M G H U K U K

Yükleniyor

Trafik Kazası Tazminat Davası

Ana Sayfa Trafik Kazası Tazminat Davası

Trafik Kazası Tazminat Davası

Kadıköy avukatı MG Hukuk Bürosu olarak tazminat hukukumuza dair trafik kazası tazminat davasıyla ilgili müvekkillerimize hizmet vermekteyiz.

Bu makalemizde trafik kazası tazminat davası konusundan, trafik kazasında kusur durumları, trafik kazasında sorumluluk, yargılama süreci nasıl ilerler, mevzuatta bu işlem nasıl düzenlenmiştir, maddi ve manevi tazminat ve bu konuda verilen yargı kararlarından bahsedeceğiz.

Trafik Kazası Tazminat Davası Hakkında Genel Bilgi

Hukukumuzda tazminat davalarının kaynağını esas itibarıyla haksız fiiller oluşturmaktadır. Haksız fiilden bahsedebilmek için ortada hukuka aykırı bir fiilin bulunması, bu fiil neticesinde bir zararın meydana gelmesi, zarar ile fiil arasında illiyet bağının bulunması, zarara failin kusurlu hareketinin yol açmış olması gerekmektedir.  Kusursuz sorumluluk hallerinde kusur aranmaz.

Trafik kazası tazminat davası mevzuatımızda Karayolları Trafik Kanunu’nda (KTK) düzenlenmiştir. Trafik kazası tazminat davasında görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir.

Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, olayın gerçekleştiği (KTK 110. Md) veya davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir (HMK 6. m.). Sigortacının sorumluluğunun söz konusu olduğu hallerde sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde de dava açılabilir (KTK 110.m.). Trafik kazası tazminat davasına dair ilgili KTK maddesini aşağıda paylaşıyoruz.

Görevli ve Yetkili Mahkeme: Madde 110

İşleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların sebebiyet verdiği zararlara ilişkin olanları dâhil, bu Kanundan doğan sorumluluk davaları, adli yargıda görülür. Zarar görenin kamu görevlisi olması, bu fıkra hükmünün uygulanmasını önlemez. Hemzemin geçitte meydana gelen tren-trafik kazalarında da bu Kanun hükümleri uygulanır. Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birin-de açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir. 

Kadıköy Avukat Mete Gençer Hukuk Bürosu olarak belirttiğimiz detaylarla ilgili araştırmaları yaparak trafik kazası tazminat davasıyla ilgili ve iş kazası nedeniyle tazminat davası konularında müvekkillerimize hizmet vermekteyiz. Bu süreçte tazminat hesabı ve kusur sorumluluğuna dair hususlar büyük önem taşır.

Trafik Kazası Tazminat Davasında Yargılama

Kanun, motorlu araçların işletilmesinde, sorumlululuğun öznesi olarak “işleten” kavramını benimsemiştir.  Bu nedenle motorlu araçların işletilmesinden doğan zararlardan işletenin sorumluluğu söz konusudur. Aracın maliki çoğunlukla gerçek işletendir. Kural olarak trafik sicilinde adına motorlu araç kayıtlı olan kişi “araç sahibidir.” Araç işleteninin belirlenmesi, doğru dava açılmasının ön koşullarından biridir. Trafik kazası tazminat davasında bu ayrımlar önemlidir.

Motorlu araçların yalnız, işletence kullanılacağı düşünülemez; kanun, bu olgudan hareketle, işletenin sorumluluğunda meydana gelebilecek duraksamaları önleyecek özel bir kural öngörmüştür. İşleten, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur (KTK 85/4).

Sürücünün sorumluluğunun kapsamı trafik kazası tazminat davasında kusur derecesi ile sınırlıdır. Ancak, zarar görene karşı diğer sorumlularla birlikte zararın tamamından müteselsilen sorumlu olacağı da unutulmamalıdır.

Trafik kazası sonucu bir şeyin tahribi, kaybedilmesi, hasara uğratılması nedeniyle meydana gelen zararlar mala ilişkindir.  Bu zarar motorlu araç olabileceği gibi araçta taşınan eşyalarda veya aracın çarpması sonucu başka bir şey de olabilir. Kaza nedeniyle aracın veya malın tahribinden doğan zarar; fiili zarar veya yoksun kalınan kar olarak ikiye ayrılır. Bu durum trafik kazası tazminat davasında dikkat edilmesi gereken konulardan biridir.

Fiili zarar; hasarın onarımı için gereken bedel ve tahrip edilen otobüs, otomobil gibi aynı nitelikte bir aracı sağlamak, satın almak için ödenecek para ile bunları temin için yapılan seyahat, gezi ve araştırma masraflarını kapsar. Ayrıca, tahrip olan araç veya mal kullanılmış, eski bir araç ya da mal ise değer farkı göz önünde tutulur. Ticari işte kullanılan aracın bu sürede çalışamadığı için başka bir araç kiralanması nedeniyle fazladan harcanan miktarda fiili zararın bir türüdür.

Yoksun kalınan kâr; tahrip edilen araç ya da malın, gelir sağlayan bir iş veya meslekte kullanılması durumunda söz konusudur. Örneğin zarar gören nakliye kamyonunun, ticari taksinin, bu sürede çalışmaması nedeniyle ayni işi görmek için harcanacak giderde bu kapsamdadır.

Trafik kazası tazminat davasıyla ilgili gerek idari süreçlerde gerek cezai süreçlerde uygulamada sıklıkla rastlanan hak ve alacak kaybı yaşamamanız için sürecin başından itibaren mutlaka hukuki destek almanızı tavsiye ederiz. Kadıköy tazminat hukuku avukatı MG Hukuk bürosuna veya İstanbul Barosundan diğer meslektaşlarımıza başvurabilirsiniz. Vicdanen haklı ve doğru olmak bir davada sizi kurtarmayacaktır, önemli olan bu durumu yasal şartlarda ispatlamak, savunmak ve doğru yasal adımları atmaktır.

Karayolları Trafik Kanunu 85/1.maddesine göre sorumluluğun söz konusu olabilmesi için öncelikle motorlu aracın işletilmesi gereklidir. Zira bu hüküm ile işletme halindeki araçların sorumluluğu düzenlenmektedir. Bunlara göre KTK 85/1. maddesi gereğince hukuki sorumluluğun varlığı için mahkemece aranması gereken şartlar;

  • Bir “zarar” mevcut olmalıdır. Buradaki zarar kişiye veya eşyaya ilişkin bir zarardır.
  • Zarar, ‘’trafik kazasından’’ doğmalıdır.
  • Kaza ve zarara “motorlu bir araç” neden olmalıdır.
  • Kaza ve zarar ile motorlu araç arasında “uygun illiyet bağı” bulunmalıdır.
  • 5.Kaza motorlu aracın “işletilmesi” sırasında meydana gelmelidir.
  • İşleten, KTK. 86. maddeden yararlanamamalıdır.

Şeklinde özetlenebilir. (2013 Hukuk Rehberi, 17 HD Tetkik Hâkimi Kadri ÖZERDOĞAN)

Trafik Kazası Tazminat Davasında Emsal Yargıtay Kararları   

Kadıköy avukatı olarak en üst seviye içtihat makamı Yargıtay’ın trafik kazası tazminat davası meselesine dair emsal kararlarını aşağıda paylaşıyoruz. Davanızda hak kaybı yaşamamak ve etkin savunma için için tecrübeli avukatlardan destek alınmasını tavsiye ederiz.

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E. 2019/5203 K. 2020/4530

“….2-)Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

Davacılar vekili dava dilekçesi ile talep edilen maddi tazminatların davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, hükme esas alınan 11.03.2015 tarihli bilirkişi raporuna göre, davacıların desteğinin yolcu olarak bulunduğu motosiklet sürücüsü …’in kazanın oluşumunda %75, karşı araç sürücüsü … ise %25 kusurlu bulunmuş, mahkemece hem davalıların kusur oranına göre hem de müştereken müteselsilen şeklinde hüküm kurularak tazminata hükmedilmiştir. Tek bir olaya bağlı aynı haksız eylemden değişik hukuki nedenlerle sorumlu olanlardan her biri, BK.nun 50. ve 51. (6098 Sayılı BK’nun 61 ve 62. md.) maddeleri uyarınca, zarardan müteselsilen sorumludurlar.

Müteselsil sorumlulukta, kural olarak borçlulardan her biri, aynı Kanun’un 141. (6098 Sayılı BK’nun 162. md.) maddesine göre, borcun tamamından sorumludurlar. Nitekim, 2918 Sayılı KTK.nun 88/1. maddesinde, trafik kazası nedeniyle müteselsil sorumluluk öngörülmüştür. Davacılar, zararlarını müştereken ve müteselsilen talep edebilecekleri gibi yasanın verdiği müteselsilen talep hakkından açıkça vazgeçerek her bir failin kusuru oranında da talepte bulunabilirler.

Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)

Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar lehine takdir olunan manevi tazminatların bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.

Somut olayda; destek motosiklette yolcu olup, kaza tespit tutanağına göre kask takılmadığının tespit edildiği, kaza sonrası tıbbi belgelerde ölüm nedeninin kafa travmasına bağlı beyin harabiyetine bağlı hemorajik kanama olduğunun belirtildiği anlaşılmakla olayda desteğin de müterafik kusuru söz konusudur. Mahkemece tazminat miktarı belirlenirken, Dairemiz uygulamalarına göre; desteğin müterafik kusuru olması durumunda %20 oranında indirim yapılması gerektiği kabul edilmektedir.

Buna göre; mahkemece, bilirkişi tarafından belirlenen zarar miktarı üzerinden %20 oranında müterafik kusur indirimi yaparak tazminatın belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm verilmiş olması doğru görülmemiştir.

5-)Kabule göre de manevi tazminattan sorumlu olmayan davalı trafik sigortacısının manevi tazminata ilişkin vekalet ücretinden sorumlu tutularak karar verilmesi doğru görülmemiştir…”

Trafik Kazası Tazminat Davasında Zamanaşımı

6098 sayılı TBK madde 72 uyarınca; haksız fiilden zarar görenin bundan kaynaklanan zararın tazmini istemi ile açacağı davalar, zararı ve faili öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl ve herhalde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Ayrıca aşağıda KTK maddesinde trafik kazası tazminat davasında zamanaşımı düzenlemesi paylaşılmıştır.

Zamanaşımı: Madde  109 –Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir. Zamanaşımı, tazminat yükümlüsüne karşı kesilirse, sigortacıya karşı da kesilmiş olur. Sigortacı bakımından kesilen zamanaşımı, tazminat yükümlüsü bakımından da kesilmiş sayılır. Motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu hakları, kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrar. Diğer hususlarda, genel hükümler uygulanır.

Trafik Kazası Tazminat Davası Taraflar

Trafik kazası bir haksız fiil olması dolayısıyla, haksız fiil sorumlularına karşı maddi ve manevi tazminat davası açılmaktadır. Bunun dışında haksız fiili işlemese dahi tazminattan sorumlu olanlar da bulunmaktadır.

Aracın Sürücüsü: TBK madde 49 gereği; kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.

Aracın Sahibi: Araç sahibinin (KTK md.3), aracın işleteni olarak kabul edilmesi sebebiyle trafik kazası nedeniyle tazminat sorumluluğu bulunmaktadır.

Aracın İşleteni: 2918 sayılı KTK md.85/1 gereği; trafik kazasına karışan aracın işleteni de oluşan her türlü zarardan sorumludur.

Sigorta Şirketi: Trafik kazasına karışan aracın sigortasının yapıldığı şirket de oluşan zararlardan sorumludur (KTK m.91).

Trafik Kazalarında Sorumluluk

İşleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu: KTK madde 85 gereğince; bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Trafik kazası tazminat davasında hak kaybı yaşamak istemiyorsanız alanında tecrübeli avukatlardan destek almanızı tavsiye ederiz.

Karayolları Trafik Kanunu

Sorumluluğa ilişkin anlaşmalar: Madde 111

Bu Kanunla öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmalar geçersizdir. Tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir.

İşletilme halinde olmayan bir motorlu aracın sebep olduğu trafik kazasından dolayı işletenin sorumlu tutulabilmesi için, zarar görenin, kazanın oluşumunda işleten veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere ilişkin bir kusurun varlığını veya araçtaki bozukluğun kazaya sebep olduğunu ispat etmesi gerekir.

Trafik Kazası Nedeniyle Maddi ve Manevi tazminat

KTK madde 90 uyarınca; zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanunda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Bu tazminatlardan;

  1. Değer kaybı tazminatı, aracın; piyasa değeri, kullanılmışlık düzeyi, hasara uğrayan parçaları ile hasar tutarı dikkate alınarak,
  2. Destekten yoksun kalma tazminatı, ulusal doğum ve ölüm istatistikleri kullanılarak hazırlanan hayat tablosu ve zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında yüzde 2’yi geçmemek üzere belirlenen iskonto oranı esas alınarak hayat anüiteleri ile genel kabul görmüş aktüerya kurallarına uygun olarak,
  3. Sürekli sakatlık tazminatı, ulusal doğum ve ölüm istatistikleri kullanılarak hazırlanan hayat tablosu, zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında yüzde 2’yi geçmemek üzere belirlenen iskonto oranı ve sürekli sakatlık oranı esas alınarak hayat anüiteleri ile genel kabul görmüş aktüerya kurallarına uygun olarak, hesaplanır. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanunda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.

Doğrudan Talep ve Dava Hakkı, Tahkim Süreci

Bu husus KTK madde 97’ye göre; Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Trafik kazası tazminat davasında; sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir. Tahkim süreçlerinden etkili ve hızlı sonuç almak için alanında uzman avukatlarla çalışmanızı tavsiye ederiz.

Trafik Kazası Nedeniyle Tazminat Davası Dilekçe Örneği

Önemle belirtmemiz gerekir ki her savunma sürecine hazırlanırken mutlaka dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Olaya uygun olmayan içerikte hazır dilekçeler ile hak ve alacak kaybı yaşayabilirsiniz. Dava ve talep şartlarından birinin eksik olması durumunda sonuç aleyhinize olabilecektir. Bu nedenle hukuken alanında uzman İstanbul tazminat avukatından yardım almanızı önermekteyiz. Bu kapsamda İstanbul Barosu avukatlarına ulaşabilir veya Kadıköy avukatı MG Hukuk olarak büromuzla irtibata geçebilirsiniz.

İstanbul Trafik Kazası Dosyalarınız İçin Avukatlarımıza Ulaşın

Kadıköy’de avukatlık faaliyetlerini sürdüren MG Hukuk Bürosu İstanbul avukatı kadrosu meydana çıkan uyuşmazlıklarda İstanbul ve çevre illerde danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir.

2013 yılında kuruluşundan bugüne çalışmalarına devam eden İstanbul Kadıköy avukatı Mete Gençer’e ait MG Hukuk Bürosu ve İstanbul Barosu avukatlarına ulaşarak trafik kazası tazminat davası konusuna dair destek alabilirsiniz.

Saygılarımızla,
Kadıköy Avukat Mete GENÇER

NOT:
Bu internet sitesindeki her türlü bilgi İstanbul Barosuna kayıtlı MG Hukuk Bürosu tarafından yalnızca bilgilendirme amacıyla, Türkiye Barolar Birliği tarafından belirtilen ilgili düzenlemeleri uyarınca hazırlanmıştır.

Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatı

Hukuk Bülteni alanında avukat uzmanlığının kazanılması için avukatın Hukuk Bülteni alandaki davaları takip etmesi, Hukuk Bülteni seminerlerine katılarak, hukuksal olarak yargı içtihatları ve güncel Hukuk Bülteni ile ilgili yargıtay kararlarını takip etmesi gereklidir. Hukuk Bülteni alanındaki suç sayısı oldukça fazla olduğu için; Hukuk Bülteni Avukatı uzmanlık gerektiren bir alandır.

Kadıköy Hukuk Bülteni konusunda, Kadıköy Hukuk Bülteni Avukatları tarafından hazırladığmız tüm makalelere Hukuk Bülteni makalelerini aşağıda bulabilirsiniz.

Okumuş olduğunuz bu makale yazısı genel hatlarıyla ele alnır tarzda Hukuk Bülteni kategorisinde Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından yazılmıştır. Makale içeriği ile ilgili size özel detaylı bilgi için büromuzla ya da avukat bir meslektaşımız ile görüşmenizi tavsiye ederiz. Bizlerle iletişime geçmek isterseniz; İletişim için tıklayınız.

Kadıköy Hukuk Bülteni avukatı tarafından bilgilendirilmek ya da konu ile alakalı sorularınız varsa AVUKAT SOR sayfamızdan bizelere sorunuzu iletebilirsiniz. Hukuk Bülteni de dahil tüm tüm makalere buradan ulaşabilirsiniz.