripto varlıkların finansal sistemlere entegrasyonu ve bu entegrasyonun düzenlenmesi muhtemel bir gelişmedir.

Bu belirsizliklerle başa çıkabilmek ve kripto para sahiplerini koruyabilmek için avukatlar büyük bir öneme sahiptir. Kripto para hukukuyla ilgilenen avukatlar, müvekkillerine mevcut düzenlemelere uyum konusunda rehberlik ederken, aynı zamanda gelecekteki değişikliklere karşı hazırlıklı olmalarına yardımcı olabilirler.

Kripto varlıkların vergilendirilmesi, ticareti, miras bırakılması ve diğer hukuki konuları, uzmanlık gerektiren karmaşık konulardır. Kripto varlık sahipleri, bu konularda uzmanlaşmış avukatlardan hukuki tavsiye alarak, karşılaşabilecekleri riskleri azaltabilir ve yatırımlarını daha güvenli bir şekilde yönetebilirler.

Sonuç olarak, kripto para hukuku gelecekte daha fazla netlik kazanacak olsa da, bu alanda deneyimli avukatların rolü büyük bir önem taşıyacaktır. Hukuki çatışmaların önlenmesi ve çözümü, kripto para sahipleri için güvenli bir ortamın oluşturulması açısından kritik bir faktördür. Bu nedenle, kripto para sahipleri ve işletmeleri, hukuki süreçleri etkili bir şekilde yönetebilmek ve korunabilmek için uzman avukatlarla iş birliği yapmalıdır.

MG Hukuk olarak müvekkillerimize kripto varlıklar ve bununla alakalı süreçlerde hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz. Ancak hatırlatılmalıdır ki bu bir yatırım danışmanlığı değil, hukuki danışmanlıktır. Müvekkillerimize kripto para davaları üzerine avukatlık hizmeti vermekteyiz.

Kripto Para Davalarında Görevli Mahkeme

Kripto para alacaklarına ilişkin özel hukuktan kaynaklanan uyuşmazlıklarda, göreve ilişkin hükümlerin uygulama alanı, genellikle kripto varlıkların hukuki niteliğinden ziyade, konu olduğu hukuki ilişkinin niteliği üzerine odaklanmaktadır. Ülkemizde görevli mahkemenin belirlenmesinde esas alınan kriterler arasında taraflar arasındaki hukuki ilişkinin niteliği önemli bir rol oynamaktadır. Bu bağlamda, özellikle kripto paraların tüketici işlemine konu olması durumunda, tüketici mahkemeleri görevli olabilir. Diğer taraftan, tarafların tacir olduğu ve ticari işletmelerini ilgilendiren kripto para alımları, satımları, hizmetleri veya havaleleri gibi işlemlerde ise, asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu kabul edilmektedir.

Bu değerlendirmeler ışığında, kripto para uyuşmazlıklarında görevli mahkemenin tayinindeki belirsizlik, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin niteliğine bağlı olarak değişebilir. Eğer söz konusu uyuşmazlık bir tüketici işlemine dayanıyorsa, tüketici mahkemeleri yetkili olabilirken, ticari bir ilişki söz konusuysa asliye ticaret mahkemelerinin görev alanına girebilir.

Ancak, belirtilmelidir ki, uyuşmazlıkların doğası gereği çok çeşitli olabileceği için, güncel mahkeme kararları da dikkate alınarak görevli mahkemeye ilişkin değerlendirme yapılması önemlidir. Uyuşmazlık konusuyla ilgili olarak hukuki yardım almak, tarafların haklarını korumak ve adil bir çözüm bulmak açısından önemlidir. Bu nedenle, kripto para uyuşmazlıklarında uzmanlaşmış bir avukata başvurmak, tarafların doğru mahkemede dava açmalarını sağlayabilir ve adaletin sağlanmasına katkıda bulunabilir. Kadıköy avukatlık bürosu olarak Kripto Para konusunda MG Hukuk müvekkillerine kripto varlıklar üzerine hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir.

Kripto Paraya İlişkin Emsal Yargıtay ve İstinaf Kararları

Kadıköy avukatı olarak kripto sistemle alakalı en üst seviye içtihat makamı Yargıtay’ın ve mahkemelerin kripto paralara dair emsal kararlarını aşağıda paylaşıyoruz. Davanızda hak kaybı yaşamamak ve etkin savunma için tecrübeli avukatlardan destek alınmasını tavsiye ederiz.

Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 13/11/2020 tarihli 2020/1149 E. Ve 2020/905 nolu kararı

“Günümüzde dijital mal varlığının yadsınamaz ve göz ardı edilemez bir gerçeklik olduğu, kripto para adı verilen ve uluslar arası ödemelerde dahi kullanılmaya başlanmış dijital sistemlerin var olduğu, yine astronomik reklam gelirleri sağlayan sosyal medya hesaplarının gün geçtikçe arttığı, aynı şekilde youtube ve benzeri dijital platformlarda salt reklam geliri ve hatta ücretli üyelik sistemi ile hizmet veren kanallar oluşturulduğu bir ortamda dijital mal varlığı ve dijital miras ile ilgili olarak yasal bir düzenleme bulunmadığı, bu konuda yasal bir boşluk bulunduğu değerlendirilmiştir.

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 1.maddesi; “Kanun, sözüyle ve özüyle değindiği bütün konularda uygulanır.

Kanunda uygulanabilir bir hüküm yoksa, hakim, örf ve adet hukukuna göre, bu da yoksa kendisi kanun koyucu olsaydı nasıl bir kural koyacak idiyse ona göre karar verir.” düzenlemesini içermektedir.

Murisin e posta hesabı ve buna bağlı olarak kullanılan sosyal medya hesapları, dijital cüzdan hesapları vb maddi değer ifade eden ve TMK’nun 599.maddesi kapsamında terekesine dahil olup mirasçılarına intikali gereken dijital mal varlığının da tespitinin gerekeceği kanaatine varılmıştır.”

2021 yılında İstanbul İcra Hukuk Mahkemesi tarafından alınan bir karar, Türkiye’de kripto paralara dair önemli bir emsal nitelik taşımıştır. Bu olayda, kripto varlıklarla ilgili olarak Türk hukuk sisteminde gerçekleşen ilk haciz uygulaması söz konusudur. Borçlunun bankadaki hesabına benzer bir şekilde, bu kez Türkiye merkezli bir kripto borsasındaki hesabına haciz konulmuştur.

Alacaklı, öncelikle borçlunun Türkiye merkezli bir kripto borsasındaki hesabına haciz işlemi uygulanmasını İcra İflas Kanunu’nun 89/1. maddesi çerçevesinde müdürlükten talep etmiştir. Bu talep doğrultusunda, borçlunun üçüncü kişilerdeki mal ve haklarının haczi için kripto para borsasıyla iletişime geçilmiş ve ilgili hesaba bloke konulmuştur. Mahkeme, bu işlemin hukuki geçerliliğini değerlendirerek, İcra İflas Kanunu’na dayanarak borçlunun kripto para hesabına konulan haczi onaylamıştır.

Daha sonra mahkeme, borçlunun haczedilemezlik itirazını ve mevzuat eksikliğinden kaynaklanan ihbarnamenin iptali talebini incelemiştir. Ancak mahkeme, borçlunun bu itirazlarını reddetmiştir. Bu karar, Türkiye’de kripto paralarla ilgili hukuki süreçlerde bir çerçeve oluşturarak, benzer durumların yönetilmesine dair bir örnek teşkil etmektedir. Kararda şöyle bir ibare geçmektedir:

“Her ne kadar davacı, kripto paraların haczedilmeyeceğini iddia ederek şikayetçi olmuş ise de bu tür paraların da emtia ve menkul kıymetler kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bir çeşit dijital döviz veya sanal para olarak kabul edildiği, dolayısıyla haczedilebileceği anlaşıldığından şikâyetin reddine dair karar verilmiştir.”

Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2020/1158 E. 2020/2598 K. kararında

“Oluş ve dosya içeriğine göre; kendilerini polis olarak tanıtan ve silah gösteren sanıklar … ve …’ın dijital para borsası sahibi mağdur …’i zorla araca bindirip, ellerini kelepçeledikten sonra bir otoparka götürdükleri, telefonda görüştükleri …’ın da yönlendirmesi ile mağdura ait dizüstü bilgisayar ve cep telefonunu alıp beklemeye başladıkları, sanıklar … ve …’un başka bir araba ile otoparka geldikleri, sanık …’ın mağdurdan zorla bilgisayar şifresi ile bitcoin işlemlerinde kullandığı şifreleri aldığı ve mağdura ait bilgisayar ile işlem yapmaya çalıştığı..

.. internet bağlantısının zayıflığı nedeniyle işlem yapmakta zorlanınca internet bağlantısının daha güçlü olduğu bir mekana gitmek istediği, bu sırada mağdurun içinde bulunduğu aracın da başka bir otoparka geçerek beklemesini kararlaştırdıkları, mağdurun kaçırıldığı aracın izinin sürülememesi için sanık …’un aracın plakalarını değiştirdiği, sanık …’la birlikte internet bağlantısı kuvvetli bir mekana giderek …’ın işlem yapmasını beklediği ve sonrasında …’la birlikte mağduru serbest bırakan diğer sanıklarla buluştuğu, olayda;

Diğer sanıklarla el ve iş birliği içerisinde hareket eden sanık …’ın, yağma ve hürriyeti tahdit eylemlerine asli fail olarak katıldığı gözetilmeden, kanıtların takdirinde yanılgıya düşülerek, yazılı şekilde, yağma suçundan TCK’nin 39. maddesi uyarınca yardım eden sıfatı ile sorumlu olduğu gerekçesi ile cezasında indirim yapılması ve hürriyeti tahdit suçundan beraatine karar verilmesi”

Kripto davası süreçleriyle ilgili uygulamada sıklıkla rastlanan hatalardan dolayı kayıplar yaşamamanız için sürecin başından itibaren mutlaka hukuki destek almanızı tavsiye ederiz. Kadıköy avukatı MG Hukuk bürosuna başvurabilirsiniz. Vicdanen haklı ve doğru olmak bir davada sizi kurtarmayacaktır, önemli olan bu durumu yasal şartlarda ispatlamak, savunmak ve doğru yasal adımları atmaktır.

Bitcoin ve Coin Davalarınız İçin Avukatlarımıza Ulaşın

Kadıköy’de ticaret ve kripto varlıklara ait avukatlık, marka ve patent vekilliği faaliyeti yapan ve İstanbul’da yer alan MG Hukuk Bürosu İstanbul marka avukatı ve kripto hukuku avukatı, marka ve patent haklarının korunmasına dair başvurular, kripto para davaları, blockchain davaları ve ilgili davalar için danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir.

2013 yılında kuruluşundan bugüne çalışmalarına devam eden MG Hukuk Bürosu’na ve İstanbul kripto paraya dair süreçlerde uzman avukat kadromuz için bizlere ulaşabilirsiniz.

İstanbul Kripto Hukuku Avukatlık Hizmeti Almak İçin Ne Yapılmalıdır?

Önemle belirtmemiz gerekir ki her dava dilekçesi, sözleşme ve hukuki sürece hazırlanırken mutlaka dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Bu hususlardan birinin eksik olması durumunda sonuç aleyhinize olabilecektir. Bu nedenle hukuken alanında uzman İstanbul kripto hukuku avukatından yardım almanızı önermekteyiz.

Kadıköy marka ve patent vekili ve uzman ticaret hukuku kadrosuna sahip MG Hukuk Bürosu olarak sizlere yardımcı olmak isteriz. Ayrıca İstanbul Barosu avukatlarına ulaşabilir veya Kadıköy avukatlık, marka ve patent vekilliği hizmeti veren büromuzla kripto hukuku davaları vekillik hizmeti için irtibata geçebilirsiniz.

Yukarıda makalede belirtilen kripto para ve blockchain hukuku konularıyla ilgili daha detaylı bilgi alabilmek için, İstanbul Barosu avukatlarına ulaşabilir veya hukuk büromuzun ticaret avukatı ile iletişime geçerek danışmanlık ve avukatlık hizmeti alabilirsiniz.

Saygılarımızla,
Kadıköy Avukat Mete GENÇER

NOT:
Bu internet sitesindeki her türlü bilgi İstanbul Barosuna kayıtlı MG Hukuk Bürosu tarafından yalnızca bilgilendirme amacıyla, Türkiye Barolar Birliği tarafından belirtilen ilgili düzenlemeleri uyarınca hazırlanmıştır.

Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatı

Hukuk Bülteni alanında avukat uzmanlığının kazanılması için avukatın Hukuk Bülteni alandaki davaları takip etmesi, Hukuk Bülteni seminerlerine katılarak, hukuksal olarak yargı içtihatları ve güncel Hukuk Bülteni ile ilgili yargıtay kararlarını takip etmesi gereklidir. Hukuk Bülteni alanındaki suç sayısı oldukça fazla olduğu için; Hukuk Bülteni Avukatı uzmanlık gerektiren bir alandır.

Kadıköy Hukuk Bülteni konusunda, Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatları tarafından hazırladığmız tüm makalelere Hukuk Bülteni makalelerini aşağıda bulabilirsiniz.

Okumuş olduğunuz bu makale yazısı genel hatlarıyla ele alnır tarzda Hukuk Bülteni kategorisinde Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından yazılmıştır. Makale içeriği ile ilgili size özel detaylı bilgi için büromuzla ya da avukat bir meslektaşımız ile görüşmenizi tavsiye ederiz. Bizlerle iletişime geçmek isterseniz; İletişim için tıklayınız.

Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından bilgilendirilmek ya da konu ile alakalı sorularınız varsa AVUKAT SOR sayfamızdan bizelere sorunuzu iletebilirsiniz. Hukuk Bülteni de dahil tüm tüm makalere buradan ulaşabilirsiniz.